Dolar

32,5314

Euro

34,8929

Altın

2.440,03

Bist

9.716,77

Bakan Avcı Almanya'da (2)

Kültür ve Turizm Bakanı Avcı: - 'Nasıl Berlin'de hakimler varsa İstanbul'da da Ankara'da da hakimler var. Onlar bu konuyla ilgili kararını verdikleri zaman, size ve bana düşen o yargı kararına saygı duymaktır'- 'Almanlar gelmiyorsa gider Japonları getiririz diyecek halimiz yok. Bizim geleneksel pazarımız, burada oturmuş kurumlarımız var. Hem Almanya'da hem Türkiye'de yıllarını bu işe vermi

8 Yıl Önce Güncellendi

2017-03-09 17:37:17

Bakan Avcı Almanya'da (2)
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, turizmin iyi oluyor dedikçe iyi olma potansiyeli artan, kötüye gidiyor dedikçe de kötü giden bir sektör olduğunu, bu sektörde algı yönetiminin büyük önem taşıdığını belirtti.

Nabi Avcı, Berlin'de devam eden 51. Uluslararası Turizm Borsası (ITB) Fuarı'nda düzenlenen basın toplantısında, turizmin, aslında algı yönetimi sektörü olduğunu ifade ederek 'Turizm iyi oluyor dedikçe iyi olma potansiyeli artan, kötü gidiyor dedikçe kötü giden, tersine işleyen Murphy kanunu olan bir sektör. Algının yönetimi çok önemli. Algı süreçlerini bulandırmak isteyen birtakım filtrelemeler ve sızmalar, her iki ülke medyasında, özellikle internet medyasında çok net bir şekilde görülüyor. Ana akım medyanın, hem Türkiye'de hem Almanya'da çok uyanık olmasında yarar var. Bu, hem Almanya hem Türkiye'nin yararına." dedi.

Avcı, Türkiye'nin turizm sektöründe Alman dostlarıyla yıllardır uyumlu bir ilişki içinde olduğunu, 2017'nin turizmde daha iyi bir yıl olacağını söyledi.

Türkiye'de turizme verilen teşviklerden söz eden Avcı, uçak başına 6 bin dolarlık yakıt desteğini, 4 havalimanı ilave ederek sürdürdüklerini, bu yıl hem charter uçaklara hem tarifeli uçaklara destek verildiğini ayrıca birlikte tanıtım kampanyası düzenleyen Alman tur operatörleriyle ortak projeler geliştirdiklerini anlattı.

- 'Gerekli tedbirleri aldık'

'Komşunu da al gel' projesinden Alman operatörlerden olumlu geri dönüş aldıklarına dikkati çeken Avcı, 'Alman dostlarımızın Türkiye'deki muhataplarının durumlarıyla aldığımız tedbirler var. Turizm sektöründe istihdamın muhafazası için aldığımız tedbirler var. Kredi borçlandırmasının yapılandırması gibi kira uygulanmalarının yapılandırılması, ötelenmesi gibi çok alanda sektörün yetişmiş istihdamını ayakta tutmak için 2016'nın zor şartlarında gerekli tedbirleri uyguladık. Sektör temsilcileriyle yaptığım görüşmede zamanlama konusunda takdirlerini iletiler. 2017 ve 2018'in, geçen yıldan daha güzel geçeceğine eminim.' değerlendirmesinde bulundu.

Geçen yıl turizmde bir daralma yaşandığını ifade eden Nabi Avcı, şöyle konuştu:

'Bir daralma yaşadık turizmde. Avrupa'da küresel terörizmin, Türkiye'deki dramatik olayların yurt dışına yansıma biçimlerinin de etkisi oldu. Asıl etki Rusya ile yaşadığımız krizdi. 2016 yılında Rusya-Türkiye ilişkileri ciddi bir dönemeçten geçti. Sayın Putin ve Sayın Erdoğan'ın girişimleriyle bu kriz atlatıldı. Rusya pazarında ciddi toparlanma var. 2017'de Rusya pazarı 2013, 2014 ve 2015'teki düzeylerini yakalama, hatta geçme potansiyeli taşıyabilir. Almanya'da ve İngiltere'de ciddi bir gayret var. 2017 daha iyi olacak. Her yıl daha iyiye gideceğiz hep birlikte.'

