Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

Davutoğlu, yeni milletvekilleriyle bir araya geldi

Davutoğlu, yeni milletvekilleriyle bir araya geldi

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-06-16 14:27:13

Davutoğlu, yeni milletvekilleriyle bir araya geldi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Mısır'ın darbeyle görevinden uzaklaştırılan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin müebbet hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin, "Şimdi işte sınav vaktidir, Batı ülkeleri sınavdadır. Hiç bir zaman şiddete başvurmamış siyasi bir hareketin önemli isimlerinden birinin idama doğru yürüyüşü konusunda ne yapacaklarını göreceğiz. Türkiye'deki demokrasi ve özgürlük yanlıları sınavdadır" dedi.

Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde, 7 Haziran'da seçilen milletvekillerinin katıldığı toplantıda konuştu.

AK Parti'ye yönelik kapatma davası sırasında kimsenin yanlarında yer almadığını ama milletin ve AK Parti grubunun gür sesiyle söz konusu sürecin atlatıldığını belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bu başka bir partide olsaydı, herkes bir yerlere yelken açar ve yeni siyasi limanlarda 'acaba korunaklı yerler bulur muyuz?' diye arayışlara girerdi. 23. dönem milletvekillerimizi de hürmetle selamlıyorum. Surda hiçbir gedik açılmasına izin vermediler. Büyük bir vakarla, kararlılıkla, Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakan olarak, Genel Başkan olarak bütün diğer siyasi partilere, bundan sonra gelecek olanlara da bir ahlak dersi mahiyetinde, 'partimiz kapatılabilir ama ülkeyi kaosa sürüklemeyiz. Kimse sokağa çıkmayacak, kimse herhangi bir başka gündemin parçası haline gelmeyecek' dedi. Hani şimdi, '7 Haziran'da şu netice çıkmazsa sivil itaatsizlik yaparız' diyenlerin kulağına küpe olsun. Değil bir seçim neticesi, haksız bir Anayasa Mahkemesi kararı karşısında dahi AK Parti Genel Başkanı ve AK Parti kadroları meşruiyet çizgisinden ayrılmadılar. Vakarla neticeyi beklediler. Zamana da oynanmadı. Biraz daha hükümet edelim diye bir takım kaygılarla zamana oynanmadı. Bir an önce karar verilsin, Türkiye önünü biran önce görsün diye."

Seçimlerin ardından yaptığı balkon konuşmasında da Türkiye'nin huzur ve refahı için ellerinde geleni yapacaklarını, belirsizliğe izin vermeyeceklerini anımsatan Davutoğlu, 23. dönem AK Parti milletvekillerine de çalışmaları ve parti kapatma davası karşısındaki onurlu duruşları dolayısıyla teşekkür etti.

- "Halkın iradesiyle gelen bir parti yerinden edilmeye çalışıldı"

AK Parti'nin yüksek oy oranıyla iktidara geldiği 24. dönemde terör olaylarının yoğun olarak yaşandığını anlatan Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bütün iyi niyetlerimizle başlatılan çözüm süreci tam rayına girerken, bu sefer 2013'te Gezi olaylarıyla Türkiye'de meşru çizgisi dışında arayışların önü açılmaya çalışıldı. Türkiye özgür bir ülkedir. Herkes izin almak şartıyla her yerde gösteri yapabilir ama öyle bir hava estirildi ki Gezi olayları esnasında, gösterilere sebep olan hususların dışına çıkılarak 'anlamıyorsunuz mesele şudur' ifadeleriyle seçimle iktidara gelen, halkın iradesiyle gelen bir parti yerinden edilmeye çalışıldı. O badire kararlı ve dirayetli bir tutumla aşıldı. Hemen arkasından 17-25 Aralık. Bu sefer parti kapatmayla bizi durduramayacaklarını anlayanlar başka yollarla, ülkeyi istikrarsızlığa sevk ederek, bu çabalarını sonuca ulaştırmaya çalıştılar ama bunda da başarısız oldular. 24. dönem milletvekillerimizi de bütün bu olaylar esnasında, o dönem ki Genel Başkanımızın ve Başbakanımızın arkasında çok kararlı bir şekilde durmaları, meclis iradesi dışında hiçbir iradenin tanınmayacağı noktasında gereken her türlü ahlaki ve siyasi tavrı almalarından ötürü tebrik ediyorum."

