Dolar

32,3371

Euro

35,2023

Altın

2.247,11

Bist

8.718,11

Erdoğan'ın 19 yıl önce yazdığı mektubu kızı Esra Albayrak paylaştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Esra Albayrak, başörtüsü yasağına karşı 'dillere destan bir direniş' gösterdiklerini söylediği 1999 yılında, babasının cezaevinden kendisine yazdığı mektubu okudu.

6 Yıl Önce Güncellendi

2018-06-21 09:09:33

Erdoğan'ın 19 yıl önce yazdığı mektubu kızı Esra Albayrak paylaştı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızı, İstanbul'daki Üsküdar Tenzile Erdoğan Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin Hidiv Kasrı'ndaki mezuniyet törenine katıldı.

Burada yaptığı konuşmada, "Şunu hiçbir zaman unutmayın. Hayat sizden öncekileri sınadığı gibi sizleri de elbette sınayacak. Karşınıza elbette zorluklar, öngöremediğiniz problemler çıkacak" diyen Albayrak, 28 Şubat sürecinde lise ikinci sınıfta olduğunu ve o dönem zorunlu olan Milli Güvenlik derslerine başörtülü olarak girmelerinin yasaklandığını anlattı.

Albayrak, bir sene boyunca arkadaşlarıyla yasağa karşı ciddi bir şekilde direndiklerini vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:

"Gerçekten dillere destan bir direniş olduğunu söyleyebilirim. Yaklaşık 10 tane 10. Sınıfın olduğu bir okulda tek direnen sınıf olarak seneyi tamamladık. Fakat takdir edersiniz ki henüz 15 yaşında bir genç için eğitim hakkı ile dini inanç özgürlükleri arasında bir tercih yapmak ve o küçücük bedeni ile devlet aygıtını karşısında bulmak, zaman zaman ruhlarımızı ciddi anlamda hırpalayabiliyordu."

ERDOĞAN'IN YAZDIĞI MEKTUBU PAYLAŞTI

Esra Albayrak, o dönem Pınarhisar Cezaevinde bulunan babası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a mektup yazarak duygularını dile getirdiğini, babasının cevabi mektubunun ise hayatında hep ön açıcı ve hep yön verici olduğunu dile getirdi.

"Kendi şahsımda hepimize ülkenin geleceğine yazıldığına inandığım için paylaşma vaktinin de geldiğine inanıyorum. Benim için taşıması zor bir emanet, sizleri kardeşim bildiğim için müsaadenizle okumak istiyorum" istiyorum diyen Albayrak, babasının mektubunda şu sözlere yer verdiğini aktardı:

5_11

"Özüm, sözüm, umudum, canım kızım benim. Duyguların duygumdur. Hissiyatın tercümanımdır çıkışımda, hüznün hüznümdür. Sevgili kızım, günlerin kötüsü olmaz, günlere olumsuzlukları yükleyenler olur, tabii ki bunun aksi de mümkün. Zamana çirkinlikleri veya güzellikleri yükleyenler bizleriz. İşte zararda veya karda olanlar, zamanı kirletenler veya temiz tutanlar değil mi? Canım kızım umudum, amacı büyük olanların hisleri hiçbir zaman bulanık olmamalı. Biliyoruz ki bu yolun sıkıntılı anları var, sıkıntılı veya bulanık anları hislerimizin olgunluğu ile aşacağız. Nefsinizle bir savaş veriyorsunuz, Başaracağınıza Allah'ın izniyle inancım sonsuz.

Kızım sizin gayretiniz, aşkınız, sevdanız hep ne için? Sizin ne içininiz var ya kızım, bunun için sabır, anlam yüklü sabır. Özüm, canım, sen yine net olmalısın, sen yine ilkeli olmalısın. Aydınlığın önünde, karanlığın olduğunu unutma. Sabrın sonu selamettir. Her olanda bir hayır vardır, ibret alın yeter. Bu olaylar sizleri de bizleri de eğitiyor, yetişiyorum. Var ya 'yandım, piştim, oldum' Hayrın da şerrin de olgunluk noktası vardır. Hayrın olgunluk noktası olduktan sonra şer, şerrin olgunluk noktasına ulaştıktan sonra hayır başlar. İnşallah yakındır, seviyorum sizleri."

 

Haber Ara