Kurtulmuş, seçim çalışmalarını yürüttüğü Ordu'da Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kudret Bülbül ve AFAD Başkanı Fuat Oktay ile bir araya geldikten sonra basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Türkiye dışındaki ülkelerin, Suriye'deki meselenin ciddiyetinin farkına fazla varamadığını belirtti.
Türkiye'nin, hemen sınırında yaşanan savaşın zararını birebir yaşadığını dile getiren Kurtulmuş, özellikle bu savaşın yoğunlaştığı bölgelerden göçmenlerin doğrudan doğruya Türkiye'ye geldiğini ifade etti.
Kurtulmuş Türkiye'de yaklaşık 2 milyon civarında göçmen misafirin bulunduğunu vurgulayarak, "Bunların yaklaşık 300 binine yakını AFAD'ın kamplarında bir arada yaşıyorlar. Biz, Türkiye olarak bir insanlık sorumluluğu hissederek hem insani sorumluluğumuzu yerine getirmeye gayret ediyoruz hem de bu insanların hayatlarını koruyacak ve herhangi bir tehlikeden uzaklaştıracak her türlü çabanın içerisinde yer alıyoruz" diye konuştu.
Suriye'de sorunun nihai çözüme, özellikle siyasi çözümün oluşmasıyla kavuşacağını ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Suriye'de bu eli kanlı diktatörlük gitmeden, Suriye'de gerçekten ciddi şekilde barışa dayalı bütün toplumsal kesimlerin temsil edildiği bir siyasal mekanizma oluşturulmadan ne DAEŞ'i ortadan kaldırmak mümkündür ne bu iç savaşta artık lime lime olmuş bir Suriye'de birbirleriyle savaşmalarının önüne geçmek mümkündür ne de bu savaşın bir sonucu olan bu sığınmacı meselesini kalıcı olarak çözmek mümkündür."
Kurtulmuş, Türkiye olarak bu meselenin birinci dereceden takipçisi olacaklarına dikkati çekerek, "Biz meselenin sadece insani tarafı üzerinde duruyor değiliz. Yapabildiğimiz, büyük oranda insani dramları ortadan kaldırmaktır. İnsanları baskı altından kurtarmaya çalışmaktır. Türkiye olarak büyük bir siyasi perspektifle Suriye sorununun çözülmesi için de uluslararası camiaya ciddi şekilde görüşlerimizi ifade ediyor, bu anlamda bir barış ortamının oluşturulması için de katkılarını sunmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu.
- "Yardım elimizi uzatmaya devam edeceğiz"
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, bunun büyük bir mesele olduğuna vurgu yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin 2011 yılının nisan ayından itibaren Suriyeli sığınmacılara harcadığı para 5,6 milyar dolardır. Bu, çok büyük bir miktardır. Bu paranın içerisinde uluslararası camiadan gelen destek sadece 300 milyon civarındadır. Türkiye'de Suriyelilerin sorunlarını çözmek için maalesef uluslararası camiadan çok büyük bir destek göremiyoruz. Dolayısıyla herkesi ciddi bir şekilde samimi olmaya ve Türkiye'nin yaralarını sarmaya çalıştığı Suriyeli sığınmacılar konusunda daha titiz davranmaya, Türkiye'ye destek olmaya, uluslararası yardım kuruluşları vasıtasıyla da bütün bölgeye destek olmaya çağırıyoruz. Destek olup olmamak onların bileceği iş. Biz yarım ekmeğimiz varsa bu yarım ekmeği paylaşırız. Adı üstünde Türkiye dünyanın son esenlik yurdudur. Adı üstünde Türkiye Anadolu'dur. Gelen herkesi sarıp sarmalar. Dünyanın neresinden gelen varsa onları almış, kabul etmiş bir ülkeyiz. Suriyeli göçmen kardeşlerimize yardım elimizi uzatmaya devam edeceğiz."
(Bitti)
