İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ve İsrail'in tarihi bir olayı siyasi çıkarları doğrultusunda kullanmak istediğinin kanıtı olan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Başbakan (Binyamin) Netanyahu, Ermeni soykırımının tanınmasına yönelik yasayla ilgili İsrail meclisinde yapılacak oturumun Erdoğan'a seçimlerde avantaj sağlayabileceği gerekçesiyle 24 Haziran seçimi sonrasına ertelenmesi yönündeki Dışişleri Bakanlığı önerisini kabul etti."
İSRAİL'DEN PKK'YA DESTEK
Türkiye'nin geçen yıl temmuz ayındaki Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlal ve kısıtlamalara en sert tepkiyi veren ülke olarak öne çıkmasının ardından da İsrail siyasetinde ve basınında "bağımsız bir Kürt devletini destekleme ve Ermeni iddialarını tanıma" çağrıları yapılmıştı.
İsrail'in en büyük gazetelerinden sağcı Jerusalem Post gazetesinde yayımlanan bir başyazıda da İsrail'in Türkiye'ye karşı bir Kürt devletini desteklemesinin "zorunluluk" olduğu iddia edilmişti.
Mescid-i Aksa'nın kapılarına elektronik dedektörler yerleştirilerek Müslümanların egemenlik hakkının ihlal edildiği temmuz ayındaki olaylar sırasında İsrail hükümetinden ve basınından gelen bu açıklamalara bir destek de muhalefetten gelmişti.
Bir önceki hükümette Maliye Bakanı olarak görev yapan, muhalefetteki Yeş Adit partisinin lideri Yari Lapid, hükümete Türkiye'ye karşı daha saldırgan bir politika izlemesi çağrısında bulunarak, "bir Kürt devletinin kurulmasını desteklemesi" ve sözde "Ermeni soykırımını" tanıması gerektiğini savunmuştu.
TÜRKİYE'Yİ DESTEKLERİNDEN ÖTÜRÜ ELEŞTİRMİŞLERDİ
Doğu Kudüs ve Batı Şeria'yı yarım asırdır işgal altında tutan, uluslararası hukuku hiçe sayarak buralardaki Filistinlilerin topraklarını gasbeden ve Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'daki ibadet özgürlüğünü kısıtlamaya kalkan Tel Aviv yönetimi, "Cam evde yaşayanlar taş atmasalar kendileri için daha iyi olur." açıklamasında bulunarak Türkiye'ye mesaj vermeye çalışmıştı.