Dolar

32,5861

Euro

34,7932

Altın

2.508,99

Bist

9.693,46

Diyanet İşleri Başkanı Görmez:

'Eğer eman içinde bir dünya istiyorsak, öncelikle insanın en büyük okul ve mektebi olan aile ortamını güvenli bir ortama dönüştürmek zorundayız'- 'Ailede Müslüman kişiliklerin doğru inşa edildiği, her bireyin öz güveninin arttığı, her bir ferdin diğerine sonsuz güvendiği bir ortam oluşturmalıyız'

8 Yıl Önce Güncellendi

2017-05-15 15:16:53

Diyanet İşleri Başkanı Görmez:
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, eman içinde bir dünya için öncelikle insanın en büyük okul ve mektebi olan aile ortamının güvenli hale getirilmesi gerektiğini belirterek, "Ailede Müslüman kişiliklerin doğru inşa edildiği, her bireyin öz güveninin arttığı, her bir ferdin diğerine sonsuz güvendiği bir ortam oluşturmalıyız." değerlendirmesini yaptı.

Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre Görmez, Aile Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Sadakat ve Güven Bağlamında Aile" temalı II. Aile Forumu'na katıldı.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonu'nda düzenlenen forumun kapanışında yaptığı konuşmada Görmez, Kutlu Doğum Haftası'nda, sadece ailede değil toplumda, dünyada, küresel ölçekte tüm insanlık ailesi nezdinde yaşanan güven ve sadakat bunalımını işlediklerini anımsattı.

Eman içinde bir dünya için öncelikle insanın en büyük okul ve mektebi olan aile ortamının güvenli hale dönüştürülmesi gerektiğine dikkati çeken Görmez, şöyle devam etti:

"Ailede Müslüman kişiliklerin doğru inşa edildiği, her bireyin öz güveninin arttığı, her bir ferdin diğerine sonsuz güvendiği bir ortam oluşturmalıyız. Aile ile ilgili bütün ayetlerin, hadislerin, ahlaki bütün ilkelerin gayesi bu olsa gerek. O ortam oluştukça orada bireyler kendilerini geliştirirler, düşünceleri gelişir, kendilerini özgürce ifade edebilirler. Ahlak olgunlaşır, ilişkiler güzelleşir. Ailedeki ilişkiler, Kur'an'ın ifadesiyle bir misaka dayanır. Misak, karşılıklı güven sözleşmesidir. Aile, eşlerin birbirlerine, eşlerin çocuklarına, çocukların annelerine, babalarına sonsuz güvendiği bir ortamdır. O ortamı oluşturmadığımız takdirde kişilikler oluşmaz."

- "Kişiliğin oluşması, güvenle doğrudan ilgili"

Eşler arasında güven ve sadakat çok güçlü bir şekilde oluştuğunda bundan olumlu yönde en çok çocukların istifade edeceğine vurgu yapan Görmez, şunları söyledi:

"Kişiliğin oluşması, öz güvenin oluşması eşler arasındaki güven ve sadakat ile doğrudan ilgilidir. Peygamber Efendimiz, 'Bir babanın, bir annenin evladına bırakabileceği en büyük miras şüphesiz güzel ahlaktır.' buyurmuştur. Bu güzel ahlakın da oluşacağı yer, ailede oluşturacağımız güven ortamına bağlıdır. Güveni zedeleyen çok kötü hasletler vardır, yalan, şiddet bunların başında gelir. Şiddet denince hep el ile şiddet gelir aklımıza ama bazen dil ile şiddet, el ile şiddetten ağır gelebiliyor. Dolayısıyla bu yönden de Sevgili Peygamberimiz en büyük örneğimizdir. Allah'ın hiçbir kulu O'nun dilinden de bir şiddet görmedi."

Kadına, çocuklara yönelik şiddetten uzak duracak bir aile ortamı sağlanmasını öneren Görmez, bunlar sağlanmadığı zaman, beraberinde yalnızlık ve nihilizmin geldiğini, çocukların da bundan dolayı yalnızlaştığını, yalnızlığa mahkum edildiğini ifade etti.

Aile Forumu'nda, "Kavramsal Açıdan Sadakat", "Ailede Sadakat ve Güven", "Psiko-Sosyal Bağlamda Sadakat ve Güven" ve "Ailede Sadakatin Güçlendirilmesi" başlıklı konular, oturumlarda ele alındı.

Haber Ara