Dolar

32,5173

Euro

34,7871

Altın

2.422,17

Bist

9.672,31

CHP, Kenan Evren'in cenazesine katılacak mı?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kenan Evren'in cenazesine partisinden kimsenin katılmayacağını açıkladı...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-05-12 06:04:05

CHP, Kenan Evren'in cenazesine katılacak mı?

Fox TV'nin canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in cenaze törenine CHP'den kimsenin katılmayacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Topluma çok ağır bedeller ödetildi" dedi.

Canlı yayında "Kenan Evren'in cenazesine CHP'den katılım olacak mı? Evren'in öldüğünü duyduğunuzda neler hissettiniz?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Cenaze törenine CHP'den kimse katılmayacak. 12 Eylül darbesi sadece bizim partiye değil, topluma ağır bedeller ödeten, demokrasiyi gerileten bir darbe" yanıtını verdi.

Askeri yönetimin acımasız olduğunu, sivillere baskı yaptığını, idam sehpaları kurduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, "Öldüğünde, 1980'leri yaşayan bir kişi olarak, o yıllar şerit gibi önümden geçti. Bu toplum, bu kadar ağır bedeller ödemeli miydi? Hayır, ödememeliydik. Demokrasimizde aksamalar, yanlışlıklar olabilir, bunları daha farklı bir üslupla düzeltebilirdik ama topluma çok ağır bedeller ödetildi" diye konuştu.

"12 EYLÜL DARBE HUKUKU DEVAM EDİYOR"

12 Eylül'ün oluşturduğu darbe hukukunun bütün ağırlığıyla devam ettiğini savunan Kılıçdaroğlu, "darbelere karşı olduğunu" söyleyen iktidarın, bu hukukun arkasına saklandığını ileri sürdü.

Darbenin ürünü olan YÖK'ün ve yüzde 10 seçim barajının kaldırılmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Yüzde 10 seçim barajının kaldırılmasını savunan kim? Biziz. Açık çağrı yapan kim? Biziz. Gelin yüzde 10 seçim barajını kaldıralım, bu seçimlerde siyasal partiler barajsız girsin seçime. Gerekirse anayasa değişlikliği de yapalım. Söyleyen kim? Yine biziz. Ama hep iktidar partisi, 12 Eylül darbe hukukunun arkasına saklandı. Lider sultasını getiren kim? Yine 12 Eylül darbe hukuku. Bütün bunlar ortadayken kimin demokrasiden yana olduğunu, kimin darbe hukukuna karşı olduğu çok daha net bir şekilde ortada duruyor. Evrenin vefatı 12 Eylül'ün izlerini silemez. 12 Eylül darbe hukukunun izlerini silecek biziz. Eğer biz siyasetçiler olarak bu görevimizi yapamıyorsak, demokrasiye inanmadığımız için. 12 Eylül darbe hukukunun bize sağladığı olanakları, başkalarına sağlamayalım diye iktidar olup darbe hukukunun arkasında duruyoruz demektir. Bu açıdan ben iktidar partisinin iyi bir sınav vermediğine inanıyorum, tam tersine 12 Eylül darbe hukukunun arkasında olan bir siyasi parti olarak görüyorum Adalet ve Kalkınma Partisini."

"İŞVERENE YÜK GETİRMEYECEK"

"Rakibiniz Cumhurbaşkanı Erdoğan mı, yoksa Başbakan Davutoğlu mu?" sorusuna Kılıçdaroğlu, rakibi bulunmadığını, başbakanlık koltuğunun boş olduğunu savundu.

"Stratejinizi Erdoğan'a mı yoksa Davutoğlu'na göre mi belirliyorsunuz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, ikisine göre de belirlemediklerini, meydanlarda Türkiye'nin mevcut durumunu ve CHP'nin neler yapabileceğini anlattığını söyledi.

