Dolar

32,5489

Euro

34,9332

Altın

2.425,75

Bist

9.722,09

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan deprem açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir'e hareket etmeden önce başta Elazığ depremi olmak üzere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Erdoğan, deprem konusunda 'Depremde şu ana kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybetti, 1.607 vatandaşımız da yaralandı. Enkaz altından kurtarılan vatandaşlarımızın sayısı ise 45'tir' dedi.

5 Yıl Önce Güncellendi

2020-01-26 09:35:01

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan deprem açıklaması

Cezayir'e hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Erdoğan, önceki gece saat 20.55'te yaşanan Elazığ Sivrice merkezli 6,8 şiddetindeki deprem için bölge halkına ve tüm millete geçmiş olsun dileklerini iletti.

"Yerin 7 kilometre derinliğinde meydana gelen depremde şu ana kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybetti, 1.607 vatandaşımız da yaralandı. Enkaz altından kurtarılan vatandaşlarımızın sayısı ise 45'tir. Hayatını kaybeden kardeşlerime Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza Rabbimden acil şifalar diliyorum" diyen Erdoğan, devletin deprem anından itibaren tüm kurumları ve imkanlarıyla vatandaşların yanına koştuğunu vurguladı.

İçişleri, Sağlık, Çevre ve Şehircilik bakanlarının hemen bölgeye giderek çalışmalara nezaret ettiğini hatırlatan Erdoğan, "İhtiyaç duyulan her türlü personel, araç, gereç ve teçhizat çok kısa sürede deprem bölgesine ulaştırılmıştır. Hem arama ve kurtarma çalışmaları hem yaralıların tahliyesi ve tedavisi hem de evleri yıkılan vatandaşlarımızın iaşe, ibatesi konusunda gereken tüm tedbirler süratle alınmıştır" diye konuştu.

36 SAATTİR BÜYÜK BİR FEDAKARLIK YAŞANIYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Elazığ ve Malatya'ya gittiğini ve yapılan çalışmaları yerinde incelediğini, yaralıları ziyaret ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Başkan Yardımcısı Fuat Bey, Aile Sosyal Çalışma Bakanımız Zehra Hanım birlikte orada olduk. Bunun yanında gerek Kızılay, gerek AFAD yoğun bir çalışmayla zaten imkanlarını seferber etmiş durumda. Kış günü evleri yıkılan veya hasar gören vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için her türlü çabayı gösteriyoruz. Türkiye bu büyük felaketin yaralarını birlik, beraberlik ve kenetlenme içinde sarmaya başlamıştır. 7'den 70'e milletimizin tüm fertlerinin deprem bölgesindeki kardeşleriyle sergilediği dayanışma her türlü takdirin üzerindedir. Gerek Elazığ'da gerek Malatya'da bu tabloyu bizzat yerinde görerek müşahede ettim. Aynı şekilde dünyadaki dost ve kardeş ülkelerden de pek çok dayanışma mesajları aldık. Bir kez daha Elazığ ve Malatya başta olmak üzere depremi hisseden tüm vatandaşlarımız ile milletimize geçmiş olsun diyorum. Yaklaşık 36 saattir büyük bir fedakarlıkla insanlarımıza yardım eden AFAD, Kızılay, Silahlı Kuvvetler, Jandarma tüm kamu görevlilerimize şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Rabbim bizi her türlü afetten muhafaza buyursun diye de dua ediyorum.

HASAR TESPİT ÇALIŞMASI BAŞLADI MI?

Hasar tespit çalışmalarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız sürdürüyor sürdürecek. Elazığ'da daha çok köylerde sıkıntılar var. Bunların hasar tespitini yapıp süratle inşaat çalışmalarını başlatacağız. Yıkılması gerekenler varsa onları yıkmak durumundayız. Artçı sarsıntılar devam ediyor. Dün akşam Malatya'da 5,1 büyüklüğünde sarsıntıya yaşayarak şahit olduk. Gecikemeyiz geciktiremeyiz. Şu anda 3 bakanımız, milletvekillerimiz orada. Tüm ekipleriyle birlikte hasar tespit çalışmalarını sürdürüyorlar.

SOSYAL MEDYADAKİ PROVOKATİF PAYLAŞIMLAR

Her şeyden önce bu birlik, berberliğe gerçekten destek veren halkımız, vatandaşımız varken bir diğer taraftan da bunun gerek siyasi istismar vesilesi yapan, gerekse orada, 'millet can derdinde bunlar ise mal derdinde' anlayışı ile ne yazık ki 'acaba biz buradan nasıl bir fırsat devşiririz, nasıl bir imkan devşiririz' bunun için de bir karalama kampanyasını sürdürüyorlar. Hele hele sosyal medyada insanı tahrik eden bazı mesajlar var ki onlar çok çok beter, berbat, ahlaksızca... Örneğin, '20 yıldır bu hükümet depreme yönelik ne yapmış?' diyecek kadar. Depremi durdurma şansınız var mı? Böyle bir imkan zaten söz konusu değil. Bunu dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir ülkenin yapması mümkün değil.

Bunlardan bir tanesi Bingöl depremidir. Bingöl depreminde biz anında deprem bölgesine gittik, dahil olduk ve orada adeta Bingöl'ü yeniden inşa ettik. Van depremi -Türkiye'nin Erzincan depreminden sonra ki belki Erzincan depreminden daha da büyük bir deprem- biz Van'ı yeniden inşa ettik. Van'ın merkezinden tutun Edremitine, Ercişine varıncaya kadar bütün oraları biz yeniden inşa etmek suretiyle sosyal donatı alanlarıyla bütün Vanlı kardeşlerimize yeni bir Van inşa ve ihya ederek yaşam koşullarını düzenledik.

Bingöl, Van, Soma, Sakarya'da yapılan çalışmaları anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Burada da böyle bir depremle karşı karşıyayız. Şundan çok çok memnunum, artık kurumlarımız bu tür olaylar karşısında gerçekten çok ciddi yeteneklere sahip oldu. Zaten Kızılayımızın durumu malum, özellikle yardımda, iaşe, ibate, bu konularda gayet başarılı. AFAD aynı şekilde. Kurtarma olayında da AFAD'ın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Jandarmanın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Silahlı Kuvvetlerimizin özellikle başarılı olduğunu gördük. Bunlar bizi memnun ediyor. Niye? Bu kadar sıkıntılı bir anda bu kuruluşlarımızın oraya müdahale edişi ve müdahaledeki kabiliyetleri, buradan aldıkları netice, en azından, kurtarılan vatandaşlarımız çocuk, anne, baba 45. Nereden çıkardılar? Artık umutların kesildiği yerden çıkardılar. Bu tabii insanı gerçekten mutlu ediyor. Bir diğer taraftan umudu kaybetmiş olanların, anne, baba, yakın, hepsinin umudu yaşaması bizleri yöneticiler olarak ayrıca sevindiriyor. Doğrusu her ne kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybettiyse de Allah rahmet eylesin, bütün yakınlarına sabırlar diliyoruz, milletimiz başı sağ olsun, ama öbür tarafta 1.607 yaralı çıkarıldı buralardan. Bunların 1.503'ü taburcu edildi, 104'ünün tedavisi devam ediyor. Onları da hastanede ziyaret etme imkanım oldu. Hastane ziyaretinde de kendilerinin ilgi, alakadan mutluluğunu gördük. Bu da bizi ayrıca memnun etti."

Haber Ara