Rabat, 1994'te Cezayir'e vize uygulaması getirmiş, Cezayir ise Fas'taki silahlı saldırıların arkasında bulunduğu yönündeki suçlamalar nedeniyle sınırı kapatma kararı almıştı.
Cezayir Milli Takımı'nın geçen yıl tarihinde ikinci kez Afrika Uluslar Kupası'nı kazanmasının ardından Fas-Cezayir sınırında yaşayanlar, 1994'ten bu yana kapalı olan sınır kapılarının açılacağını ümit etse de bu, gerçekleşmedi.
Sınırda yaşayan iki ülke sakinlerinin, kupa maçlarında birbirlerini canı gönülden desteklemesi halklar arasında kardeşlik ilişkilerinin devam ettiğini ve sınır kapısının kapatılmasının siyasi bir karar olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Bu birlik-beraberlik tablosunu okuyabilen iki ülkenin aydınları ve politikacıları, sınırların yeniden açılması için daha yüksek sesle çağrılar yapar hale geldi.
Her ramazanda çok yakın olmalarına rağmen görüşemeyen aileler, bir araya gelmeleri için sınırların yeniden açılması umudunu diriltiyor.
- Sınırın iki yanında parçalanmış aileler
Sınır bölgesinde yaşayan Faslı Rabih, resmi olarak sınır kapalı olmasına rağmen 5-6 sene öncesine kadar ailelerin birbirlerine gidip geldiğini ifade etti.
Rabih "Cezayir sınır boyunca hendekler kazana, Fas da teller çekene kadar sınır kapalı olamasına rağmen iki taraftaki aileler birbirlerine gidip gelirdi." dedi.
Cezayir'deki bazı akrabalarını beş yıldır yani iki ülkeni yetkililerinin sınır denetimlerini artmaya başladığından bu yana göremediğini ifade eden Rabih, kendisi gibi sınırda yaşayan çoğu ailenin diğer taraftaki akrabalarıyla iletişim yollarının kesildiğini vurguladı.
Rabih, yeğeninin burada evli olduğunu ve sınırdaki uygulamalar nedeniyle Cezayir tarafında hayatını kaybeden annesinin cenazesine katılamadığını söyledi.
Ancak bu durumun en zor geldiği zamanların ramazan ayı olduğuna işaret eden Rabih, "En acı gelen şey, ramazan ayında sınırın diğer tarafındaki sevdiklerimizle buluşamamak." değerlendirmesini yaptı.
Rabih, bu bölgede yeni alınan önlemler öncesinde ramazan ayının tadının bir başka olduğunu, ailelerin hatta komşuların birbirlerine gidip geldiğini ve birlikte neşeli ramazanlar geçirdiklerini ifade etti.
- Karantinadan sonra sınırın açılması ümidi
Fasın kuzeydoğusundaki Ucde kentinde Birinci Muhammed Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü Halid Şeyyat, yen tip koronavirüs (Kovid-19) önlemlerinin Cezayir ve Fas sınırında kalan ailelerinin sıkıntıları, acıları anlama fırsatı tanıdığını söyledi.
Bu durumun karantina ile ilgili olmadığını ancak ramazan ayıyla beraber psikolojik etkisinin olduğuna işaret eden Şeyyat, bölge sakinlerinin akrabaların birbirleriyle buluşabilmesi için sınırların karantinadan sonra açılacağını umduklarını belirtti.
İki ülke arasında yaşayan Cezayirli yazarı Said Hadif, Cezayir-Fas sınırında yaşayan ailelerin görüşemediğinin herkes tarafından bilinen bir gerçek olduğunu, koronavirüs sayesinde insanlar arasındaki iletişimsizliğin farkına varıldığını belirtti.
Koronavirüs salgınının dünyada insanların davranışlarını değiştirmesine, sınırların kapatılmasına ve insanların izole olmasına neden olduğunu ve böylece insanların aralarındaki iletişimin değerini, seyahat etmekten mahrum olmanın zorluğunu anladığını vurgulayan Hadif, siyaset, kültür ve medya alanında iki ülke arasındaki bu durumu değiştirecek bir aktörün bulunmadığını ifade etti.
Hadif, bu duruma rağmen yine de koronavirüs salgınının ardından sınırın yeniden açılmasını ümit ettiğini kaydetti