Spiegel muhabirinin "Türkiye'ye gittiğimde tutuklanmayacağımın garantisini verir misiniz?" sorusuna Avcı, 'Almanya'da siz bana bir gazetecinin tutuklanmayacağı garantisini nasıl verirseniz, ben de aynısını veririm.' diye cevap verdi.

Avcı, Alman gazetecilerin Türkiye'ye gelerek ülkenin güzelliklerine bizzat tanıklık etmeleri tavsiyesinde bulunarak 'Resmi makamlar olarak hoş geldiniz sefa geldiniz. Geçmişte olduğu gibi aynı standartlarda hizmet alacaksınız. Bunu benim söylemem yeterli değil. Söylememden çok sizin bizzat görenler, yaşayanlar, buna yapacağınız tanıklık çok önemli. Türkiye'ye gelen tüm Alman dostlarımız, geçmişte nasıl bir misafirperverlikle karşılandılar ise bugün de aynı şekilde karşılanmaya devam ediyorlar. Şu anda turistik bölgelerde pek çok ülkeden turistler gönül hoşluğuyla tatillerini yapıyorlar.' dedi.

- 'Türkiye deniz, kum ve güneş turizminden ibaret değil'

Nabi Avcı, Türkiye'nin tanıtım stratejisinde köklü değişikliğe gittiğini vurgulayarak daha önce sadece deniz, kum, güneş temalı tanıtımların sağlık, arkeoloji, macera, kış turizmi gibi daha farklı alanlarla zenginleştirildiğini belirtti.

Avcı, şöyle devam etti:

'Türkiye aklınıza gelebilecek tüm turizm türlerinde, sağlık, spor, kongre, macera, kış ve kayak turizminde, en az deniz, kum, güneş kadar olağanüstü bir destinasyon. Bugüne kadar tanıtımlarda güneş üzerinden gittiğimizde tanıtım şeklimizde köklü değişikliğe gittik. Tek tek iller üzerinden giderek yeni strateji belirledik. Gençlere, sporculara yönelik, sağlık turizmine yönelik sunduğumuz imkanları tanıtmak için geniş yelpazede çalışıyoruz. Antalya, Alman pazarında en çok tanınan destinasyon. Dünyadaki arkeoloji müzeleri içinde tahribat görmemiş Afrodit heykeli Antalya müzesinde. En son gittiğimde 12 tane yeni bulunmuş heykelin müzeye kazandırılması törenine katıldım. En zengin arkeoloji müzesinden biri Antalya'da.'

Doğu Karadeniz'in Arap turistler için cazibe merkezi olduğuna işaret eden Avcı, Araplar için özel tatil köyleri kurulmasının gündemde olduğunu, bunun için İslam Kalkınma Bankasının yatırımcılara sermaye garantisi konusunda gerekli imkanları sağlayabileceğini söyledi.

- 'Bir anda eski rakamlara dönecek diyecek kadar Polyannacı değiliz'

Kültür ve Turizm Bakanı, Türkiye'de 14 havalimanı için yakıt desteği verildiğini belirterek 'Sadece Sabiha Gökçen'e sadece charter uçuşları için bu desteği sağlıyoruz. Diğerlerinde hem charter hem tarifeliler için ödüyoruz. 150'nin üzerinde getirenlere 6 bin, 200'ün üzerinde yolcu getirenlere 7 bin 800 dolar veriyoruz. Bu yıl sonuna kadar bu desteği vereceğiz. Tabii ki geçmiş yıllardaki turist rakamlarına ulaşır mıyız, bunu bugünden kestirmek çok zor. Bunu güçlendiren etkenlerden bir tanesi de son dakika anlık alımlar. Bunlarda yükselişler olabiliyor. Şu anda olumlu işaretler geliyor ama nereye kadar yükselecek onu söyleyemem. Bir anda eski rakamlara dönecek diyecek kadar Polyannacı değiliz.' ifadelerini kullandı.

