Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında S-400 konusundaki sürecin dikkatli şekilde götürülmesi gerektiğini belirtti.
ABD'nin, Türkiye'nin S-400'leri aktif kullanmamasını istediğini, devreye adamlarını soktuğunu, aktif kullanılmaması halinde Türkiye ile serbest ticaret anlaşmasının yapılabileceğini belirttiğini anımsattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, montaj ve eğitim evrelerinin ardından S- 400'lerin aktif kullanımının Nisan 2020'de olacağını söylediğini belirten Yılmaz, kullanım için neden bu kadar uzun bir süre verildiğini anlamadığını ifade etti.
Yılmaz, Türkiye'nin özellikle sözde Ermeni soykırımı konusunda başında boza pişirildiğini, bu konunun her yıl 24 Nisan'da ABD kongresine geldiğini, Türkiye'ye adeta şantaj uygulandığını, sözde soykırımın geçirilmesi tehdidinde bulunulduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"S-400'ün aktif kullanılması Nisan ayına denk gelmesi halinde ABD yönetiminin kongrede sözde Ermeni soykırımını kabul edebileceğini düşünüyorum. Bu tarih doğru bir tarih değildir. Niye bu kadar bekliyorsunuz? Tepkileri, Nisan 2020'ye giden süreç içinde yatıştırmak ve gündemi değiştirmek önemli. Nisanda, aktif kullanılacak dediğiniz anda ABD yönetiminin bu tarihte kongreye sözde Ermeni soykırımını getirip kabul etmesi güçlü bir ihtimal olarak önümüzde duruyor. Cumhurbaşkanının niye bu tarihi açıkladığını bilmiyorum ama kritik bir tarih. Bu tarihin öne çekilmesi lazım. Madem Türkiye göğüs gerdi, S-400'ü aldı, aktif kullanımını bu yıl içinde devreye sokması lazım. Sayın Cumhurbaşkanı F 35'lerle ilgili, 'Bunu vermezseniz başka yerlere döneriz' diyor. Niye başka yerlere dönüyoruz? Türkiye'nin eline çok önemli bir fırsat geçmiştir. Türkiye, kendi savunma sanayisini, kendi teknolojik altyapısını yenileyebilir."
Yılmaz, güvenli bölge konusunda başından beri ABD'nin ayak oyunlarını bildiklerini vurgulayarak, "Türkiye, güvenli bölgeyi daha ABD, PKK'yı himaye etmeden önce pekala yapabilirdi." dedi.
Türkiye'nin bu konuda çok dikkatli adım atması gerektiğini, Rusya, İran ve Suriye'deki yönetimi mutlaka sürece dahil etmesi gerektiğini anlatan Yılmaz, "Tek başınıza güvenli bölgeyi kontrol edemiyorsanız, sizin etmenize izin vermiyorlarsa, siz de o bölgede tek başına adım atamıyorsanız o zaman B seçeneği olan Suriye askeriyle birlikte Türkiye sınırından geçip, Fırat'ın doğusuna, Türkiye'nin hemen sınırının 15-20 kilometre altına yerleştirebilmektir. Kimse Suriye askerine itiraz edemez çünkü bugün hala parçalansa bile kağıt üzerinde Suriye var, herkes Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsediyor. Kobani için peşmergeler geçirilip yapıldıysa şimdi pekala Suriye askeri, Türkiye'den, sınırdan geçirilip Fırat'ın doğusuna, Türkiye ile ortak devriye konusu gündeme gelebilir. Buna ABD itiraz eder diyorsanız ABD her şeye itiraz ediyor. Ama bunun destekçesi İran, Rusya, Araplar ve diğer unsurlar çıkar. " değerlendirmesinde bulundu.
Erbil'de Başkonsolosluk çalışanına yönelik alçak saldırının öcünün alındığını kaydeden Yılmaz, "Böyle alçak saldırılar yapanların serbest dolaşmaları zaten bizi yaralardı. Bu operasyonu yapanları tebrik ediyorum." diye konuştu.
