Aralarında BM İnsan Hakları Savunucuları Özel Raportörü Michel Forst ve BM'nin göçmenlerin insan hakları konusundaki özel raportörü Gonzalez Morales'in de bulunduğu bir grup BM insan hakları uzmanı, yaptıkları yazılı açıklamada, İtalya'nın son dönemdeki düzensiz göçenlere yönelik politikalarına tepki gösterdi.
Açıklamada, Sea-Watch 3 gemisinin Alman kaptanı Carola Rackete'ye yönelik tutuklama ve cezai kavuşturmalardan derin endişe duyulduğunu belirtildi.
İtalyan makamlarının Akdeniz'de düzensiz göçmelere yönelik arama kurtarma operasyonlarını "suç" kabul etmesini kınayan uzmanlar, "Denizde tehlike yaşayan göçmenleri kurtarmak suç değildir." ifadesini kullandı.
Uzmanlar, Rackete'yi serbest bırakan hakime yönelik tehditlerin "yasa dışı" olduğunun altını çizdi.
"Sivil toplum kuruluşlarının arama ve kurtarma operasyonlarını bastırma çabaları, denizi geçmeye çalışan binlerce göçmenin hayatını tehlikeye atıyor." uyarısında bulunan uzmanlar, Rackete'nin sosyal medyada "cinsiyetçi mesajlarla" hedef haline getirildiği, "ölüm ve tecavüz" tehditleri aldığı bilgisini paylaştı.
- Alman gemi kaptanı İtalya'nın gündeminde
Akdeniz'de kurtardığı düzensiz göçmenleri, İtalyan güvenlik güçlerinin engellemelerine rağmen Lampedusa Adası'na bıraktığı için ev hapsine alınan, daha sonra ön soruşturma hakiminin kararıyla serbest kalan Alman gemi kaptanı Rackete, İtalya gündemindeki yerini koruyor.
İtalyan basınındaki haberlere göre, Agrigento Savcılığı, tutuklama taleplerini reddederek, ev hapsinde tutulan Rackete'yi serbest bırakan ön soruşturma hakimi Alessandra Vella'nın bu kararının hukuki değerlendirme açısından yanlış olduğu gerekçesiyle, Yargıtaya temyiz başvurusunda bulundu.
- Carola Rackete olayı
Alman sivil toplum kuruluşu Sea Watch, 12 Haziran'da Akdeniz'de 53 düzensiz göçmeni kurtararak, kendisine ait Hollanda bayraklı ve Alman Carola Rackete'nın kaptanlığını yaptığı Sea Watch 3 gemisine almıştı.
İtalya İçişleri Bakanı Salvini, yeni yasa gereği sadece kadın, çocuk ve hasta olan 10, daha sonra da 2 düzensiz göçmenin karaya çıkmasına müsaade etmişti.
Gemide kalan 41 düzensiz göçmen, kaptan Rackete'nın engellemelere rağmen gemiyi limana yanaştırmasıyla 17 gün sonra karaya çıkmıştı.
Bu arada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Sea Watch'un İtalya hükümetine karşı suçlamalarını kabul etmeyerek, Alman sivil toplum kuruluşunun Akdeniz'de kurtardığı düzensiz göçmenleri, en yakınındaki ülke olması bakımından Tunus'a götürmesi gerektiğini savunmuştu.
Avrupa'daki farklı ülkelere dağıtılacağı söylenen düzensiz göçmenler, halen Lampedusa Adası'nda bekletilirken, gemi kaptanı Rackete, önce ev hapsine alınmış, 2 Temmuz'da ön soruşturma hakiminin kararıyla serbest bırakılmıştı.
Ön soruşturma hakimi, savcılık tarafından, Akdeniz'de kurtardığı düzensiz göçmenleri İtalya'ya getirmek ve Lampedusa Adası'ndaki limana giriş sırasında Sahil Güvenlik botunun engellemelerine karşı gelerek, askerlerin hayatını riske atmakla suçlanan Rackete'nın tutuklanması için yeterli gerekçe olmadığına kanaat getirmiş ve Alman kaptanın "düzensiz göçmenlerin hayatını kurtarmak için yapılması gerekeni yaptığını" savunmuştu.
İtalyan hükümetinin çıkardığı yasa gereği 2 ila 10 yıl hapis ve 50 bin avro para cezası alma riski bulunan Rackete'nın serbest kalması için Almanya ve Fransa hükümetleri de İtalya hükümetini eleştiren açıklamalar yapmıştı.
