Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) ev sahipliğinde düzenlenen konferansa 60 ülkeden binin üzerinde iş adamı ve finans dünyası temsilcisi katılıyor.
Erdoğan, açılışta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, terörle ve teröristle mücadelesini, tek başına kalsa da sonuna kadar sürdüreceğini vurguladı. Erdoğan, "Bazı ülkelerin kendi çıkarlarına göre terör örgütleri arasında ayrım yaparak kimine karşı mücadele ederken kimini de doğrudan veya dolaylı olarak desteklemesini huzurlarınızda bir kez daha şiddetle kınıyorum" dedi.
Terör ateşinin, ilk olarak nerede alev alırsa alsın, sonunda mutlaka tüm dünyayı yakıp kavuran bir felakete dönüşeceğinin asla unutulmaması gerektiğini belirten Erdoğan, terörle mücadele konusunda, Batı başta olmak üzere tüm dünyayı hassas olmaya, işbirliği yapmaya davet etti.
"Küresel düzeyde barış, huzur, güven ortamı sağlanmadan ekonomik hedeflere ulaşılabilmesi mümkün değildir. Bu vasfıyla G20, aldığı kararlar ve sergilediği duruşla dünyadaki her bir bireyin hayatına doğrudan etki etme gücüne sahiptir" diyen Erdoğan, "Bugün Pekin-İstanbul Hattı'nı dikkate almayan hiçbir ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel projenin başarıya ulaşma şansı yoktur. Bilhassa önümüzdeki 10 yılda ulaşımda, enerjide, ticarette ve diğer alanlarda yaşanacak değişimin merkezinde bu hat bulunacaktır" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Türkiye'nin güney sınırlarından başlayarak Suriye ve Irak ile birlikte pek çok ülkeyi adeta ateşten bir gömlek gibi yakan terör sorunu karşısında Batılı ülkelerin gerekli duyarlılığı göstermediğini, gösteremediğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevcut finansman kaynaklarının doğru ve güvenilir mekanizmalarla büyüme ve istihdam sağlayacak projelere yönlendirilmesinin sağlaması gerektiğini, bu çerçevede İslami finans gibi alternatif araçların da göz önünde bulundurulmasının yararlı olacağını belirtti.
- "Küresel güvenlik işlemiyor"
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tesis edilen küresel güvenlik sisteminin işlemediğini ifade eden Erdoğan, bu sistemin en önemli unsuru olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin, daima üyesi olan 5 ülkenin çıkarları dışında hiçbir konuya, hiçbir soruna eğilmeyen bir yapı haline dönüştüğünü söyledi.
Erdoğan, "Bunun için biz 'Dünya beşten büyüktür' diyoruz. '196 tane, 200'e yakın ülkenin kaderi bu beş tane ülkenin içinden bir tanesinin iki dudağı arasına mahkum edilemez' diyoruz. Öyleyse bunları birilerinin söylemesi lazım. Erdoğan söylediği için dünya medyası tarafından her zaman 'kötü' olarak lanse ediliyor. Varın kötü lanse edin. Ben hakkı hayatım boyunca söylemeye devam edeceğim" diye konuştu.
Akdeniz'de mültecileri taşıyan bir botta ölen 3 yaşındaki bir çocuğun Türkiye sahillerine vurduğunu anımsatan Erdoğan, "Bizim sahillerimizdeki bu 3 yaşındaki yavrunun hesabını tüm insanlık vermeyecek mi?" diye sordu.
2. Dünya Savaşı'ndan sonra temel insan hakları ve özgürlüklerin kriterlerini belirleyen, bunların sembolü haline dönüşen Batı ülkelerinin bugün aynı değerlere sırtlarını döndüğünü belirten Erdoğan, "Akdeniz'de boğulan sadece mülteciler değildir. Akdeniz'de boğulan insanlığımızdır, insanlığımız. Akdeniz'de bizi biz yapan değerler boğulmaktadır. Merhametini yitirmiş bir dünya sistemi, insanlığın hiçbir derdine derman olamaz" dedi.
