Dolar

32,3339

Euro

35,1327

Altın

2.308,99

Bist

9.079,97

CHP Grup Başkanvekili Gök:

CHP Grup Başkanvekili Gök:

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-08-26 15:05:10

CHP Grup Başkanvekili Gök:
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, "Türkiye'nin birçok bölgesi, bu iktidarın marifetiyle özel güvenlik bölgeleri ihdas edilmek suretiyle fiili bir sıkıyönetim, olağanüstü hal rejimiyle yönetilmektedir. Türkiye'nin demokrasisine, anayasasına indirilmiş büyük bir darbedir" dedi.

Gök, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Artvin'deki sel ve heyelanlarda hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek, "Böyle bir vahim tablonun tüm sorumlusu, yıllardan beri rant uğruna çevreyi, doğayı tahrip eden AKP iktidarı ve onun yanlış tercihleridir. Tüm ölümlerde ve tüm hasarlarda AKP'nin, birinci derecede iktidarın sorumluluğu bulunmaktadır" ifadesini kullandı.

AK Parti'nin "Çözüm Süreci başladı, anaların gözyaşı dindi" ve "OHAL kalktı. Baskılar bitti. Köyümde özgürce yaşıyorum" sözleri yazılı seçim afişlerini gösteren Gök, bugün ise 15 ilde, 77 bölgede valilerin kararıyla özel güvenlik bölgelerinin, Bakanlar Kurulu kararıyla da 6 geçici askeri yasak bölgenin ilan edildiğini aktardı.

Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin, fiilen olağanüstü hal rejimi ile yönetilir hale geldiğini savunan Gök, Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu'ndaki esasların hiçe sayılarak, 83 bölgede valilerin keyfi davranışlarıyla olağanüstü hal uygulamasının yürütüldüğünü öne sürdü.

"Ne oldu AKP? Hani OHAL'i kaldırmıştın? Hani seviniyordun da 3 ay önce? Hani köyünde özgürce yaşıyordun?" sorularını yönelten Gök, tüm bu alanlarda göçe tabi tutulan insanların sayısının 100 bini aştığının ifade edildiğini aktardı.

AK Parti'nin tüm inandırıcılığını yitirdiğini ileri süren Gök, "Şu anda da görevi devretmiş bulunan ve seçim hükümeti kurulma aşamasında olunan bir aşamada, Türkiye'nin birçok bölgesi, kanunsuz olarak, anayasaya aykırı olarak bu iktidarın marifetiyle özel güvenlik bölgeleri ihdas edilmek suretiyle fiili bir sıkıyönetim, olağanüstü hal rejimiyle yönetilmektedir. Türkiye'nin demokrasisine, anayasasına indirilmiş büyük bir darbedir" diye konuştu.

-"Gazetecilik kimliğinin içi boşaltılmıştır bu yönetmelikle"

Basın Kartı Yönetmeliğinde yapılan değişikliğe de değinen Gök, "Bu Basın Kartı Yönetmeliğiyle Sayın Yalçın Akdoğan, artık basın kartlı bir bakan olarak görev yapacaktır. Gazetecilik kimliğinin içi boşaltılmıştır bu yönetmelikle" değerlendirmesinde bulundu.

Basın kartlarını dağıtma işinin, devletleştirildiğini ve bunun devlet tekeline alındığını iddia eden Gök, "Artık komisyonun bu haliyle iktidarın istemediği hiçbir gazeteciye basın kartı verilmeyeceği gibi muhalif gazetecilerin basın kartları da sudan bahanelerle iptal edilecektir" dedi.

"Devlet de artık havuz gazeteciliğinin içine girmiştir. Böylesine vahim bir tablo vardır" ifadesini kullanan Gök, "Muhalefeti sindirmeye yönelik bu operasyon, Türkiye'de gazeteciliğe ve gerçek gazetecilikle uğraşanlara indirilmiş ağır bir darbedir" açıklamasında bulundu.

Tiyatrocu Levent Üzümcü'nün, İstanbul Şehir Tiyatrolarındaki işine son verilmesini de kınadıklarını belirten Gök, "AKP, kendi istediği gibi bir gazete ve medya düzeni yaratmak arzusunda olduğu gibi sanatçıları da tiyatro oyuncularını da bütün aydınları da AKP'lileştirmek istiyor" görüşünü ileri sürdü.

Eski CHP milletvekili Ensar Öğüt'ün, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü binasında gerçekleştirilen dondurulmuş et ihalesini izlemek istemesine karşın, salondan darp edilerek çıkarıldığını ve kendisine ağır hakarette bulunulduğunu da iddia eden Gök, bunu kınadıklarını ve Öğüt'ün hukuki girişimlerine destek vereceklerini kaydetti.

- "Biz bunu doğru bulmayız"

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'a, Sümeyye Erdoğan ile ilgili iddiası konusunda parti olarak bir uyarıda bulunulup bulunulmadığı sorusu üzerine Gök, şu yanıtı verdi:

"Sayın Mahmut Tanal'ın, grubumuza vermiş olduğu önergede, Sümeyye Erdoğan'la ilgili en ufak bir cümle ve kelime geçmemektedir. Zaten geçseydi biz bu konuda izin vermezdik. Ancak bu önergenin dışında kamuoyunu bilgilendirirken, kamuoyuna düşen bilgileri eğer paylaşmış ise arkadaşımız, biz bunu doğru bulmayız. Kimsenin özel hayatıyla ilgili doğru ya da yanlış bilgilerin tartışılmasından yana değiliz. CHP, böyle bir siyaset anlayışını doğru bulmamaktadır."

Haber Ara