Alınan bilgiye göre, Atatürk Mahallesindeki Müftü Ahmet Şükrü Efendi Camisine 2012 yılında klima alınması için müftülüğe bilgi verilerek cemaatten yardım toplandı. Cami imamı, müezzin ve cemaatten bazı kişilerin girişimi ile toplanan paralarla camiye salon tipi 4 klima alındı.
İzinsiz toplanan yardımın usulsüz harcandığı yolunda Kaymakamlığa yapılan şikayet üzerine soruşturma başlatıldı. 2860 Sayılı Yardım Toplama Kanunu'na aykırı davranmaktan başlatılan soruşturmada, yardım tutanağında imzası bulunan o dönemki cami imamı ve müezzin kayyım ile cemaatten Halil Betin ve Mehmet Kur idari para cezası ile cezalandırıldı.
- Karar bozuldu, Kaymakamlık üst mahkemeye itiraz etti
Cezaya itiraz eden Halil Betin, Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. Sarayköy Sulh Ceza Hakimliği, "cami ihtiyaçları için yardım toplama faaliyeti esnasında tutanağa tanık sıfatıyla imza atmak suretiyle izinsiz yardım toplama faaliyetine iştirak eden Halil Betin'in eyleminde kasıt unsuru bulunmadığını, eyleminde hataya düştüğünü" kabul ederek Betin'e verilen idari yaptırım kararının kaldırılmasına karar verdi. Sarayköy Kaymakamlığı, Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararına Denizli 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurarak itiraz etti.
Denizli 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi, kanunu bilmemenin mazeret sayılmayacağını belirterek, "itirazcı failin yaşı, tecrübesi, devamlı yardım toplama faaliyetlerinde çalışmaları nazara alınarak yardım toplama ve harcama karşısında mülki amirden izin alınmadan işlem yapılmasının kanuna ve hukuka aykırı olduğunun düşünülmemesi, itirazcı failin kaçınılabilir bir hataya düştüğü ve verilen idari para cezasının usul ve yasaya uygun olduğu yönünde değerlendirilmesi gerektiğinin takdiri gerekir" gerekçesiyle mahkemenin kararını bozdu ve cezanın ödenmesine hükmetti.
- "Kadın fenalaşıp ölünce klima almaya karar verdik"
Betin, gazetecilere yaptığı açıklamada, caminin yapımı için gecesini gündüzüne kattığını ifade ederek, "Camide bir kadının birkaç yıl önce teravihte sıcaktan fenalaşıp ölmesi üzerine klima almayı düşündük. Cemaate klima alacağımızı söyledik, cemaat ödeyeceğiz dedi. İmam gitti müftüye söyledi. Müftü de toplayın, ödeyin dedi. Biz topladık, ödedik, makbuzları var. Ben de tutanaklara imzamı vermiştim. Hocaya kızıyorlarmış, hocayı şikayet etmişler para toplattı diye, onun sayesinde ben de gittim" diye konuştu.
-"Cebimden bin 200 lira verdim"
Klimaları imamla birlikte aldıklarını dile getiren Betin, şunları kaydetti:
"Kaymakamlıktan izin alınmadı diye şikayet geliyor, ifadelerimizi aldılar. Bin 200 lira da cebimden vererek klimaları birlikte aldık, beni tutanaklarda imzam var diye suçladılar. Ben Almanya'ya gittim, ben oradayken 4 bin 256 lira idari para cezası kesmişler bana. Geldim itiraz ettim. Hakim kabul etti itirazımı. Kaymakamlık ondan sonra üst mahkemeye sevk etmiş, tekrar bana parayı ödeyeceksin diye kağıt geldi. Ben de birinci taksitini ödedim. Gecemi gündüzüme katarak, oruç ağzımla şehir şehir para topladık bu cami yapılıncaya kadar. En sonunda hem para verdim, bir de üstelik ceza yedim. Bu olur mu? Soğudum bir kere, bundan sonra bir kuruş para da vermem, yardımcı da olmam. Diğer camilerde de aynı şekilde yardım toplanıyor, o zaman onlar da suçlu."
