Habertürk'ten Serdar Turgut bugünkü köşesinde Donald Trump'ın son ulusal stratejisini kalema alan ismin şu anda Ulusal Güvenlik Konseyi'nin Ulusal Güvenlik Stratejisi bölümünde başkan yardımcısı olarak görev yapan Dr. Nadia Schadlow olduğunu yazdı.
İşte yazının ilgili bölümü:
HENÜZ ABD BASININDA YAZMADI
Konunun henüz ABD basınında gündeme gelmediğini ifade eden Turgut, Schadlow'un askeri hiyerarşinin her kademesinde ders olarak okutulan “Savaş Sanatı” adlı kitabın da yazarı olduğunu belirtti.
METİN NEDNE ÖNEMLİ?
Kongre, başkanların her yıl böyle bir metin ortaya koymalarını zorunlu tutmuş; çünkü çıkaracağı yasaların ve vereceği bütçelerin buna uygun olması gerekiyor. Ayrıca Washington'da bulunan çok sayıdaki düşünce üretim merkezi ile danışmanların da çalışmalarını devletle uyumlu hale getirmek için bu metne ihtiyaçları var. İşte daha önce başkanların ulusal güvenlik danışmanlarıyla ortak yazdıkları bu metni, bu yıl da Dr. Nadia Schadlow kaleme almış durumda.
BU SEFER SCHADLOW TEK BAŞINA YAZMIŞ
Üzerinde çok tartışma çıkan bu son ulusal güvenlik stratejisi, unutulmamalı ki aslında Kongre'yi tatmin etmek için üretilmiş bir metin.
NELER YAŞANDI?
Trump'ın önceki gün açıkladığı 68 sayfalık ulusal güvenlik stratejisi belgesinde Rusya'ya ilişkin "ABD'nin değerlerini tehdit eden bir rakip" ifadeleri kullanılırken, Çin "teknoloji hırsızı" olarak tanımlanmıştı.
Çin'in gerilim yaşadığı Güneydoğu Asya ülkeleriyle ittifaklara 'yeniden enerji kazandırmak' vurgusunun yapıldığı belgede, "ABD'nin güvenliğini ve gelişimini sarsmaya çalışıyorlar. Askeri güçlerini artırıyorlar, bilgi ve dataları kontrol altına alarak kendi halklarını baskı altında tutuyor, etkilerini artırıyorlar. Rusya elde ettiği bilgileri dünyanın farklı birçok bölgesindeki toplumların görüşlerini etkilemek amacıyla siber saldırılara dönüştürüyor. Rusya'nın bu etki çabaları korkak istihbarati operasyonlara dönüşüyor ve devlet destekli medya ile sahte online karakterler, üçüncü parti arabulucular, paralı sosyal medya kullanıcıları ya da troller oluşturuyorlar" denildi.
RUSYA'DAN TEPKİ
Putin'in basın sözcüsü Dimitri Peskov, "Bunu kabul etmiyoruz" açıklamasını yaptı. Peskov, yeni stratejinin emperyalist bir karakter taşıdığını söyledi.
ÇİN'DEN TEPKİ
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying başkent Pekin'de düzenlediği olağan basın toplantısında ilgili belgelere ilişkin ABD tarafına, "Soğuk savaştan kalma düşünceleri bırakması" çağrısında bulundu.
Hua, komşuları ve bölgesindeki ülkelerle yapıcı iş birliğini artırdıklarını ve ortak küresel yönetişimi desteklediklerini ifade etti. Birleşmiş Milletler'in çalışmalarını ve gelişmekte olan ülkelerin uluslarası ilişkilerde seslerinin daha fazla duyurulmasını desteklediklerini belirten Sözcü Hua, bu konudaki çabalarının uluslararası toplumun malumu olduğunu ve herhangi bir ülke veya belgenin bu gerçekleri çarpıtmaya çalışmasının kötü niyetli ve yararsız olduğunu vurguladı.
TRUMP BELGENİN TAMAMINI OKUMAMIŞ OLABİLİR
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Michael Anton, Trump'ın "belgenin tamamını okuyup okumadığı" sorusunu yanıtladı. Anton, "Başkan'ın belgenin her kelimesini ve her satırını okuduğunu söyleyemem ama belge ondaydı." dedi.
TÜRKİYE YOK MU?
Sabah Yazarı Hilal Kaplan, konuyu dün köşesine taşıyarak "Belgede Türkiye var ama satır aralarında" dedi. Yazının ilgili bölümünde şu ifadeleri kullandı:
İlk paragraf şu: "ABD, cihadi teröristlerin ortaya çıkmasına izin vermeyen ve onlar için güvenli bölge içermeyen, ABD'ye düşmanca davranan hiçbir gücün hâkimiyet sağlamadığı ve istikrarlı global enerji piyasasına katkıda bulunan bir Ortadoğu için uğraşmaktadır." Buradaki 'düşmanca tavır' içerdiği düşünülen ülkeler bağlamında Washington koridorlarında konuşulanlardan birisinin Türkiye olduğundan emin olabilirsiniz.