Dolar

32,5281

Euro

34,7969

Altın

2.425,49

Bist

9.717,54

Erdoğan'dan AB'ye: Son kararınızı verin

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB'nin müzakereler ile ilgili tutumunu eleştirdi.

8 Yıl Önce Güncellendi

2016-11-09 13:43:40

Erdoğan'dan AB'ye: Son kararınızı verin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNR EXPO Fuar Merkezi'nde düzenlenen 16. MÜSİAD EXPO ve 20. Uluslararası İş Forumu Kongresi'ne katıldı.

Erdoğan, AB'nin müzakerelerle ilgili tutumu için 'Avrupa Birliği müzakereler gözden geçirilmelidir diyor, geç kaldınız ya bir an önce gözden geçirin. Aman ertelemeyin, nihai kararınızı verin.' açıklamasında bulundu.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları;

"NİHAİ KARARINIZI VERİN"

Bu ülkenin içinde yaşayan Kandil'deki teröristlerin PKK'nın parlementodaki uzantılarına yönelik attığımız bir adım var. Dokunulmazlıklar kalktı, diğer siyasi partilerde de kalktı. Yargı üzerine düşen görevi yapıyor. Bunların bir kısmı kaçıp Batı'ya gitti mi? Buradan kaçan teröristlere kim kapısını açıyor, Batı'nın yöneticileri, Başbakanları, Bakanları kapılarını açıyor. Türkiye kapısını açacak olsa aynı durumda onlar olsa bunların duruşu nasıl olurdu? Bu sizi vuracaktır, çok kötü vuracaktır. PKK'yı terör örgütü ilan edeceksin, mensuplarına Avrupa'nın koridorlarını açacaksın, buna evet demek mümkün mü? Bu ikiyüzlülüğün kendisidir, siyaseti dürüst yapın. Konu Türkiye olunca önemsenmeyen durumlar çok önemli oluyor. Terörle mücadelede tecrübe ettik. AB müzakereler gözden geçirilmelidir diyorlar, geç kaldınız ya bir an önce gözden geçirin. Aman ertelemeyin ha, nihai kararınızı verin.

Eğer Türkiye terörle haysiyetli onurlu mücadele ediyor diye, AB müzakerelerinde gözden geçirecekseniz geç kaldınız. Biz terörle mücadeleyi sonuna kadar vereceğiz. Biz yüzlerce binlerce şehit verdik. Dokunulmazlığın kaldırılmış. Tabii ki yargı seni sorgulayacak. Sen aynen normal bir vatandaş gibisin bunun hesabını vereceksin, vermezsen bedelini ödeyeceksin. Siyasi parti liderleri bile gidiyor aynen ifadesini veriyor. Siz meydan okudunuz bizim arkamızda PKK, YPG, PYD var dediniz, gelsin onlar sizi kurtarsın.

'ŞİMDİ DERTLERİ 3 MİLYON MÜLTECİ'

Bizim arkamızda terör örgütleri yok bizim arkamızda halk var Hakk var, farkımız bu. Kendileri her türlü adımları atar. Gereken önlemleri sert biçimde alırken bizimkini engellemeye çalışyorlar, bu tavır yeni değil. Türkiye'nin sabır taşı sürekli test edilmiştir. Bunu aynı şeyi tekrar yaşıyoruz. 3 milyon mülteci var ya bu kez bu yüzden erteliyormuş. 3 milyon mülteciyi biz nereye koyacağız, şimdi dertleri bu. Onun için nihai noktayı koyamıyorlar.

Suriyelilere karşı tutumu Batı'nın yüzünü göstermesi açısından belli oldu. Suriyeli vatandaşlar devlet terörü ile hayatını kaybetti. 12 milyon insan yerinden yurdundan oldu.

Suriye halkı özgürlük mücadelesinde yalnız bırakıldı. Her türlü silahı kullanmaktan çekinmeyen bir rejimin insafına terkedildi Suriyeli vatandaşlar. Hangi ülke bu teröristlere silah veriyor bunları da biliyoruz. Son günlerde bize insan hakları ve demokrasi dersi veren Batılı vicdan onbinlerce insan için bir damla gözyaşı döktü mü? Avrupa'ya ulaşan her türlü istismara mağruz kalan göçmenler için harekete geçmeyenler bize karşı aslan kesildi.

