Tarihi Sur ilçesinde doğup büyüyen Arslan, 15 yaşında başladığı bu meslekte yıllarca çıraklık yaptı.
Meslekte kendisini geliştiren ve usta olan Arslan, tarihi Ulu Cami karşısında açtığı 10 metrekarelik dükkanında eskiyen kitapları ciltleyip yenileyerek, okuyucu ile buluşturuyor.
Bugüne kadar onlarca çırak yetiştiren Arslan, teknolojik gelişmelere rağmen kitaplara duyduğu aşk ile mesleğini ilk günkü heyecanla sürdürüyor.
- "Kitap kokusunu almadan duramıyorum"
Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçmişte bu mesleğe çok fazla rağbet olduğunu ancak teknolojik gelişmelerden sonra bu işi yapanların sayısının günden güne azaldığını söyledi.
Yıpranmış kitapları onarmaktan mutluluk duyduğunu vurgulayan Arslan, "Eski Kur'an-ı Kerim geliyor, eksik yaprakları tamamlıyorum. Çok yıpranmış kitapları onarıp, ciltliyorum. Kitap kokusunu almadan duramıyorum, işimi severek yapıyorum. Bazı kitapları toparlamak için iki saat uğraşıyorum." diye konuştu.
"Eskiden talep çoktu. O dönemde tarihi ve okul kitapları ile ansiklopediler çok geliyordu. Bazen gece yarısına kadar çalışıyorduk, yetiştiremiyorduk. İyi para kazanıyorduk." diyen Arslan, bu nedenle geçmişte mesleğe ilginin de yüksek olduğunu aktardı.
Arslan, "On binlerce kitap ciltledik. O günleri çok arıyoruz." dedi.
Onlarca çırak yetiştirdiğini anlatan Arslan, "Mücellitlik (ciltçilik) tamamen el emeğidir. Şimdi işimiz büyük şehirlerde teknolojik cihazlarla yapılıyor. Binlerce kitabı tek seferde ciltliyorlar. Onlar teknolojiyle çalışıyor, bizim yaptığımız ise el emeğidir." dedi.
Arslan, eski kitapları yenilemenin büyük haz verdiğini belirterek, "Yıpranmış, okunmayacak durumdaki kitapları onarmak hoşuma gidiyor. Kendimi kitap doktoru olarak görüyorum. Nasıl bir hasta doktora gittiğinde iyileşince doktor mutlu oluyorsa ben de öyle mutlu oluyorum." ifadesini kullandı.
