Dolar

32,5414

Euro

34,8913

Altın

2.425,86

Bist

9.722,09

CHP'den Diyarbakır raporu

Diyarbakır'a giderek incelemelerde bulunarak rapor hazırlayan CHP Sağlık Komisyonu, raporu yayımladı...

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-01-14 04:57:50

CHP'den Diyarbakır raporu

Ajanslarda yer alan habere göre; Diyarbakır'a giderek incelemelerde bulunarak rapor hazırlayan CHP Sağlık Komisyonu, bölgedeki olayların böylesi vahim bir duruma gelmesinde istihbarat zaafiyeti olduğu vurguladı. Komisyon, bölge halkının AK Parti hükümetinin uyguladığı politikalar nedeniyle kendisini ötekileştirilmiş ve terör örgütünün insafına terk edilmiş hissettiğini belirtti.
 
CHP'nin doktor vekillerden oluşan Sağlık Komisyonu, Diyarbakır'da sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı bölgede inceleme yaparak rapor hazırladı. CHP Milletvekilleri Nurettin Demir, Niyazi Nefe Kara, Murat Emir, Ali Şeker, Çetin Arık ve Orhan Sarıbal'dan oluşan heyet Diyarbakır'da ilk olarak Sur'da şehit olan iki askerin cenazesine katıldı. 

CHP heyeti Diyarbakır Askeri Hastanesi, Diyarbakır Valiliği, Dicle Üniversite Başhekimliği, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü, Diyarbakır Barosu'nu ziyaret etti. Hekimlerin Beyaz Nöbet Eylemi'ne de katılan CHP heyeti, sağlıkla ilgili sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ve iş adamları ile de bir araya geldi.

Rapora göre,  şehit aileleri CHP milletvekillerinden barışın inşa edilmesi konusunda inisiyatif alarak etkin rol oynamalarını istedi. Şehit aileleri, "CHP Milletvekillerinden rica ediyorum bu işe bir el atsınlar. Kardeş kardeşi öldürmesin. Ben de Kürdüm. Burada benim sabahtan beri konuştuğum askerlerin hepsi Kürt. Bu ülkeyi neden paylaşamıyoruz. Barıştan öte bir şey var mı?'' diyerek duygularını dile getirdi.

ASKERİ HASTANE BAŞHEKİMİ: ATEŞ ALTINDA DAHİ MÜDALE EDİLİYOR

Diyarbakır Askeri Hastane ziyaretinde heyete, son 10 gündür hastaneye yoğun bir sevkiyat olduğu bilgisi verildi. 

Hastane başhekimi, sosyal medyada hekimlerin ve sağlık çalışanlarının hedef gösterilmesinin ve yürütülen linç kampanyasının doğru olmadığını, özellikle acil top teknisyenlerinin ateş altında dahi yaralılara müdahale etmeye çalışarak büyük bir özveri ile çalıştığını anlattı. Başhekim, Hipokrat yemini gereği bu hastanede hasta ayrımı yapılmadığını, kapıdan kim girerse girsin herkese sağlık hizmeti verildiğini söyledi.

VALİ: MEŞRU BİR DEVLETİN MÜSAMAHA GÖSTERECEĞİ OLAYLAR DEĞİLDİ

CHP heyetine bilgi veren Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, Sur'da ve Silvan'da hendek kazılması, barikat oluşturulması ve patlayıcıların yerleştirilmesi gibi terör faaliyetlerinin, meşru bir devletin müsamaha göstereceği türden olaylar olmadığını belirterek güvenlik güçlerinin bu duruma müdahale ettiğini söyledi.  

Mevcut durumun kabul edilebilir ve sürdürülebilir olmadığını belirten Vali, güvenlik güçlerinin bölgeye yönlendirildiğini ve teröristlerin ateş etmesi nedeniyle çatışma ortamının oluştuğunu söyledi.

'SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI SİVİLLERİN CAN GÜVENLİĞİ İÇİN'

Sivil halkın bu durumdan rahatsız olduğunu ve bu nedenle Adli mercilere ‘evimizden çıkamıyoruz, işimize gidemiyoruz' diyerek sayısız şikâyette bulunduğunu belirten Vali Aksoy, sokağa çıkma yasağının sivil halkın can güvenliğinin sağlanması için konulduğunu eğer bu yasaklar olmazsa sivil halkın iki ateş arasında kalarak zarar görebileceğini savundu. 

AİLE HEKİMLERİNE VE ÖĞRETMENLERE BASKI

Sağlık hizmeti veren aile hekimlerinin tehdit edilerek bölgeyi terk etmeye zorlandığını, bu yüzden de vatandaşların sağlık hizmetlerine ulaşamadığını ifade eden Aksoy, öğretmenlerin de bölgede çalışamayacakları yönünde baskı gördüklerini belirterek bu baskının ibadet yerlerine kadar uzandığını dile getirdi. 

'CENAZELERLE İLGİLİ İDDİALAR GERÇEK DIŞI'

Diyarbakır Valisi, sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerden yaralıların alınmadığı, cenazelerin buzdolabında bekletildiği, sokaktaki cenazelerin ise kaldırılmadığı iddialarının asılsız olduğunu ancak bu iddiaların doğru olması halinde ise her türlü işbirliğine açık olduklarını vurguladı. 

Vali, yapılanan operasyonlar sonucunda sokağa çıkma yasağının olduğu altı mahallenin yüzde yetmişinin temizlendiğini, yüzde otuzunun da temizleneceğini fakat patlayıcı tuzak aksamlarının süreci uzattığını söyledi.

