Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, darbeci askerlerin Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında derdest edip Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığına getirdikleri amiraller Aydın Şirin ve Hasan Nihat Doğan'ı "darbeci" olarak tanıttığı belirtildi.
Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosundan sorumlu İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun koordinesinde Savcı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamede, Çiğli 2. Jet Ana Jet Üs Komutanlığındaki darbe girişimin anlatıldığı bölümde, Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında Tümamiraller Şirin ile Doğan'ın darbecilerce derdest edilerek, üssün misafirhanesinde sabaha kadar tutulduğuna ve darbe girişimini kimin yönettiğine dair bilgiler yer aldı.
Şüpheli ve tanık ifadelerinde ismi geçen ve tutuklu olan dönemin 2'nci Ana Jet Üs Kurmay Başkanı Kurmay Albay Ramazan Elmas'ın darbe planından önceden haberdar olduğu, gün içinde üsden hiç ayrılmadığı, üsde yapılan bütün iş ve işlemlerden bilgisi olduğuna işaret edilen iddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast için üsden hareket eden timlerin tüm ihtiyaçlarının karşılanmasını da yine Albay Elmas'ın sağladığı bilgisine yer verildi.
Elmas'ın darbe girişimin başlangıcından teslim olduğu ana kadar üssün bütün imkanlarını darbecilere kullandırdığı ifade edilen iddianamede, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesinde ifadesi alınan Yüzbaşı Tolga Arı'nın, üs komutanlığına vekalet ettiği halde, Savaş Harekat Merkezine gelen Elmas'ın "Yüzbaşım emir komuta bende. Bundan sonra benden hariç kimseden emir almayacaksın ve kimseye bilgi vermeyeceksin" dediğini söylemesi dikkati çekti.
"ABD'YE ATAMASI YAPILAN ALBAY BİLİCAN ÜSDEYDİ''
Üsde görevli Tamer Yılmaz'ın bilgi sahibi olarak emniyette alınan ifadesinde ise Elmas ile birlikte bütün filo komutanlarının o gece orada olduğu, nizamiye girişinde kart okutmadan içeriye girdikleri, üsde toplantı yaptıkları, ABD'ye ataması yapılan Albay Nihat Bilican'ın da yine o gece üsde bulunduğu kaydedildi.
Yılmaz, soyadını hatırlamadığı, üsde icra astsubayı olarak görev yapan Enis adındaki kişinin yaralanan bir pilotu helikopterden almaya giderken araçla bariyerlere çarparak geçtiğini, nizamiye bölgesini kapatabilmek için iş makinelerinin oraya gelmesi, o gece üsdeki personeli silahlı çatışmaya teşvik ettiğini başkalarından öğrendiğini belirtti.
PAROLA ''PAKET''
Nizamiyede görevli Mesut Kemer'in ifadesinde de yaşanan olaylar detaylarıyla yer aldı. Bilgi sahibi olarak ifadesine başvurulan Kemer'in 23.30 sıralarında kayıt bölümünü telefonunla arayan Kurmay Albay Ramazan Elmas'ın Özel Kuvvetlerden gelecek ekibin kayıt yapılmadan direkt içeri alınacağını, birliğe paket getireceklerini, herhangi bir sıkıntı çıkarsa teyit amaçlı şifrenin "paket" olduğunu söylediğini aktarması da iddianamede yer aldı.
Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında amiraller Aydın Şirin ve Hasan Nihat Doğan'ın derdest edildikten sonra üsse getirilişine de tanık olduğunu ifade eden Kemer, olayı şöyle anlattı:
"Uç kontrol noktasında görev yapan Uzman Çavuş Bayram Şen'i arayarak Harekat Komutanı'nın emrini kendisine ilettim. Şifrenin "paket" olduğunu da söyledim. Saat 23.42 sıralarında Foça Özel Kuvvetlerden 3 tane jip geldi, bunları şifre teyit amaçlı sorulduğunda "Yurtta Sulh Ramazan Elmas" şeklinde cevap vermeleri üzerine içeriye almamışlar. Bundan yaklaşık 10 dakika sonra güvenlik harekat merkezinden Uzman Çavuş Mesut Toksoy nizamiyeyi aradı ve gelen araçların neden içeriye alınmadığını sordu, araçların derhal içeriye alınmasını söyledi, biz de araçları içeriye aldık.
