Melbourne'da Victoria Eyalet Parlamentosu önünde bir araya gelen doktor, hemşire ve sağlık uzmanları, görev yaptıkları gözaltı merkezlerinde meydana gelen taciz olaylarını anlatmalarına yasak getiren kanunu, ağızlarına siyah bant yapıştırarak protesto etti. Eyleme, öğretmenler, eğitimciler ve sosyal hizmet görevlileri de destek verdi.
Avustralya'da 1 Temmuz 2015 itibarı ile yürürlüğe giren yeni yasada, gözaltı kamplarında görev yapan, sosyal hizmet görevlileri, doktorlar ve hemşireler, mültecilerin maruz kaldığı tacizler hakkında açıklama yapmaları durumunda 2 yıla kadar hapis cezası alabilecek.
Yeni yasanın meslek ilkelerine aykırı olduğunu iddia eden eylemciler, yasaya karşı susmayacaklarını vurguladı.
Melbourne'daki protestoyu organize eden Sarah Sheppard AA mikrofonlarına yaptığı açıklamada "sosyal hizmet görevlileri, doktor, hemşire, sağlık sektöründe çalışan herkes, ayrıca toplum üyeleri Tony Abbott'un Temmuz ayının birinde yürürlüğe giren Sınır Koruma Yasasına karşı buradayız" dedi.
- Yasa etiğe aykırı
Sınır Koruma Yasası adı altında yürürlüğe giren yasayı eleştiren Sheppard kanunun meslek ilkelerine aykırı olduğunu öne sürerek şunları kaydetti:
"2 sene hapse girebilirler hatta bu yasa altında hiç kimse cezalandırılmasa bile hala bir tehdit, bu tehditler bir zorbalık, biz zorbalığı kabul etmiyoruz. Bizim profesyonel ve etik terimlerimizde, taciz edilen insanlar için konuşmamız gerekiyor ve göz altı merkezlerinde taciz edilen veya insan hakları ihlallerinde onları savunmamız gerekiyor, bu yasada bizim profesyonel terimlerimize aykırı. Onun için biz buradayız ve hayır biz bu yasaya uymayacağız ve bu ya yasaya uymayan insanları da destekleyeceğiz"
Protestocuların ağızlarına yapıştırdıkları siyah bantların "Tony Abbott bizi susturamaz" anlamına geldiğini hatırlatan Sheppard bir çağrıda bulunarak "dünyada bunu izleyen insanlar, Avustralya'da olanlara dikkat edin, biz şu anki hükümetten çok çok endişeliyiz ve gördüğünüz gibi ben ve bir çok insan buna daha fazla tahammül etmeyeceğiz" dedi.
Avustralya İnsan Hakları Komisyonu (AHRC) tarafından geçtiğimiz Şubat ayında hazırlanan "Unutulmuş Çocuklar" başlıklı raporda, göz altı merkezlerinde kalan 233 çocuğun fiziksel şiddete uğradığını belirterek, kampların "çocuklar için tehlikeli yerler" olduğu açıklanmış ve rapor hükümet tarafından "siyasi" olduğu gerekçesi ile eleştirilmişti.
Yeni yasada getirilen konuşma yasağının, mültecilere yapılan tacizlerin gizli kalacağına yönelik endişeleri artırıyor.
