Dolar

32,3371

Euro

35,1949

Altın

2.246,88

Bist

8.718,11

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi: (1)

'(Doğu Akdeniz) Anlaşmazlıkların diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözümü için biz her zaman varız ve hazırız'- '(Doğu Akdeniz) Bu konuda sağduyu hakim olana kadar Türkiye olarak sahada ve diplomasi alanında kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz'- 'Akdeniz'deki tüm ülkeler olarak bir araya gelelim. Herkes için kabul edilebilir, herkesin hakkını koruyan bir formül bulalım'- 'Tü

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-08-10 20:36:54

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi: (1)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Doğu Akdeniz'deki gelişmelere ilişkin, "Anlaşmazlıkların diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözümü için biz her zaman varız ve hazırız." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, Lübnan'da meydana gelen patlama sebebiyle dost ve kardeş Lübnan halkına başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerini iletti.

Derin tarihi ve beşeri bağlar bulunan Lübnan halkının yanında yer almak için tüm imkanları seferber ettiklerini anımsatan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun patlama bölgesine giderek ihtiyaçları ve talepleri bizzat yerinde tespit ettiğini söyledi.

Erdoğan, geçtiğimiz haftanın bir diğer önemli konusunun da Akdeniz ve Ege'de Türkiye'nin haklarını ve hukukunu yok saymaya yönelik girişimlere verdikleri cevaplar olduğunu belirtti.

Bölgedeki sismik araştırma faaliyetlerini Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ricası üzerine iyi niyet nişanesi olarak bir süreliğine ertelediklerini anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak Yunan tarafı hüsnüniyetle hareket etmediğini bir kez daha göstermiş ve Mısır ile hiçbir hukuki temeli olmayan bir anlaşmaya yönelmiştir. Buradan bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyorum. Türkiye'nin hiç kimsenin hakkında, hukukunda, toprağında, denizinde, meşru çıkarlarında gözü yoktur. Bizim tek talebimiz bize de aynı anlayışla yaklaşılmasıdır. Türkiye gibi 780 bin kilometrekarelik dev bir toprak parçasını görmezden gelip birkaç kilometrekarelik adalar üzerinden bizi sahillerimize hapsetme girişimine elbette rıza göstermeyeceğiz. Dünyada hiçbir ülke böyle saçma ve temelsiz bir talebe boyun eğmez. Gelin Akdeniz'deki tüm ülkeler olarak bir araya gelelim herkes için kabul edilebilir, herkesin hakkını koruyan bir formül bulalım. Ülkemizin bu çağrısına kulaklarını kapatanlar güçlerinin yetmeyeceği, boylarını aşan bir takım girişimlerle kendi geleceklerini kendi elleriyle karartıyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın ve onunla bağlantılı siyasi, ekonomik sosyal sorunların bir kabus gibi üzerlerine çöktüğü güçlere güvenenlerin hüsrana uğramaya mahkum olduklarını ifade etti.

Türkiye'nin bu konudaki kararlılığını hala kavrayamamış olanları bir an önce gerçekleri görmeye ve çözümü masada aramaya davet eden Erdoğan, "Anlaşmazlıkların diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözümü için biz her zaman varız ve hazırız. Bu konuda sağduyu hakim olana kadar Türkiye olarak sahada ve diplomasi alanında kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

- "Ülkemizin bağımsızlığı için mücadele etmeyi sürdüreceğiz"

Erdoğan, Oruç Reis sismik araştırma gemisinin dün saat 20.00'de Antalya açıklarından demir alarak görev bölgesine doğru hareket ettiğini aktardı.

Geminin yaklaşık 10 saat süren seyirden sonra bu sabah saat 08.00 itibarıyla da çalışmalarına başladığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Ekonomide olduğu gibi enerjide de ülkemizin bağımsızlığı için mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Türkiye 2002 yılından bu yana başta ekonomi olmak üzere eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye birçok alanda atılan adımlar ve gerçekleştirilen reformlar sayesinde önemli kazanımlar elde etti. 2002 yılında 236 milyar dolar olan milli gelirimizi 2019 yılında 754 milyar dolara yükselttik. Kişi başına milli geliri 3 bin 500 dolardan 2013 yılında 12 bin 500 dolara kadar çıkarmıştık. Ancak Gezi olayları ile başlayan ve bugüne kadar kesintisiz devam eden saldırılar sebebiyle bu rakam 2019 yılında 9 bin 127 dolar olarak gerçekleşti. Türkiye ekonomisi satın alma gücü paritesine göre dünyada 2002 yılında 17. sırada iken 13. sıraya yükseldi. Böylece ülkemizi kişi başına gelirde dünya sıralamasında üst orta gelir grubuna yükselttik."

Erdoğan, Türkiye'nin insani gelişmişlik endeksinde de dünyadaki konumunu iyileştirmeye devam ettiğini, 2019 yılı İnsani Gelişme Raporu'nda, bir önceki yıla göre 6 basamak ilerleyerek 58. sıraya yükseldiğini dile getirdi.

Böylece ilk defa çok yüksek insani gelişme kategorisinde yer almış olduklarına dikkati çeken Erdoğan, rekabetçiliği artırmaya, iş ve yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik çok önemli adımlar attıklarını vurguladı.

- Yıllık otomobil satışı

Bu sayede Dünya Bankası tarafından hazırlanan İş Yapma Kolaylığı Endeksi'nde geçtiğimiz yıl 10 basamak birden tırmanarak 33. sıraya yerleştiklerini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin 18 yılda nereden nereye geldiğini daha iyi anlamak için bazı mukayeseli rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum. Ülkemizde yıllık otomobil satışı 2002 yılında 91 bin adet iken bu rakam 2016'da 756 bine kadar çıktı. Geçtiğimiz yıl da 387 bin olarak gerçekleşti. Buzdolabı satışı 18 yıl önce 1 milyon 88 bin adetten 2,5 milyona çıktı. Çamaşır makinesi satışı 824 bin adetten 2 milyonun üzerinde bir seviyeye ulaştı. Bulaşık makinesi satışı 282 bin adetten 1 milyon 332 bin adede, fırın satışı 339 binden 817 bine yükseldi. Bunları niye söylüyorum? Bütün bunlar ülkemizdeki refah düzeyini ifade etmesi bakımından rakamlar olarak bunları söylüyorum. Bunlar aynı zamanda benim vatandaşımın alım gücünün bu tür ürünlerde nereden nereye yükseldiğini göstermesi bakımından önem arz ediyor."

- Turizm

Erdoğan, Türkiye'de yeni açılan şirket sayısı 30 bin 842 iken geçen yıl bu rakamın 85 bin 263'ü bulduğunu ifade etti.

İstihdamın 19,6 milyondan 28 milyon 80 bine çıktığını, borsa endeksinin 110'dan 1000'in üzerine ulaştığını anlatan Erdoğan, "Göreve geldiğimizde öyleydi. Turizmde 13,2 milyon turistten geçtiğimiz yıl 52 milyon turist rakamını gördük. Şimdi tabii koronavirüs sebebiyle maalesef bir sıkıntının içerisindeyiz ama toparlanmaya başladık. Almanya, Rusya hepsi bugün itibarıyla kapılarını açmış durumdalar. Belki geçen yılın rakamını tabii ki yakalayamayacağız ama yine yükselmeye başladığımızı hep birlikte göreceğiz. Salgın sebebiyle turizmde yaşanan sıkıntıları çözmek için tüm imkanlarımızla gayret gösteriyoruz." dedi.

(Sürecek)

Haber Ara