Dolar

32,3294

Euro

35,0613

Altın

2.284,99

Bist

8.982,03

Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, 'Kanlı Ocak' katliamından 27 yıl geçti'

Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, 'Kanlı Ocak' katliamının 27'nci yıldönümü dolayısıyla açıklamada bulundu.

8 Yıl Önce Güncellendi

2017-01-11 11:33:54

Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, 'Kanlı Ocak' katliamından 27 yıl geçti'
Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, "Kanlı Ocak" katliamının 27'nci yıldönümü dolayısıyla açıklamada bulundu.

Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, 20 Ocak'ta Azerbaycan'da eşi görülmemiş bir katliam yaşandığını belirtti.

Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuru Guliyev, "Ölüm ile hayatın yüz yüze geldiği 20 Ocak'ta, Azerbaycan bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü yolunda mücadele tarihine kahramanlık sayfası olarak adını yazdırmıştır. 20 Ocak 1990 yılında Azerbaycan'a karşı arazi iddialarında bulunan Ermenistan'ın tecavüzkar hareketlerinden, aynı zamanda Sovyetler Birliği'nin Ermenilere olan desteğinden hiddetlenen Azerbaycan halkı, Bakü`nün sokaklarına çıkarak buna keskin itirazlarını dile getirmiş ve neticede Sovyetler Birliği ordusunun savaş bölmelerinin üzerlerine yürütülmesine maruz kalmıştır ve bu cani saldırı sonucunda Azerbaycan'da eşi görülmemiş bir faciaya yaşandı. Bu facialı günlerde kendi ülkesinin, halkının bağımsızlığını, şerefini, toprak bütünlüğünü her şeyden yüce tutan mert vatan evlatları canlarından vaz geçerek şehitlik zirvesine yükseldiler" dedi.

Büyük kayıplarla, masum insanların katli ile sonuçlanan 20 Ocak faciası Mikhail Gorbaçov başta olmakla cinayetkar İmparatorluk yönetiminin Azerbaycana yönelik ihanetkar siyasetine dayanamayan, kendi özgürlüğüne, bağımsızcılığına istekli bir şekilde koşan Azerbaycan halkının aynı zamanda eğilmezliği ve mağrurluğunu sergiliyordu diyen Guliyev, "20 Ocak 1990'da geçmiş Sovyetler Birliği'nin askeri arabasının Azerbaycan halkına yönelik gerçekleştirdiği katliamlar insanlığa karşı gerçekleştirilmiş en ağır cinayetlerden birisi gibi beşer tarihinde kara sayfa olarak kalacaktır. Milli bağımsızlığı, ülkesinin toprak bütünlüğü yolunda mücadeleye kalkmış sakin ahaliye divan tutulması, genel terör sonucunda yüzlerce günahsız insanın katledilmesi ve yaralanması totaliter Sovyet rejiminin sukut etmesi süresinde onun cinayetkar önemini bütün dünyaya bir daha gösterdi. Mikhail Gorbaçov başta olmak üzere Sovyet İmparatorluğunun rehberliği Bakü`de "Rus ve Ermeni kartlarını" becerikli şekilde kullandı" diye konuştu.

Başkonsolos Nuru Guliyev, "Sözde Bakü`ye askeri birlik onları, asker ailelerini, hükümetin isyancılar tarafından ele geçirilmesini önlemek amacıyla yürütülmüştü. Aslında ise bu olaylar çok farklı bir aldatmaca, riyakarlık ve beyaz bir yalandı. Çünkü Sovyet yönetiminin "delilleri" hatta gerçeğe yakın olsaydı bile, Bakü`ye baştan sona silahlandırılmış askeri birlik göndermeğe ihtiyaç yoktu. Çünkü sözü giden zamanlarda burada iç askeri birliklerin 11,5 bin askeri Savunma Bakanlığına bağlı olan Bakü garnizonunun çok sayılı askeri bölmeleri, hava saldırısına karşı savunma birlikleri vardı. 4'ncü ordunun komutanlığı da Bakü`de yerleşmekteydi. Bütün bunlara bakmaksızın, 19 Ocak 1990'da Mikhail Gorbaçov Sovyetler Birliği Anayasasının 119'ncu, Azerbaycan Sovyetlerinin Anayasasının 71'nci maddelerini kaba bir şekilde bozarak, 20 Ocak'ta Bakü`de olağanüstü hal ilan edilmesi hakkında karar imzaladı. 19 Ocak gece saatlerinde Askeri birlikler Olağanüstü halin ilan olunmasından habersiz olan şehre girdi ve ahaliye divan tutmaya başladı. Gorbaçov'un imzaladığı karar yürürlüğe girene kadar artık 9 kişi katledilmişti" şeklinde konuştu.

Haber Ara