Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

Astım hastalarına korona tavsiyeleri

Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya ve Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Astım ve Allerji-İmmünoloj Bilim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu, pandemi döneminde risk grubunda olan astım hastalarının merak ettikleri soruları cevapladı.

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-05-04 16:22:09

Astım hastalarına korona tavsiyeleri
Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya ve Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Astım ve Allerji-İmmünoloj Bilim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu, pandemi döneminde risk grubunda olan astım hastalarının merak ettikleri soruları cevapladı.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Dünya'da yaklaşık 339 milyon astımlı hasta olduğu tahmin edildiğini belirten Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, tüm yaş gruplarını etkileyebilen hastalığın gelişmekte olan ülkelerde görülme sıklığının arttığını, Türkiye'de ise yaklaşık her 12-13 erişkinden birinin ve 7-8 çocuktan birinin astım hastası olduğunu söyledi.

Astım hastalığının göğüste sıkışma hissi, hırıltı, nefes darlığı ve öksürük gibi çeşitli yakınmalarla seyreden, değişken hava yolu kısıtlanması ile karakterize kronik bir hava yolu hastalığı olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, astım hastalığının tanımını için şu ifadeleri kullandı:

"Viral solunum yolu enfeksiyonları, egzersiz, allerjenler, irritanlar, hava değişimi gibi faktörler tetikleyici rol oynar. Yakınmalar ve hava yolu kısıtlanması kendiliğinden ya da medikal tedavi ile iyileşir. Bazen haftalar aylar boyunca hiç şikayet olmayabilir. Bazen de ciddi astım atağı ortaya çıkabilmektedir."

Astım hastalığının kontrolünün, bulguların tedavi ile azaltılması veya ortadan kaldırılması olarak ifade edildiğini söyleyen Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, "Hastanın günlük aktivitelerini kısıtlanma olmaksızın yapabilmesi, gece astım nedeniyle uyanmanın olmaması, gündüz şikayetlerinin azalması, kurtarıcı ilaç dediğimiz ihtiyaç halinde kullanılan inhaler ilaçlara gereksinim duymaması, tam kontrol olarak ifade edilir. Hastalığı kontrol altında tutmada hekim hasta işbirliği, hasta eğitimi çok önemlidir. Hastalar kendi hastalıkları ile başa çıkabilmeyi, hastalığını yönetmeyi ve ne zaman hekime başvuracağını iyi bilmelidir. Risk faktörlerinden kaçınma ve eşlik eden hastalıklar varsa bunların tedavi edilmesi gereklidir" diye konuşu.

"Astım hastaları tedbiri elden bırakmamalıdır"

"Astım hastalığı COVİD-19 gelişme riskini arttırır mı?" şeklindeki sorunun cevabını veren Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, "Dünya Sağlık Örgütü 11 Mart 2020 de COVİD-19 için pandemi ilan etmiştir. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı olan bireyleri risk grubu olarak tanımlamıştır. Orta ve ciddi astım hastaları risk grubuna dahil edilmiştir. Ülkemizdeki verilere göre de astımlı hastalarda oranlar artmaktadır. Astım, KOAH, hipertansiyon ve diyabet risk faktörleri arasındadır. Astım hastalarının dağılım eğrisine bakıldığında 45-90 yaş arasında olduğu görülmektedir.

COVİD-19'unda astım atağına yol açtığına dair veriler mevcut değildir. Ancak dünya bu virüsle ilk sınavını veriyor ve bilgilerimiz her gün yenilenmektedir. Astım hastaları tedbiri elden bırakmamalıdır" ifadelerini kullandı.

"Dezenfektanlar hava yolunda aşırı duyarlılığa neden olabilir, yoğun kullanımdan kaçınılmalıdır"

Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği Astım ve Allerji-İmmünoloj Bilim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu da, "Astım hastaları pandemi döneminde nasıl hareket etmeli?" şeklindeki soruya şu ifadelerle cevap verdi:

"Astım hastaları ağız yoluyla alınan inhaler ilaçlarına doktorun reçete ettiği şekilde devam etmelidir. Astım ilaçlarını kesmek hastalık kontrolünün bozulması ve hatta astım atağına neden olabilir. Ülkemizde kronik hastalığı olan hastaların, pandemi döneminde raporlu ilaçlarını sağlık kuruluşuna gitmeden eczanelerden temin etme imkanı sağlanmıştır. Alerji aşısı yapılmakta olan alerjik rinit ve astım hastaları doktoruna danışarak tedavisine devam edebilir. Biyolojik tedavilerin (Anti-IgE, Anti- IL 5) bağışıklığı baskıladığına dair bir kanıt yoktur. Bu hastalar tedavilerine devam etmelidir. Hastaneye giderken maske takmalı, genel hijyen kurallarına uymalıdır. Alerji ilaçları, nazal steoridler (burun spreyleri) gibi ilaçların bu dönemde kullanılmasında sakınca yoktur."

Astım hastalarının pandemi döneminde nelere dikkat etmesi gerektiğini anlatan Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu, "Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği şekilde kişisel korunma önlemlerine dikkat etmeli, el yıkama, hijyen, dışarda maske kullanımı, sosyal mesafe ve izolasyon kurallarına uymalıdır. El yıkamada su ve sabun tercih edilmelidir. Dezenfektanlar hava yolunda aşırı duyarlılığa neden olabilir, yoğun kullanımdan kaçınılmalıdır" dedi.

Astımdan korunma ve tedavi önerilerini de sıralayan Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu, "Astım hastaları kesinlikle sigara içmemelidir. Sigara içmek ilerleyen yıllarda kalıcı hava yolu daralmasına neden olabilmektedir. Tetikleyiciler olarak bilinen kimyasallar, toksik gazlar, allerjenlerden uzak kalmak gereklidir. Obeziteden kaçınmak, düzenli fiziksel aktivite tavsiye edilmektedir" ifadelerini kullandı.

Haber Ara