Altay, TBMM'de gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Koalisyon turlarına ilişkin nasıl bir süreç gördüğü sorusu yöneltilen Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 14-15 günlük bir geciktirmesinden sonra nihayet bugün hükümet kurma için görevlendirme yapmasının beklendiğini ifade etti.
"Sayın Cumhurbaşkanı bilinçli olarak bir geciktirme, engelleme sürecini çalıştırmıştır" diyen Engin Altay, CHP'nin başından bu yana Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hükümet seçeneklerine eşit mesafede olması gerektiği görüşünü savunduğunu hatırlattı.
Altay, şöyle devam etti:
"Ama görüyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı koalisyon seçeneklerine eşit mesafede olmayı, Sayın Cumhurbaşkanı koalisyon fikrine kapıyı, aklını kapatmış gibi görüyor, algılıyorum. Çünkü, geriye dönük uygulamalara baktığımızda, TBMM'de yemin edildiği günün ertesinde hükümet kurma görevleri verilmiş. Bu savsaklamanın bir sebebi olabilir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın kafasında başka hesaplar var. Ben onu bilmem. Ama bildiğim bir şey var; Sayın Davutoğlu'nun büyük bir sınavdan geçeceğini öngörüyorum. Bir vesayet, basınç, abluka, tahakküm altında mı bu hükümet kurma çalışmalarını yürütecek, yoksa özgür iradesiyle bir genel başkan olarak kendi iradesini, partisinin iradesini ortaya koyarak mı bu süreci yürütecek, bunu merak ediyoruz. Hep birlikte göreceğiz."
-"15 günlük bu geciktirme bile ekonomide tahribatlara yol açacak"
Hükümet kurma süreci gibi işlerde önce samimi ve iyi niyetli olmak gerektiğine vurgu yapan Altay, sürecin uzamasının başta ekonomi olmak üzere pek çok alanda olumsuz etkileri olduğunu belirtti.
Engin Altay, "15 günlük bu geciktirme bile Türkiye ekonomisinde önümüzdeki günlerde hissedeceğimiz büyük tahribatlara yol açacak" diye konuştu.
Yapıcı ve iyi niyetli olunması halinde parlamentonun pek çok hükümet modeline olanak verdiğini vurgulayan Altay, Türkiye'nin biran önce hükümetine kavuşması, ülkenin sorunlarının çözümü için çalışılması gerektiğini söyledi.
Erken seçim ihtimaliyle ilgili soruları da yanıtlayan Altay, "İktidar cephesinde o kadar çok farklı görüşler dillendiriliyor ki informel görüşmelerimizde bir erken seçimin cinayet olacağını söyleyenler olduğu gibi, 'başka çare yok, erken seçim yapalım' havası ve anlayışı da var" değerlendirmesinde bulundu.
-"Gelirken, 'Kapıyı çalıyorum ama kırmızı çizgilerim var' derseniz bu olmaz"
İktidar partisinde çok odaklılık olduğunu ileri süren Engin Altay, şunları kaydetti:
"Sayın Davutoğlu'nu samimiyetini, iyi niyetini, ciddiyetini önümüzdeki salı günü muhtemelen göreceğiz. Turlara çıktığındaki yaklaşımı ortaya bir şey koyacak. Gelirken, 'Kapıyı çalıyorum, geliyorum ama benim şu peşin önyargılarım, şartlarım, kırmızı çizgilerim var' derseniz, bu olmaz. Biz 14 maddelik bir çerçeve ortaya koyduk ama benim görüştüğüm AKP'lilerin de söylediği bir şey var; 'Bunda bizim itiraz edeceğimiz bir tek husus var, o da örtülü ödenek, Cumhurbaşkanı'nın örtülü ödenek kullanması' diyorlar. AK Parti'nin 'yolsuzluk yapılmaya devam edilsin' demesi mümkün mü? 'Sosyal devlet istemiyoruz, temel hak ve özgürlüklere dayalı çağdaş bir anayasanın yapılmasını istemiyoruz' demesi mümkün mu? Biz bunları söylüyoruz. Türkiye için olması gerekenleri söylüyoruz.
Ancak iş dönüyor, dolaşıyor Saray'da kilitleniyor. Saray'ın bu saatten sonra attığı her adımın Türkiye ekonomisi, iç barışı, bölgedeki dengeler bakımından, dış ilişkileri bakımından artık Türkiye'ye zarar veren bir hale geldiğini maalesef üzüntü ile görüyoruz."
-"Halaçoğlu'nun herkesten özür, Allah'tan da af dilemesini tavsiye ederim"
Altay, MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu'nun, Meclis Başkanı seçimi ile ilgili CHP'ye yönelik sözlerinin hatırlatılması ve Halaçoğlu'nun sosyal medya üzerinden "özür dilemeyeceği" açıklamasını yaptığının söylenmesi üzerine de CHP olarak bu tartışmaya girmeyi istemediklerini, Halaçoğlu'nun sözlerini kamuoyunun takdirine bıraktıklarını kaydetti.
Kimsenin elinde bir diğerinin inancını tartacak bir olanak olmadığını dile getiren Engin Altay, "Yusuf Halaçoğlu, Cenab-ı Allah'ın Peygamberimize bile vermediği bir yetkiyi, gücü, tasarrufu kullanmıştır. Türkiye'de siyasetin kalitesi açısından Halaçoğlu'nun çıkıp bir an önce sadece CHP'den değil, herkesten özür dileyip, Allah'tan da af dilemesini tavsiye ederim" şeklinde konuştu.
-"Azınlık hükümeti Türkiye için doğru bir model değildir"
Altay, koalisyon görüşmelerine yönelik CHP'de bir komisyon oluşturulup oluşturulmadığı sorusuna da bir genel çerçeve üzerinde "olabilirlik" görülürse partilerin de çeşitli hazırlık ve çalışmalar yapabileceği karşılığını verdi.
CHP'nin belirlediği ilkeler doğrultusunda Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama arzusunda olduğunu vurgulayan Engin Altay, bu kapsamda parti içi değerlendirmelerde bulunduklarını ifade etti.
Altay, bir başka soruyu yanıtlarken de AK Parti'nin Meclis çalışmalarının bir an önce başlamaması için özel bir çaba içinde olduğunu savundu.
"Azınlık hükümeti" formüllerinin de sorulduğu Engin Altay, bu tür hükümetlerin diken üstünde ve iş yapma kabiliyeti sınırlı hükümetler olduğunu dile getirerek, "O, Türkiye için doğru bir model değildir. Olamaz mı? Olabilir. Ama en iyi azınlık hükümetinin ömrü 6 ay olur. O da Türkiye'nin bir 6 ay kaybetmesi demektir. Bana göre Türkiye'nin değil 6 ay, 6 saat daha kaybedecek zamanı yoktur" ifadelerini kullandı.