DİCLE ÜNİVERSİTESİ: İDDİALAR ASILSIZ

Dicle Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Sait Alan da görüşmede, son günlerde sosyal medya ve bazı yayın organlarında yer alan "Üniversite Hastanesi'' ve ‘'hastane personeli'' hakkında ‘'polisleri tedavi etmediklerine'', ‘'ağır yaralı olarak gelen polislerin tedavi edilmeyerek bilinçli olarak şehit edildiğine'' ve ‘'hastane personelinin sosyal medya hesaplarında terör propagandası yaptıklarına" ilişkin iddiaların asılsız olduğunu belirtti. 

'EYLEM DEĞİL BEYAZ DURUŞ DİYORUZ'

CHP heyeti; Diyarbakır Sağlık Platformu tarafından on dokuz gündür her gün saat 12.30-18.00 saatleri arasında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bahçesinde, ‘'Ölüme Karşı Yaşam, Siyaha Karşı Beyaz Duruş'' sloganı ile yapılan ‘'Beyaz Nöbet'' eylemine de gitti. Rapora göre, bu eylemi düzenleyen sağlıkçılar amaç ve görüşlerini şu şekilde ifade ettiler:

"Sağlıkçılar olarak insanları yaşatmayı önümüze koyarken, yanı başımızda insanların ölmesine de göz yumamazdık. Sağlıkçı arkadaşlarımızla bir araya gelerek partiler üstü bir beyaz eylemi düşündük. 19. Günündeyiz. Sur'un içinde neler oluyor bunu öğrenmek istiyoruz. Durmadan insanlar öldürülüyor. Ne kadar cenaze yaralı var bilmiyoruz. Her 5-10 arkadaş Sur'a girsin, sağlık hizmetleri için. Ancak bunu başaramadık. Çadır kurduk çadırımızı kaldırdılar. Valiliğe başvurduk izin vermediler. Biz de bu kış günü Belediyeye geldik. İkinci olarak çalışanlarımız öldürülüyor. Elbette failleri bellidir. Buna tepkimizi koymak için eylemi başlattık. Amacımız dünya ve Türkiye kamuoyunu duyarlı hale getirmek.  Sağlıkçı kimliğimizle yapıyoruz bu eylemi. Tabipler odası, diş hekimleri, eczacılar TİHV bu eylemin bileşenleri arasında yer alıyor. Eylem değil beyaz duruş diyoruz…" 

BELEDİYEYE GÖRE 6 DEĞİL 11 MAHALLEDE YASAK UYGULANIYOR

CHP heyeti Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ziyaretinde de, Belediyesi Eş Başkanları Gülten Kışanak, Fırat Anlı ile HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp ve HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Ömer Önen ile görüştü. HDP'liler, CHP'nin komisyon kurarak bölgede inceleme yapmak için bulunmalarının sorunun çözümüne katkı sağlayacağına inandıklarını ifade ederek, şu görüşler dile getirdiler:

"Resmi olarak 6 mahallede sokağa çıkma yasağı olduğu söylenmesine rağmen fiilen 11 Mahallede sokağa çıkma yasağının uygulanıyor. Kamusal hizmetlerin sunumunda zorluklarla karşılaşılmasına rağmen bu hizmetlerin yerine getirilmesi için azami gayret gösteriliyor ancak çöp arabaları dahi bölgeye giremiyor,  hizmetlerin verilebilmesi amacıyla el arabaları ile çöpler toplanmaya çalışılıyor. Belediyeye ait araçlarının tümünün plakaları ile personelin bilgileri Valiliğe bildirilmiş olmasına rağmen hizmet götürme konusunda zorluklarla karşılaşılıyor." 

HDP'liler Parlamentonun daha çok insiyatif alması ve barışın samimi bir şekilde dile getirilmesi gerektiğini söyleyerek belediyelere ve belediye başkanlarına yönelik saldırılara de değindiler.

STK'LAR: HEKİMLERİN HASTALARA MÜDAHALESİ ENGELLENİYOR

Sivil toplum örgütleri temsilcileri de CHP heyetine, 58 kez sokağa çıkma yasağı ilan edilen süreçte hekimlerin hastalara müdahale etmesinin engellendiğini, yasağın kaldırıldığı dönemlerde gittikleri bölgelerde barınma ve beslenme gibi temel hakların engellendiğini gördüklerini söyledi. STK temsilcileri, sivilleri almak için bölgeye giden ambulansların girişlerinin güvenlik görevlileri tarafından engellendiğini, ameliyathane ve yoğun bakıma güvenlik güçleri tarafından zorla girilerek hastaların sağlık hizmetlerinden yararlanmasının engellendiğini iddia ettiler. 

'SAĞLIK ÇALIŞANLARINA CİDDİ BASKI YAPILIYOR'

Gözaltına alınanlara darp raporu verilmemesi konusunda hekimlere ciddi baskı yapıldığı savunan STK temsilcileri, sağlık çalışanlarının ciddi anlamda baskı altında olduğunu, evlerinin basıldığını, emniyete götürülerek teşhir edildiklerini öne sürdüler. İnsanların hastaneye başvurmaya korkar hale getirildiğini söyleyen STK temsilcileri, Dicle Üniversitesi'nin karargâh olarak kullanıldığını, sağlık çalışanlarına ait özel alanlara bile izinsiz girildiğini özellikle acilde çalışanların çok zor koşullarda hizmet vermeye çalıştığını iddia ettiler.

Haber Ara