Ellerinden damlayan kana aldırmadan bize Nazi benzetmesi yapıyorlar. Varsa yoksa Nazi, ta kendisi sizsiniz. Hatta daha da ileri gidip siyasi sığınmacı adı altında kim gelirse bağrına basacaklarını ifade ediyorlar. Nazi zihniyeti Doğu'da değil, Batı'da ortaya çıkmış felaketlere neden olmuş bir zihniyettir. Kaynağı Doğu değil Batı'dır.

Irkçı partiler Avrupa'da merkeze oturmuşken hezeyanın göstergesidir. Dönerci cinayetleri denilerek üstü kapatılan cinayetlerin hesabını vermeyenler bize dil uzatamaz. Madem Avrupa'da birileri kim gelirse kucak açmaya hazırız diyorlar, gelin hayırlı bir iş yapın. Terör destekçilerini değil, Suriyeli mazlumlara Afrikalı mağdurlara kucağınızı açın. İmkanlarınız teröristlere kapılarınızı açacak kadar genişse neden mültecilere kapılarınızı açmıyorsunuz. Madem ülkenize birilerini kabul edecekseniz teröristleri değil, terör mağdurlarını alın. Canileri baştacı edenlerin birkaç milyon mülteci ağırlamak için de çalışmaları vardır. Afrikalı Asyalı Ortadoğu'luları zerre kadar umursamadıklarını biliyoruz.

Kendi ülkesinde sağa sola hırlayan terörist yardakçılar da Avrupa'daki saraylarda süklüm püklüm ağırlanmaktan memnuniyet duyuyorlar herhalde. Dikkat edin bizi eleştiren çevreler Türkiye'de PKK'lı teröristler tarafından 800'e yakın güvenlik görevlimizi sivil vatandaşımızı hiç görmezler.

Darbecilere yönelik operasyonlardan rahatsız olanların aynı kişileri ülkelerinde ağırlamaktan hiçbir sakınca görmüyorlar. Kendi elleriyle kendi sonlarını getiriyorlar farkında değiller. Biz bu badireyi de Allah'ın izniyle atlatırız. Kendilerine uzanacak bir yardım eli bulamayacaklar. Akif ne demiş; Kanayan bir yara gördümmü yanar ta ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim hakkı tutar kaldırırım, Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu. Biz de bunlara aldırmazlık etmeyeceğiz. Mücadelemizi sürdüreceğiz.

'BATI'YLA GÖZDEN ÇIKARAMAYACAĞIMIZ İLİŞKİLERİMİZ VAR'

AB kurumları genel olarak Batı ülkelerinin bugünkü güvenliği belirten durumlardan uzaklaştırması bizi endişelendiriyor. Bu gelişmeler bizi endişelendiriyor. Bir yollama yapıyorum. İyi yolda değilsiniz. Yerkürenin kalanından soyutlanamaz. Doğu ve güneyde yaşanan sıkıntılar bizi nasıl ilgilendiriyorsa, Batı'da çıkan krizler de aynı şekilde ilgilendiriyor.

Batı'yla asla gözden çıkaramayacağımız ilişkilerimiz var. Endişelerimiz bu bakımdan samimidir. Ama tekliflerimiz de samimidir. Demokrasi adı altında terör destekçiliğine karşı çıkarken muhattaplarımızın geleceğini de düşünüyoruz. BM Genel Kurulu'nda dünya 5'ten büyüktür dedik. Ve 196 ülkenin yaşadığı bu dünyada 196 ülkenin kaderini bir ülkenin 2 dudakları arasına mahkum edemezsiniz. 2. Dünya Savaşı sonrasındaki şartlar bugün yok. Yeniden reforme etmek suretiyle BM Konseyi'nde tüm dünya yer alsın 20 ülke mi, 20 ülke, bunlar orada yer alsın. Yakaladıkları bu fırsatı teperler mi tepmezler, bu yüzden istemiyorlar.

Daimi geçici olmayacak, 20 üyenin 20'si de daimi olacak. 2 yıl sonra 10'u değişir, 10'u kalır. 10-10 değişmek böyle bir süreç devam ettirilir. Her ülke ben de orada varım der. Ülkemizde ve dünyadaki işadamlarımıza önemli görevler düşüyor. Bu bilincin yerleştirilmesi lazım.

 

Haber Ara