Dolar

32,6007

Euro

34,8106

Altın

2.490,34

Bist

9.468,33

Ermenistan ordusuna darbe üstüne darbe

Azerbaycan ordusu ilerlemesini sürdürerek bazı mevzileri Ermenistan güçlerinden temizledi. Çok sayıda Ermenistan askeri de etkisiz hale getirildi, 250 tank ve zırhı araç imha edildi.

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-10-07 11:21:16

Ermenistan ordusuna darbe üstüne darbe

Azerbaycan ordusu, işgal altındaki topraklarını kurtarmak için başlattığı operasyonda, Ermenistan ordusunun 250 tank ve zırhlı aracını imha etti.

Azerbaycan Savunma Bakanlığının açıklamasına göre, Azerbaycan ordusu ilerlemesini sürdürerek bazı mevzileri Ermenistan güçlerinden temizledi.

Çok sayıda Ermenistan askeri etkisiz hale getirildi, teçhizat ve silahları imha edildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Azerbaycan ordusu 27 Eylül-7 Ekim'de Ermenistan'ın 250 tank ve zırhlı aracını, 270 top ve füze sistemini, 60 hava savunma sistemini, 11 komuta yönetim ve gözlem mıntıkasını, 8 mühimmat deposunu, yaklaşık 150 askeri kamyon ve aracını, bir S-300 sistemini imha etti."

Köyleri boşaltan Azerbaycanlılar
okullara sığınıyor

Çatışma bölgesine yakın köylerde yaşayan ve Ermenistan ordusunun saldırılarına maruz kalan Azerbaycanlılar, can güvenlikleri için okul ve kamu binalarına sığınıyor.

Çatışmanın merkezi Dağlık Karabağ'ın doğusundaki Ağcabedi ve Ağdam'a bağlı Ahmedağalı, Sarıcali, Çemenli, Zengişalı, Karadağlı, Efetli ve Şahseven köyleri, 27 Eylül'den bu yana aralıksız topçu saldırılarının hedefinde.

Köylüler, 10 gündür, geçimlerini sağladıkları hayvanlarını geride bırakıp bölgelerinden göç ediyor.

Azerbaycan'daki yerel makamlar, yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle eğitimin yapılmadığı Ağcabedi'deki okullara yerinden olmuş köylüleri yerleştiriyor. Köylüler, yerleştirildikleri sınıflarda Azerbaycan ordusunun zafer kazanması ve en kısa zamanda evlerine dönebilmek için dua ediyor.

Azerbaycan, Karabağ'daki haklı davasını diğer
ülkelerin anayasa mahkemelerine iletti

Öt yandan Azerbaycan Anayasa Mahkemesi, Azerbaycan ordusunun işgal altındaki toprakları kurtarmak için başlattığı operasyonla ilgili diğer ülkelerin anayasa mahkemelerine bildiri gönderdi.

Dünya Anayasa Yargısı Konferansı, Avrupa Anayasa Mahkemeleri Konferansı, Asya Anayasa Mahkemeleri ve Muadil Kurumlar Birliği çerçevesinde tüm anayasa mahkemelerine gönderilen bildiride, işgal altındaki Dağlık Karabağ ve etrafındaki illerin BM, Avrupa Konseyi, AGİT, Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlar tarafından Azerbaycan'ın ayrılmaz bir parçası olarak tanındığı hatırlatıldı.

BMGK'nin Ermenistan ordusunun Azerbaycan topraklarını kayıtsız şartsız boşaltmasını öngören dört kararı bulunduğu hatırlatılan bildiride, bu kararların Ermenistan tarafından bugüne kadar hiçe sayıldığı belirtildi. Dağlık Karabağ ve çevresindeki yedi bölgenin Ermenistan ordusu tarafından işgal edilmesiyle yaklaşık 1 milyon kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı aktarılan bildiride, Ermenistan güçlerinin 26 Şubat 1992'de Hocalı'da 613 sivili vahşice katlederek insanlık suçu işlediği vurgulandı.

Bildiride, Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik askeri provokasyonlarının son zamanlarda düzenli hale geldiğine işaret edilerek Dağlık Karabağ bölgesinden uzaktaki Azerbaycan şehirlerine yapılan ağır top atışlarının askeri ve sivil can kayıplarına neden olduğu kaydedildi.

Ermenistan hükümetinin AGİT Minsk Grubu kapsamında yapıcı görüşmeler yapmayı tamamen reddettiği ifade edilen bildiride, Azerbaycan hükümetinin bunu göz önüne alarak ülkenin toprak bütünlüğünü uluslararası kabul görmüş sınırlar içinde yeniden tesis etmek ve vatandaşlarının güvenliğini, barışını ve istikrarını sağlamak için uluslararası hukuka dayalı olarak Ermenistan güçlerine karşı askeri operasyon başlatmak zorunda kaldığı belirtildi.

Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin askeri operasyonlarının sivillere ve sivil altyapıya yönelik olmadığına dikkat çekilen bildiride, operasyonların uluslararası insancıl hukuk ilkelerine ve Cenevre Sözleşmesinden doğan yükümlülüklere uygun olarak yürütüldüğü vurgulandı.

Bildiride, Azerbaycan'ın meşru ve zorunlu eylemlerinin devletin işgal altındaki topraklardaki yargı yetkisinin geri getirilmesi, insanların terk etmeye zorlandıkları evlerine geri dönüşü ve uluslararası hukukun tesisi ile sonuçlanacağı kaydedildi.

 

Haber Ara