- "En büyük sorun kredibilite açığı"
Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz da bugün itibarıyla dünya ekonomisinin önündeki en büyük sorun olarak kredibilite açığını gördüklerini vurgulayarak, "Bu kredibilite açığını biz ne kadar çabuk kapatırsak, o kadar hızlı güven oluşacaktır ve bu oluşan güven de güçlü bir büyümeyi, sürdürebilir bir büyümeyi getirecektir. İşte bunun içindir ki 'uygulama', dönem başkanlığımızın sac ayaklarından birini oluşturmuştur" değerlendirmesinde bulundu.
Son 13 yılda Türkiye'de sağlanan başarının da aslında anahtarının bu olduğunu dile getiren Yılmaz, kararlı bir siyasi iradeyle yapılan uygulamaların, güven ve istikrarın, büyümenin temel dinamiğini oluşturduğunu vurguladı.
Yılmaz, "Bugün dünyada önemli bir dönemden geçiyoruz, aslında içinden geçtiğimiz bu dönem dünya finansal piyasalarındaki dalgalanmalar, bu yıl yapılacak zirveyi olduğundan da önemli bir konuma getirmiş durumda" dedi.
- "Çok önemli bir fırsat önümüzde duruyor"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, açılış oturumunda yaptığı konuşmada, iş dünyası olarak, kısa vadede yeni bir sorunla karşı karşıya olduklarını vurgulayarak, "Küresel ekonomi yeni bir para politikasına geçiş yapıyor" ifadesini kullandı.
ABD Merkez Bankasının muslukları kıstığı, başta Avrupa Merkez Bankası olmak üzere, bazı merkez bankalarının parasal genişlemeye gittiği günleri yaşadıklarını anımsatan Hisarcıklıoğlu, "Ulusal gibi görünen kararların etkileri küresel oluyor. Bu gelişmeler, bizler için son derece sıra dışı bir durum" diye konuştu.
En güçlü paraların yüzde 10'lar düzeyinde değer kaybının normal karşılandığı ilginç bir dönemden geçildiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Tüm bunlar, küresel ekonomideki belirsizliklerin, hala ne kadar fazla olduğunu gözler önüne seriyor. Bu küresel sorunların çözümü için de küresel bir koordinasyon mekanizmasına ihtiyacımız var. G20 bu yüzden çok önemli. Çünkü hepimiz çok iyi biliyoruz ki küresel sorunlarımıza, küresel çözümleri ancak G20'de bulabiliriz ve G20 liderlerini etkileyebilecek, küresel gündemi yönlendirebilecek, çok önemli bir fırsat önümüzde duruyor."
- B20 Türkiye'nin 19 talebi
B20 tarafından G20 Liderler Zirvesi'nde sunulmak 19 talebinin yer aldığı B20 Türkiye Raporu hazırlandı.
Raporda, ortak bir uluslararası yatırım prensipleri seti oluşturulması, yabancı doğrudan yatırımın vergilendirilmesine ilişkin daha fazla şeffaflık ve uyum gözetilmesi, ülkelere özel altyapı yatırım stratejilerinin geliştirilmesi, Dünya Ticaret Örgütünün Ticareti Kolaylaştırma Anlaşması'nın onaylanması ve yürürlüğe konulması, küresel finansal reform gündeminin nihai hale getirilmesi ve onaylanması, kanunlar arasındaki bütünlüğün sağlanmasının ve finansal reform gündemindeki danışma sürecinin iyileştirilmesi, istihdam olanaklarını arttırmak için işgücü piyasalarını daha dinamik ve kapsayıcı yapacak yapısal reformların uygulanması, genç istihdamının ve kadınların istihdama katılım oranlarının artırılması gibi taleplere yer verildi.
- 2 günde 20 oturum
B20 Türkiye Konferansı'nda, 2 günde toplam 20 oturumla küresel ekonominin gündemindeki önemli konular küresel iş dünyası ve hükümet yetkilileri tarafından tartışılacak.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla yarın devam edecek konferansta G20 finans bakanları ve merkez bankası başkanlarının katılacağı ana oturum ile çok sayıda küresel aktörün konuşmacı olacağı toplantılar gerçekleştirilecek.
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın moderatörlüğünde IMF Direktörü Christine Lagarde, Avustralya Hazine Bakanı Joe Hockey ile Fransa, Hindistan ve Meksika'nın merkez bankası başkanları küresel ekonominin içinde olduğu yeni düşük büyüme ve çalkantılı seyir ortamını değerlendirecek.
