Dolar

32,3798

Euro

35,0479

Altın

2.326,91

Bist

9.145,21

Çorlu'daki tren kazası davası

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davadan çekilen heyete dosyanın iade edilmesi sonrası davanın yeniden görülmesine devam edildi- Mahkeme heyetinin verdiği ara kararda, bir sanığa adli kontrol tedbiri uygulanması, 2 sanığa uygulanan adli kontrol tedbirinin devamı, bir sanığın da adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına hükmedil

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-09-12 00:28:54

Çorlu'daki tren kazası davası
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davadan çekilen heyete dosyanın iade edilmesi sonrası davanın görülmesine devam edildi.

Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesince Çorlu Halk Eğitim Merkezi'nin salonunda devam edilen duruşmaya, sanıklar TCDD 1. Bölge Müdürlüğü Halkalı 14. Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, köprüler şefi Çetin Yıldırım ve hat bakım onarım memuru Celaleddin Çabuk, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşmaya verilen aranın ardından müşteki ve mağdur ifadelerine devam edildi.

Kazada 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz Sel, kaza günü oğlunun, ayrıldığı eşiyle tirene binerek dedesi ve babaannesini görmek için Uzunköprü ilçesine gittiğini söyledi.

Oğlunun Uzunköprü'den dönüşte trenden kendisini görüntülü aradığını anlatan Sel, şu ifadeleri kullandı:

"Ben çocuğumun eve gelmesini beklerken, televizyonlarda, 'Tren kazası oldu' şeklinde alt yazı geçti. Hemen yola çıktım. Ben yoldayken habere yayın yasağı gelmişti. Saat 20.00 gibi olay yerine ulaştım. Önce su taşıyan araca bindim, ardından traktörle kaza yerine ulaştım. Sonra beni hastaneye yönlendirdiler. Saat 23.00 gibi oğlumun öldüğü haberini aldım."

Sel, adalete inandıklarını ve yargı sürecini beklediklerini vurgulayarak, "İki bilirkişiden şikayetçiyim. Sadece 4 sanık buraya getirildi. Diğerleri dışarıda bırakıldı. İddianameyi de kabul etmiyorum. Tüm yetkililerden şikayetçiyim." dedi.

Daha sonra TCDD A.Ş vekili avukatlar ile Tekirdağ Barosu avukatları davaya müdahil olma talebinde bulundu.

Taraf avukatlarının dinlenmesinin ardından cumhuriyet savcısı mütalaasını verdi.

Savcı mütalaasında, TCDD A.Ş ve Tekirdağ Baro Başkanlığının davaya müdahil olma taleplerinin reddini, bilirkişi tespiti açısından üniversitelerden bilirkişi vasfına sahip öğretim üyelerinin isimlerinin belirlenmesini, TCDD 1. Bölge Müdürlüğü Demiryolu Bakım Servis Müdürlüğünde bakım servis müdür vekili Mümin Karasu, Tevfik Baran ve Levent Kaytan'ın dinlenmesini, talep edilen delillerin toplanması için usul ve işlemlerin yapılmasını, kazada yaralananların tedavi gördüğü hastanelere müzekkere yazılarak tedavi evraklarının istenmesini, sanık Turgut Kurt'un adli kontrol altına alınmasını, sanıklar Özkan Polat ve Çetin Yıldırım hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin devamını, sanık Celalettin Çabuk hakkındaki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını istedi.

Mahkeme, aranın ardından, TCDD A.Ş ve Tekirdağ Baro Başkanlığının davaya müdahil olma taleplerinin reddine, bilirkişi tespiti açısından üniversitelerden bilirkişi vasfına sahip öğretim üyelerinin isim listelerinin istenmesine, TCDD görevlileri Mümin Karasu, Tevfik Baran ve Levent Kaytan'ın tanık olarak dinlenmesine, suç duyurusunun deliller toplanmasından sonra değerlendirilmesine, talep edilen delillerin toplanması için usul ve işlemlerin yapılmasına, sanık Turgut Kurt'un adli kontrol altına alınmasına, sanıklar Özkan Polat ve Çetin Yıldırım hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin devamına, sanık Celalettin Çabuk hakkındaki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına hükmetti.

Duruşma, 10 Aralık'a ertelendi.

- CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztrak

Bu arada CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, duruşmanın görüldüğü Çorlu Halk Eğitim Merkezi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, davanın bir an önce sonuçlanmasını beklediklerini söyledi.

Davada yargılanan sanıkların sorulan bazı sorular karşısında sessiz kaldığını öne süren Öztrak, şunları belirtti:

"Burada sanık sıfatıyla oturan dört kişi, bu ihmallerin kendileri tarafından yapılmadığını... 'Peki bu ihmal kimin tarafından yapıldı?' dendiğinde, susup kalıyorlar. Mağdurların ifadelerinde şöyle bir durum ortaya çıkıyor. Hem kaza öncesinde hem de kaza sonrasında ciddi eksiklikler var. Bütün bunların hesabının sorulması lazım. Gerçek yetkililerden sorulması lazım. Bu ülke, yetkililerinin sorumluluklarını bildiği ülke olmalıdır."

Öztrak, kazanın ihmalden kaynaklandığını savunarak, "Bir an önce bu davanın sonuçlanması ve mağdurlara haklarının verilmesi lazım. Gerçek suçluların dava sonucunda ortaya çıkması lazım. Bunu bekliyoruz. Bunu mecliste de zorladık. Hemen kaza sonrası yazdığımız raporda da zorladık. O raporda bir tespitimiz vardı. Bunun sorumlusu ne yağmurdur, ne de tabi olaylardır. Olağanüstü nitelikli olmayan meteoroloji raporlarına göre, bu yağışlar nedeniyle ortaya çıkan kazanın ortaya çıkmaması için gerekli önlemleri almayan yönetimdir."

- Heyet çekilmişti

Temmuz ayındaki ilk duruşmada, Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, duruşma salonuna alınma sırasında yaşanan arbededen avukatların kendilerini sorumlu tutması nedeniyle davadan çekildiğini açıklamış, dosya Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti.

Mahkeme heyeti, davadan çekilmenin CMK'nin 30/2 maddesine uygun olmadığına karar vererek, dosyayı işlemlerin yapılması için yeniden 1. Ağır Ceza Mahkemesine geri yollamıştı.

Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi de dosyayı kabul ederek, davanın dün Çorlu Halk Eğitim Merkezi'nde görülmesine karar vermişti.

- Tren kazası

Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin 8 Temmuz 2018'de Çorlu yakınlarında vagonlarından bazılarının devrilmesi sonucu 25 kişi yaşamını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.

Dava iddianamesinde, "kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu" bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk'un "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak" suçundan 2 ile 15 yıl arasında hapisle cezalandırılması istenmişti.

VİDEO HABER

Sahibinden 16 milyon TL'ye satılık ‘tarihi kilise’

Haber Ara