Başbakan Davutoğlu, 24. dönem milletvekillerinin görevi sırasında, Orta Doğu'daki halkların Türkiye'nin başarı hikayelerinden de esinlenip "Arap Baharı" olarak adlandırılan gelişmeleri başlattığını ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'deki onurlu duruşun etkilerinden ve bunun getirdiği sonuçlardan korkan, çekinen çevreler, Orta Doğu'daki demokrasi rüzgarının önünü kestiler. 2011'de tam biz 24. döneme başlarken, Mısır'da, Suriye'de, Yemen'de, Tunus'ta ve Libya'da gençler büyük ümitlerle sokağa özgürlük talepleriyle çıktılar. Tam da otoriterleşmeye karşı ve dikta rejimlerine karşı AK Parti'nin savunduğu felsefe ışığında özgürlükçü siyaset anlayışı ve onurlu dış politika çerçevesinde onlar da harekete geçti. 2012'de Mısır'da ilk kez seçilmiş bir cumhurbaşkanı iş başına geldi. Tunus'ta ilk kez seçimler objektif bir şekilde yapıldı, yeni bir hükümetle yeni ufuklara açılındı. Libya'da ilk kez geçici meclis anayasa çalışmalarına başladı. Yemen'de ilk kez yine çok geniş bir koalisyonla demokrasi kökleşmeye başladı. Ama izin vermediler. Bakın bu mesele ileride, 100 sonra yazıldığında Türkiye'deki demokrasi rüzgarının, Orta Doğu'daki demokrasi rüzgarıyla nasıl bütünleşik yürüdüğünü ama nasıl Orta Doğu'daki demokrasi rüzgarına kesenlerin Türkiye'de demokrasiye darbe vurmak için ne planlar yaptığını açık bir şekilde görecekler."

-"Milletten aldığımız bir iradeyi milletin iradesi dışındaki güçlere teslim etmedik"

Konuşması sırasında, Mısır mahkemesinin, ülkenin darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi müebbet hapis cezasına çarptırdığını öğrenen ve bunu salondakilerle paylaşan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Şimdi işte sınav vaktidir, Batı ülkeleri sınavdadır. Hiç bir zaman şiddete başvurmamış siyasi bir hareketin önemli isimlerinden birinin idama doğru yürüyüşü konusunda ne yapacaklarını göreceğiz. Türkiye'deki demokrasi ve özgürlük yanlıları sınavdadır. Acaba seslerini yükseltebilecekler mi? Ama bizim vicdanımız da sicilimiz de temizdir. Nerede bir zulüm gördüysek, nerede bir dikta gördüysek, nerede insan haklarını yok eden bir rejim gördüysek onun karşısında dimdik durduk, durmaya devam edeceğiz. Bedeli ne olursa olsun, kendimiz için ne istemişsek, Orta Doğu'daki kardeş halklar için aynısını istedik. Bedeli ne olursa olsun Orta Doğu'daki kardeş halkların özgürlükleri için yapılması gereken ne varsa yapmaya devam edeceğiz. Türkiye'de bir başbakan, 27 Mayıs sonrası görevini yürütürken, şu ifadeleri kullandığı rivayet edilir. 'Başbakanlık koridorlarında Adnan Menderes'in ruhu dolaşıyor". Yine 12 Eylül döneminde hizaya dizilenleri gördük. 28 Şubat'ta sembolik dil kullanan başbakanları da gördük. Ama AK Parti'den çıkan genel başkanlar, kurucu genel başkanımız, ilk başbakan olarak da Sayın Abdullah Gül olmak üzere ve şimdi ben, hiçbir şekilde milletten aldığımız bir iradeyi milletin iradesi dışındaki güçlere teslim etmedik, etmeyeceğiz. Bu sınavdan kimin nasıl geçip geçemeyeceğini de hep beraber göreceğiz.

(Sürecek)

Haber Ara