Dolar

32,3187

Euro

35,0651

Altın

2.307,92

Bist

9.079,97

Dünya İnsan Hakları Günü

-CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel:-'İnsan hakları, demokrasilerin vazgeçilmez unsurudur. Devlet, tüm bireylere eşit yurttaş anlayışıyla yaklaşmalı ve insan haklarını birinci öncelik alanı olarak kabul etmek zorundadır'

6 Yıl Önce Güncellendi

2018-12-10 11:09:15

Dünya İnsan Hakları Günü
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, insan haklarının, demokrasilerin vazgeçilmez unsuru olduğuna işaret ederek, devletin, tüm bireylere eşit yurttaş anlayışıyla yaklaşmak ve insan haklarını birinci öncelik alanı olarak kabul etmek zorunda olduğunu belirtti.

Özel, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, bugünün, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 1948'de BM Genel Kurulunda kabulünün 70. yıl dönümü olduğunu anımsattı.

AK Parti'nin, "işkenceye sıfır tolerans" söylemiyle iktidara geldiğinin 16. yılında Türkiye'nin, insan hakları alanında tarihinin en ağır hak ihlallerinin yaşandığı dönemlerinden birini gördüğünü savunan Özel, Türkiye'nin, Freedom House raporunda 2018'de "Kısmen Özgür" ülkeler kategorisinden "Özgür Olmayan Ülkeler" kategorisine düşürüldüğüne dikkati çekti.

Özel, Türkiye'nin, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünce yayımlanan Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde ise bir önceki yıla göre 4 basamak daha düşerek 155. sıraya gerilediğini, 2002'de ise 99. sırada yer aldığını ifade etti.

Hukukun üstünlüğünün sağlanamadığı, basın özgürlüğünün olmadığı bir ülkede vatandaşların, insan olmaktan kaynaklı haklarını tam anlamıyla kullanabildiklerinin iddia edilemeyeceğini belirten Özel, şu değerlendirmede bulundu:

"İki yıl boyunca Türkiye'yi olağanüstü hal uygulamasıyla yöneten AK Parti, OHAL'in ismini kaldırdı ama cismi orada duruyor. Bu ülkede meydanlar, hakkını arayan her kesimden insana kapalıyken, vatandaşlar sokağa çıkmaktan yaratılan baskı iklimi nedeniyle korkuyorken, sokağa çıkan vatandaşlar biber gazıyla, copla yıldırılıyorken, OHAL'in kaldırıldığı iddia dahi edilemez.

OHAL sopası altında haklarında idari soruşturma dahi açılmamış muhalif akademisyenler ve memurlar kamudan uzaklaştırılarak açlığa mahkum edilmişken, akademisyenler, gazeteciler, siyasetçiler ve aydınlar cezaevlerine atılmışken, cezaevlerinde hak ihlallerine yönelik ciddi iddialar kamuoyunun malumuyken Türkiye'de hükümetin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin gereğini yaptığı kaydedilemez. İnsan hakları, demokrasilerin vazgeçilmez unsurudur. Devlet, tüm bireylere eşit yurttaş anlayışıyla yaklaşmalı ve insan haklarını birinci öncelik alanı olarak kabul etmek zorundadır. "

Haber Ara