Dolar

32,5836

Euro

34,7981

Altın

2.412,64

Bist

9.645,02

Antibiyotik olmazsa olmaz değil

Antibiyotikler ateş ya da ağrı durumunda başvurulan çözüm ilaçları olmadığı gibi gereksiz ve fazla kullanımında da risklere kapı aralamaktadır

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-03-19 18:57:30

Antibiyotik olmazsa olmaz değil

Antibiyotiklerin kullanımına yönelik çok farklı değerlendirmeler bulunuyor ama bilinen ortak bir kanaat var ki çok gerekmedikçe bu ilaçların alınmaması ya da sınırlı sayıda ve doktor kontrolünde alınması.
Antibiyotikler, 1940'lı yıllardan beri kullanılan, bakterilerin neden olduğu çoğu ölümcül ve bulaşıcı hastalıkları iyileştirmek için kullanılan ilaçlar kapsamında. Antibiyotikler tıp literatürüne Alexander Fleming'in 1928 yılında penisilini keşfetmesiyle başladı.

İnsan ömrüne katkısı

Antibiyotikler sayesinde son 75 yılda ortalama insan ömrünün uzadığı, milyonlarca hayatın kurtulduğu biliniyor. Ancak antibiyotiklerin kullanılmasıyla birlikte bakteriler direnç geliştirmeye başladı. Bir bakterinin bir antibiyotiğe dirençli hale gelmesi, artık o antibiyotiğin o bakterinin yol açtığı infeksiyonların tedavisinde kullanılamayacağı anlamına da geliyor.

Her ateş ve ağrı için başvurmayın

Girişte de belirttiğimiz üzere antibiyotiklerin ne kadar süre kullanılacağı da doktorun önerisine göre olmalı, ateş düşünce ağrı azalınca kesilmemeli. Antibiyotik ateş düşürücü veya ağrı kesici değildir. Yüksek ateş antibiyotik kullanılması için gerekçe olmamalı. Hasta ve hasta yakınları kendi deneyimlerine göre doktoru yönlendirmeye çalışmamalı ve ısrarcı olunmamalı.Bu konuda da basında sıkça bilgilendirmelere yer veriliyor.

İlaç aynı olsa da bünyeler çok farklı

Her hasta için ayrı bir tedavi şekli olabilir. Bu nedenle aynı tür hastalığı olan hastalar diğerlerine antibiyotik tavsiyesinde bulunmamalı. Semptomlar hastalarda aynı olabilir ama aynı antibiyotik o bünyenin özelliğine göre çok farklı gelişim ve tipki gösterebiliyor
Antibiyotiğin ağızdan, kas içi veya damardan yapılışı ve türü doktor tarafından karar verilmektedir.Bunun yanısıra hastanede yatmayan hastalara mümkün olduğu kadar dar etkili ve ağızdan alınan antibiyotikler önerilmiyor.

Antibiyotik neden zararlı?

Antibiyotiklerin enfeksiyon tedavisinde bağışıklık sistemini azaltıcı etkisinin bulunduğu malum. Ayrıca farklı organ ve sistemler de bu kullanımdan etkileniyor. Antibiyotik uygulamasının ardından işitsel, karaciğer başta olmak üzere daha farklı rahatsızlıklar ortaya çıkabiliyor. Burada dengenin sağlanması çok önemli. Bir diğer etken de alerji. Belli bir antibiyotik tipine insanların nasıl bir tepki vereceği de bilinmediğinden temkinli olmak asli unsur.

100 liranın 5 lirası antiboyiğe

Antibiyotiklerde durum bu iken kullanımının hala çok yaygın olduğu ve sağlık harcama kalemlerinde de önemli bir ağırlığa sahip olduğu verilerle ortaya kondu. Reçetelemedeki oranlar düşüş gösterse de tabiri caizse kayıtdışı kullanımının bulunduğu da Türkiye'nin bir gerçeği. 2011 yılında Türkiye genelinde aile hekimlerinin antibiyotik bulunan reçete yüzdesi değeri yüzde 34,94 iken 2019 yılında yüzde 23,87'ye gerilemiştir. Bu da antibiyotik reçetelemesinde yüzde 32'lik bir düşüşü göstermektedir. 2011'de kutu bazında tüm ilaç satışının yüzde 13,06'sını antibiyotikler oluştururken 2019'da bu değer yüzde 8,01'e gerilemiştir. 2011 yılında ilaç için harcadığımız her 100 TL'nin 10,72 TL'sini antibiyotikler için harcarken 2019 yılında ilaç için harcadığımız her 100 TL'nin 4,69 TL'sini antibiyotikler için harcadık."

Hala tüketimde öndeyiz

Türkiye, OECD ülkeleri arasında kişi başına antibiyotik tüketiminin en fazla olduğu ülke. On reçetenin en az üçünde antibiyotik olduğu biliniyor.Kullanımda sıralamadayız peki halkımız bu konuda tam bir bilgiye sahip mi?
Gelin antibiyotik kullanımına dair temel uygulama ve verilere bakalım:
Bu ilaçlar, virüslere bağlı enfeksiyonları tedavi etmez. Grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklarda antibiyotiğin yeri yok.
Antibiyotik dozunun yetersiz veya aşırı olmasının yanı sıra doz aralıklarının uygunsuz olması antibiyotik direncine yol açar.
Uygunsuz antibiyotik kullanımı, antibiyotiklere karşı direnci artırır, antibiyotik kullanımı gerektiğinde yetersiz kalır.
Artan antibiyotik direnci günümüzde ve gelecekte antibiyotiklerin etkinliğini engelliyor.
Etkili antibiyotikler olmadan yoğun bakım, organ nakli, kanser kemoterapisi, yeni doğan bebeklerin bakımı veya kalça ya da diz protezi ameliyatı gibi yaygın cerrahi işlemlerin uygulanması mümkün olmayacak.
Ülkemizde antibiyotikler, en çok kullanılan ilaçlar içerisinde.

Hamileler için risk olabilir

Hamilelikte bebeğin eşinden (plasentadan) ve emziren annelerde anne sütünden bebeğe antibiyotik molekülleri geçer. Bu moleküller, yenidoğanın henüz yeterli gelişime ulaşamamış karaciğer, böbrek gibi organ sistemleri tarafından yeterince yıkılamaz ve vücutta birikmesi halinde toksik etkiler gösterir. Bu nedenle hamile ve/veya emziren kadınların hekim tarafından gerekli görülmedikçe antibiyotik almamaları gerekir.

Haber Ara