Dolar

32,5750

Euro

34,8856

Altın

2.439,08

Bist

9.645,02

AK Parti Sözcüsü Çelik, MYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu: (3)

'Macron tutup da bizim kendi sahamızda, kendi Mavi Vatan'ımızda sondaj çalışması yapmamızı 'kırmızı çizgi' ilan ediyorsa, biz o 'kırmızı çizgiyi' Macron'a aynen iade ederiz'- '(Yunanistan) Güvenilir bir muhatap arıyorsanız Türkiye'den daha güvenilir bir muhatap yoktur. Hukuk ve diplomasi temelinde sorunları çözmek istiyorsanız dünyanın en güvenilir muhatabı Türkiye Cumhuriyeti'dir'- '

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-09-01 22:04:35

AK Parti Sözcüsü Çelik, MYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu: (3)
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarına ilişkin, "Macron, tutup da bizim kendi sahamızda, kendi Mavi Vatan'ımızda sondaj çalışması yapmamızı kırmızı çizgi ilan ediyorsa, biz o kırmızı çizgiyi Macron'a aynen iade ederiz." ifadesini kullandı.

Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Ömer Çelik, 1977 İngiltere-Fransa, 1992 Kanada-Fransa Saint Pierre, 2009 Romanya-Ukrayna ve 1985 Libya-Malta davalarının, Doğu Akdeniz konusunda Türkiye'nin haklılığını yüzde 100 ortaya koyduğunu vurguladı.

Yunanistan'ın bir takımada devleti olmadığına işaret eden Çelik, "Meis başta olmak üzere Türkiye'ye yakın Yunan adalarının kıta sahanlığına sahip olmaları gibi uluslararası hukukta, uluslararası içtihatlarda herhangi bir atıf yok. Böyle bir şey söz konusu olamaz. Yani Meis adasının herhangi bir şekilde bir kıta sahanlığı olamaz. Bunu iddia etmek uluslararası hukuka da uluslararası içtihatlara da aykırıdır." dedi.

Çelik, bu adanın Türkiye'ye 2 kilometre Yunanistan'a ise 580 kilometre mesafede olduğuna dikkati çekerek, "Yunanistan bu adanın 40 bin kilometrelik bir kıta sahanlığı oluşturduğunu iddia ediyor. Baştan aşağı hukuk açısından kabul edilemeyecek bir yaklaşım. Ege'yi Yunan gölü yapma şeklindeki maksimalist anlayışın hukuku eğip bükerek oluşturulmaya çalışılmasıyla ilgili bir şey." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin, kıta sahanlığını 2013, 2014, 2019 yıllarında Birleşmiş Milletler'e (BM) bildirdiğini söyleyen Çelik, ayrıca 27 Kasım 2019'da Libya ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin mutabakat imzalandığını hatırlattı.

Çelik, sınırların belli olduğunu, bunların BM'ye bildirildiğini ve bu hudutlarda sondaj faaliyetlerinin gerçekleştirildiğini belirterek şunları kaydetti:

"Dolayısıyla Yunanistan'ı ilgilendiren hiçbir şey yok. Macron tutup da bizim kendi sahamızda, kendi Mavi Vatan'ımızda sondaj çalışması yapmamızı 'kırmızı çizgi' ilan ediyorsa, biz o 'kırmızı çizgiyi' Macron'a aynen iade ederiz. Böyle bir saygısızlık olmaz. Fransa gibi köklü bir devletin devlet başkanının nasıl konuşacağını bilmesi gerekir. Türkiye Cumhuriyeti gibi büyük, saygın bir devletle nasıl konuşacağını bilemeyen birisini herhangi bir şekilde ciddiye almamız mümkün değil. İkide bir Türkiye'nin Mavi Vatan'ında yaptığı çalışmalarla ilgili 'kırmızı çizgi' ilan eden birisinin ilan ettiği 'kırmızı çizgiyi' kendisine iade etmesini Türkiye Cumhuriyeti devleti bilir."

