AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, CHP Parti Meclisi bildirisine ilişkin, "Cürmü meşhut halindeki bir suçu örtbas etmeye çalışmak aslında Kılıçdaroğlu'nun skandal bir faaliyetidir. Kılıçdaroğlu bu şekilde kendini teröre aslında destek verme konumuna düşürmektedir ki Atatürk'ün partisi olduğunu iddia eden, Atatürk'ün partisini yönetiyor olduğunu iddia eden bir Genel Başkana bu kesinlikle hiç yakışmamaktadır." dedi.
Aktay, AA muhabirine, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
CHP Parti Meclisinin bildirisine ilişkin değerlendirmesi sorulan Aktay, HDP milletvekillerinin tutukluluk sebebinin ortada olduğunu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da bunu bildiğini söyledi. "Ama Kılıçdaroğlu zannediyorum kendine göre başka türlü bir yatırım yapıyor veya başka bir siyasete oynuyor." ifadesini kullanan Aktay, bu siyasetin de açıktan teröre destek olduğunu ifade etti.
Tutuklamaların hukuk çerçevesinde yapıldığını vurgulayan Aktay, HDP Eş Genel Başkanları ve milletvekillerinin, Türk hukuk sistemine meydan okuyarak, "Biz bu hukuku falan tanımayız." dediklerini, hukuku tanımayanların da hukukun takibatına maruz kalmasından daha doğal bir şey olmadığını belirtti.
HDP milletvekillerinin, siyaset yaptıkları için değil teröre destek verdikleri için tutuklandıklarının altını çizen Aktay, "Cürmü meşhut halindeki bir suçu örtbas etmeye çalışmak aslında Kılıçdaroğlu'nun skandal bir faaliyetidir. Kılıçdaroğlu bu şekilde teröre aslında destek verme konumuna kendini düşürmektedir ki Atatürk'ün partisi olduğunu iddia eden, Atatürk'ün partisini yönetiyor olduğunu iddia eden bir Genel Başkana bu kesinlikle hiç yakışmamaktadır. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu tehlikeli yoldan behemehal geri dönmesi gerekir. Yoksa bu yol, partisini de bir uçuruma sürüklemektedir, partisini bir Türkiye partisi olmaktan çıkarıp marjinal terör örgütü payandası bir örgüt konumuna düşürmektedir." değerlendirmesini yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, AK Parti'li siyasilerin Çözüm Süreci sırasında yaptığı açıklamaları diline doladığını ve bunu alışkanlık haline getirdiğini söyleyen Aktay, "Sayın Kılıçdaroğlu çok tuhaf bir şey yapıyor. Kendisi şu an içine düştüğü durumu meşrulaştırabilmek, haklılaştırabilmek için yine bize çamur atma yolunu seçiyor. Bizim geçmişte yaptığımız şeyler zamanında doğruydu, zamanında yapılması gereken şeylerdi. O zaman siz de aynı şeyleri yapıyor olsaydınız belki doğru yapmış olurdunuz ama zamanı geçtikten sonra yapılmış olan hareketler yanlış olmuş oluyor. Bu, şuna benzer yani cenaze evinde kalkıp halaya kalkışamazsınız, şarkı, türkü söyleyemezsiniz, sevinç çığlıkları atamazsınız. Bu, son derece münasebetsizdir, ayıptır, günahtır." ifadelerini kullandı.
"Dokunulmazlığın olmasa..."
Aktay, 17 Aralık'tan önce Fetullah Gülen'in ve Fetullah Gülen Terör Örgütü'nün bir terör örgütü olduğunu kimsenin bilmediğini dile getirerek, "17 Aralık'tan sonra sen onunla ilişkiye geçtin, ortaya çıktıktan sonra sen iş birliğine geçtin onunla. Esas hesap vermesi gereken şey bu, esas hesap verilmesi gereken konu bu. Biz hadi saftık bilmiyorduk ama sen biliyordun onların terör örgütü olduğunu. Bize bunu anlatmaya çalışıyor." diye konuştu.
17 Aralık'tan sonraki dört seçimde CHP'nin bu terör örgütü ile stratejik ortaklık yaptığını ifade eden Aktay, "Biz onların bir terör örgütü, organize bir suç şebekesi olduğunu bütün delilleriyle ortaya çıkardığımız anda sen onlarla gittin iş birliğine geçtin. Aslında dokunulmazlığın olmasa şu anda sadece bu konular yargılanmayı hak eden konular. Çünkü bile bile yaptın." ifadesini kullandı.
Milletin, Kılıçdaroğlu'na ilk kez darbelerin karşısına geçme şansı verdiğini söyleyen Aktay, "Ne yazık ki o sicili temizlemek yerine şu anda tekrar o sicilin belki de şartlı tahliyesini bozacak şekilde tekrar FETÖ'nün savunuculuğuna, avukatlığına soyunmuş bulunuyor." dedi.
"Avrupa Birliğinin niyeti bozuk"
Aktay, HDP'nin TBMM Grup Toplantısı'na Belçika'nın Ankara Büyükelçisi Marc Trenteseau başta bazı Avrupa ülkelerinin büyükelçiliklerinden temsilcilerin katılmasını da "Avrupa Birliği'nin niyeti bozuk. Herhalde bunlar, Türkiye'de patlayan bombalarla ölen canların can olmadığını düşünüyorlar. Ölen insanların insan olmadığını düşünüyorlar. Onlar, ölen insanların haklarını savunacaklarına, teröre maruz kalan insanlarla empati kurup onlarla bir dayanışma içine gireceklerine, teröristlerle empati kurma yolunu tercih ediyorlar. Teröristleri anlamaya çalışıyorlar." şeklinde değerlendirdi.
"Can Dündar'ın hayrını görsün Almanya"
Yasin Aktay, hakkında yakalama kararı bulunan Can Dündar'a, Almanya ve Fransa tarafından fahri hemşehrilik verilmesine ilişkin, şunları kaydetti:
"Can Dündar'ın hayrını görsün Almanya. Doğrusu Can Dündar'ın kimin adına, ne adına hareket ediyor olduğunu ortaya koyan da bir durum. Yani birazcık ülkeye karşı bir sadakati, en ufak bir şeref duygusu olan birinin kabulleneceği bir unvan veya kabulleneceği bir durum değil. Yani Sayın Cumhurbaşkanımızın karşısında neredeyse kendine göre aslan kesilip, başka ülkelerin cumhurbaşkanları karşısında böyle bir zilleti kabullenen insanların zaten bizim memleketimizle çok da fazla bir alakası yok. Hayrını görsünler, bakalım onlara bir hayrı dokunacak mı?"