Aynı gece saat 01.40 sıralarında Albay Ramazan Elmas yanında Yakup Atlı ile birlikte nizamiyeye geldi ancak durmadan direkt geçiş yaptı. Daha sonra tekrar nizamiyeye geri geldiğinde Elmas, üs komutanının birlikte olmadığını emir komutanın kendisinde olduğunu ifade etti. 'Bu işe birilerinin dur demesi gerekiyordu. Biz size güveniyoruz sizler de bize güvenin.' diyerek nizamiyeden ayrıldı. Biz bunları bize ne amaçla söylediğini anlamadık. Tabur komutanımız da şaşırarak 'Bu adam ne söyledi, ne demek istedi?' diye arkasından söylendi. Harekat komutanı Ramazan Elmas üsse Foça'dan gelen paketler için Uzman Çavuş Mehmet Koca, Uzman Çavuş Mahmut Sürer'e 'Yere yatırın, tutuklayın, ellerini arkadan kelepçeleyin' diye emir verdi ancak her iki uzman çavuş arkadaş da verilen emri yerine getirmeyince hazırda bekleyen MAK'çıları çağırarak iki amiralin ellerini kelepçeleyerek üssün içerisinde yer alan palaz misafirhanesine götürmeleri emrini verdi. Misafirhanenin çevresinde de MAK'çılara emniyet tedbiri aldırarak misafirhaneye giriş çıkışları engellediğini duydum. Bize de elleri kelepçelenen tümamirallerin darbeci olduğunu ve onların tutuklandığını söylediler."
PAROLAYI UNUTMUŞLAR
Nizamiye'de görev yapan Bayram Şen'in tanık sıfatıyla alınan ifadesinde de derdest edilen amirallerin üssün nizamiyesine getirilişinde darbecilerin parolayı unuttuğu ortaya çıktı.
Üs Komutanı Tümgeneral Kubilay Selçuk'un olmadığını, emir komutanın kendisinde olduğunu söyleyen Elmas'ın nizamiyeye gelerek paket getirileceğini söyleyerek uzaklaştığını aktaran Şen, bir süre sonra araçlarla nizamiye önüne gelen kişilerin kendisine hitaben "Yurtta Sulh Ramazan Elmas Albay" dediklerini anlattı. Söylenen kelime yanlış olduğu için gelenlere, "Başka bir şey söyleyecek misiniz" diye sorduğunu anlatan Şen, aynı cümlenin kurulması üzerine, parolanın yanlış olduğunu belirterek bu kişileri bir süre beklettiğini söyledi.
İddianamede, Şen'in durumu aktardığı Elmas'ın gelenleri bekletmemesini, hemen içeriye almasını söylediği kaydedildi.
TESLİM OLMADAN RAPOR VERMİŞ
Darbecilerin Akıncı Üssü'ne götürmek istediği amirallerin kurtarılmasında etkin rol oynadığı belirtilen astsubay Bora İçen'in tanık beyanları da da Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığındaki darbe girişimini yönettiği iddia edilen Ramazan Elmas'ın sabaha karşı teslim olmadan durum raporu verdiğini ortaya koydu.
İddianamede, İçen'in, "Gün aydınlanmaya yakın Ramazan Elmas Albay gelerek polislerle konuştuktan sonra teslim olacağını, yoksa çok zayiat vereceğini söyledi. Teslim olmadan önce cep telefonundan bir şahısla görüştü bu şahsa 'Komutanım ben teslim oluyorum yoksa çok zayiat vereceğiz' karşı taraftaki şahsın bir sorusu üzerine 'İki helikopterim var biri kullanılamaz durumda diğerine bomba yüklenmiyor, hayır komutanım uçaklarıma da bomba yüklenmiyor eğitim uçağı. Size umarım yetirince vakit kazandırdım' dediğini duydum ve bize dönerek paketleri yerine ulaştırın dedi." ifadeleri yer aldı.
İDDİANAME
İzmir'de, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan bin 300 sayfalık iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş, iddianamede, 267 sanık hakkında kamu davası açılmasına, 53 sanığın dosyalarının ayrılmasına, 481 sanık hakkında ise ek kovuşturmaya gerek olmadığına yer verilmişti.
İddianamede, Fetullah Gülen'in "birinci" sanık ve "örgütün elebaşı" olarak aralarında bulunduğu sanıklara "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlamaları yöneltildi.