CHP'nin ekonomik vaatleri de sorulan Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde ilk 6 ay içinde kanun çıkararak emeklilere iki maaş ikramiye vereceklerini, bunun kaynağının bütçe olduğunu kaydetti.

İktidara geldikleri takdirde, bin 500 lira yapacakları asgari ücretten vergi almayacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, bunun işverene herhangi bir yük getirmeyeceğini ifade etti.

"AL ARACI KENDİN KULLAN"

Türkiye'de yöneticilerin "Lale Devri" yaşadığını savunan Kılıçdaroğlu, kaynakların insafsızca kullanıldığını, İzmir Büyükşehir Belediyesinin, kilometresini 50 milyona yaptığı metronun, Ankara'da 100, İstanbul'da 150 milyona yapıldığını ileri sürdü.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, israfa yönelik sözlerinin ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in makam aracını iade ettiğinin  hatırlatılması üzerine ise Kılıçdaroğlu, "İnancımızda israf haramdır. Boğazımıza kadar israf içindeyiz. O nedenle Sayın Arınç'ın yaptığı tespit, çok önemli bir tespit. Oysa ilk iktidara geldiklerinde 'lojmanları, lüks araçları satacağız' dediler. Milletvekili lojmanlarını sattılar. Sonra? Her biri kral gibi bir yerlerde yaşıyor" görüşünü savundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın,  "O makama, o araçlar layık" sözüyle ilgili değerlendirmesi sorulan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Kendi oturduğu kaçak sarayı meşrulaştırmak istiyor o söylemle. 'Ben kaçakta oturuyorum, çok lüks yaşıyorum, bana bir ortak lazım' diyor. Ama Diyanet İşleri Başkanımızın 'ibreti alem olsun' diye iade etmesi, herhalde benim için söylemiyor bunu, vatandaş için de söylemiyor. Kim ondan ibretlik dersi alacak? Lüks, şatafat içinde yaşayanlar. Kim onlar? Halkın seçip de 'bizim sorunumuzu çözün' diye Ankara'ya gönderdiği ama halkın sorunlarına sırtını dönüp lüks içinde yaşayanlar, onlar ders alacaklar, örnek alacaklar. 'Ben olsaydım, o aracı iade ettirmezdim' diyor. Al aracı kendin kullan, ne olacak yani? Ona biraz hafif gelir ama alsın kullansın."

"Siz başbakan olursanız nereyi kullanacaksınız?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, başbakanlık binasını kullanacağını, Çankaya'nın yine Cumhurbaşkanlığı olacağını söyledi.

"Seçimi kazandığınız takdirde, Sayın Cumhurbaşkanı'nı Saray'dan çıkaracak mısınız?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Sayın Cumhurbaşkanı'na başka bir yer vereceğiz" yanıtını verdi. "Cumhurbaşkanı 'çıkmam' derse, ne yapacaksınız?" sorusunu Kılıçdaroğlu, "Herkes yasalara uymak zorundadır. Türkiye derebeylikle yönetilmez. Parlamentodan yasa çıkar, o da oraya gider" diye cevapladı.

"CUMHURBAŞKANI 24 SAAT KONUŞSUN İTİRAZIM YOK"

"AK Parti neden sizin vaatlerinizi uygulamaya geçirmedi? Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'vaatlerinizi komik bulduğunu' söyledi. Bu konuyla ilgili ne demek istersiniz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: 

 "Sayın Erdoğan'ı muhatap almıyorum, istediğini söyleyebilir. Hatta bana göre, keşke mümkün olsa da 24 saat kaçak saraydan bütün televizyon kanalları canlı yayın yapsalar. 24 saat, hiç itirazım yok. Otursun, sabahtan akşama kadar konuşsun. Ne olacak yani? Karnı, dili şişeceğine konuşsun istediği kadar, hiçbir sorunum yok benim. Muhatap da almak istemiyorum. Benim muhatabım Cumhurbaşkanı değil ki o beni muhatap alıyor."

Haber Ara