Bir Alman gazetecinin Türkiye'de tutuklu bulunan Die Welt muhabiri Deniz Yücel hakkındaki sorusu üzerine Avcı, 'Ben sizin kadar cesur değilim kendimi yargının yerine koymak konusunda. Söz konusu gazetecinin bir an önce suçsuzluğunu kanıtlayarak ben de ülkesine dönmesini isterim. Bu bir yargı süreci. Nasıl Berlin'de hakimler varsa İstanbul'da da ve Ankara'da da hakimler var. Onlar bu konuyla ilgili kararını verdikleri zaman, size ve bana düşen o yargı kararına saygı duymaktır.' dedi.

Nabi Avcı Türkiye'de tanıtım bütçesinin yeterli olmadığını ancak bunun artırılması için çaba sarf ettiklerini de bildirdi.

- 'Almanlar gelmiyorsa gider Japonları getiririz diyecek halimiz yok'

Almanya pazarının, Türkiye'de 3. sıradan 8. sıraya indiği yönündeki iddiaları da değerlendiren Nabi Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de muhtelif vesilelerle bu konuya değindim. Türkiye'yi yakın zamana kadar deniz, kum, güneş olarak tanıttık. Tüm turizm türlerinde olağanüstü potansiyellerimizi, ona göre tanıtımımızı da çeşitlendirmemiz lazım. Bu aynı zamanda pazarımızın çeşitlenmesi anlamına geliyor. Japon turist mesela denize giriyor ama o daha çok arkeoloji için geliyor. Çinli, Arap, gastronomi için geliyor. Hintliler Antalya'ya düğün yapmaya geliyor. Bu ürün çeşitlenmesi, pazar çeşitlenmesi anlamına geliyor. Oralarda bu ürünleri tanıtacak kampanyalar düzenliyoruz. Ama bunu hiçbir zaman geleneksel pazarımıza alternatif pazar, geleneksel ürünlerimize alternatif ürünler olarak düşünmedik. Doğru da değil. Gastronomi turizmi niye deniz turizminin alternatifi olsun. Tam tersine bunlar birbirini bütünleyen türler. Gastronomi, dağ, deniz, kaplıca, sağlık turizmiyle turizm mevsimini bütün yıla yaymak gibi imkana sahipsek niye bunu birbirinin alternatifi görelim. Almanlar gelmiyorsa gider Japonları getiririz diyecek halimiz yok. Bizim geleneksel pazarımız burada, oturmuş kurumlarımız var. Hem Almanya'da hem Türkiye'de yıllarını bu işe vermiş, bunun üzerinden kariyer ve marka oluşturmuş firmalar var. Onların emeklerini göz ardı edecek halimiz yok. Faraza böyle bir şey desek bile işin sahadaki gerçekliğine uymaz. 20 milyon üzerinde Alman Türkiye'ye birebir gelmiş, tanımış, tecrübe etmiş. Türkiye'ye yerleşen Almanlar var. Birbirlerini bu kadar yakından tanıyan, ilişki içinde olan Türklerle Almanlar arasına başkalarını sokacak durumumuz yok. "

2018'i Çanakkale Truva yılı olarak gündeme getirmek istediklerini ifade eden Nabi Avcı, şimdiden herkesi Truva'ya, dolayısıyla Türkiye'ye davet ettiğini sözlerine ekledi.

Basın toplantısına katılan Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık da Türkiye otelciliğinin özellikle kıyı bölgelerinde ve şehir merkezlerinde son derece yüksek dünya standartlarında hizmet verdiğini vurgulayarak 'Bugünlere, bu yüksek standartlarla geldik. Bu bizim geleceğe güvenle bakmamızın en önemli nedenlerinden biri. Kimse merak etmesin bugüne kadar nasıl hizmet alındıysa gelecekte de daha iyi hizmetler alacak.' dedi.

(Bitti)

Haber Ara