Yunanistan'ın Meis adasına silahlı güç gönderdiğine yönelik haberlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"1947 Paris Antlaşması'na göre bu ada silahsızlandırılmıştır. Buraya silahlı güç gönderilmesi kesinlikle meşru değildir. Bu adalarda, oradaki güvenliği sağlamak için birtakım unsurlar bulunabiliyor, silahlı güç kapsamına girmeyecek şekilde. Önce dediler ki, 'Biz tehdit altında bir devletiz, buraya silahlı güç göndermemiz normal'. Arkasından da 'Böyle bir şey yok, kesinlikle nöbet değişimi.' dediler. Biz Yunanistan'ı bu tip provokasyonlardan kaçınması konusunda uyarıyoruz. Yunanistan Başbakanı'nın, dünyada gezip de yalvarmadığı ülke kalmadı 'Gelin Doğu Akdeniz'de bize yardım edin.' diye. Onların hiçbirinden size fayda gelmez. Biz komşuyuz ve Türkiye Cumhuriyeti büyük ve köklü bir devlettir. Güvenilir bir muhatap arıyorsanız Türkiye'den daha güvenilir bir muhatap yoktur. Hukuk ve diplomasi temelinde sorunları çözmek istiyorsanız dünyanın en güvenilir muhatabı Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bunun dışında, Fransızların oraya Rafale uçaklarını getirerek ya da Güney Kıbrıs'la tatbikat yaparak elde edeceğiniz hiçbir şey yok. Bütün bu diplomasinin sonucu Yunan hükümetinin ağır yenilgisiyle sonuçlanacaktır."

- "Yunanistan doğru düşünsün, doğru davransın, provokatif hareketlere yeltenmesin"

Çelik, Yunan hükümetinin, bu ağır yenilgiyi gördüğü için halkını da yanlış bilgilendirdiğini söyleyerek şunları kaydetti:

"Yunanistan Başbakanı, bütün dünyayı gezip de kendisinin arkasında asla durmayacak kimselerle bu şekilde bir iş birliği arayışına gitmek yerine, bundan çok daha kolay, hukuka ve hakkaniyete saygılı şekilde Türkiye ile konuşmuş olsaydı en güvenilir muhatapla konuşmuş olacaktı. Asla güvenemeyeceği muhataplarla yol almaya çalışıyor. Yunanistan şunu bilsin, onların hiçbirinin kendi çıkarlarının ötesinde size vereceği bir destek yok. Çıkarlarının bittiği sınırda Yunanistan diye bir şey görmezler. Sizin başınızda ekonomik kriz varken, Türkiye size yardımcı olmaya çalışırken bugün güvendikleriniz sizi aşağılamakla meşguldü. Hatta biz o zaman 'Bir egemen devletin başbakanına karşı bu saygısız dil kullanılamaz.' diyerek Yunanistan'a yapılan muamelenin doğru olmadığını söylüyorduk. Dolayısıyla Yunanistan doğru düşünsün, doğru davransın, provokatif hareketlere herhangi bir şekilde yeltenmesin. Türk Deniz Kuvvetleri ile de herhangi bir şekilde, yanlış yapacağı bir işin içine girmesin. Mavi Vatan konusunda şaka kaldırmayacağımızı veyahut Mavi Vatan konusunda sonradan özür dilenecek bir eylemin özrünü kabul etmeyeceğimizi şimdiden ifade ediyoruz."

- Yeni Zelanda'da camilere saldıran teröristin cezalandırılması

Christchurch kentindeki iki camiye düzenlediği silahlı saldırıda 51 kişiyi öldüren, 49 kişiyi de yaralayan terörist Brenton Tarrant'ın, Yeni Zelanda kanunlarına göre en ağır cezayı aldığını hatırlatan Çelik, "Yeni Zelanda, hiçbir mazeret üretilmesine fırsat vermeksizin dünyaya güçlü bir mesaj verdi. Bu mesaj hem ahlakidir hem siyasidir. 'İslam düşmanlığı, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur ve bu suçun cezası da aynı şekilde olmalıdır.' diyerek Yeni Zelanda hukukundaki en büyük cezayı verdiler." dedi.

Çelik, İsrail'de bir yayın organının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik çirkin bir haber yaptığını belirterek, "Yayın organı şunu söylüyor, 'Irak, Suriye, Libya ile uğraşma, Türkiye'nin iç meseleleriyle uğraş. Yoksa başına, başkalarının başına gelen şeyler gelebilir'. Onların Cumhurbaşkanımızın yürüttüğü dış politikadan rahatsızlığının sebebini biz çok iyi anlıyoruz. Türkiye bu dış politikayı Cumhurbaşkanımızın dirayetli yönetimiyle, kararlılıkla sürdürmeye devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.

- "Vatandaşımızın memnuniyetini artıracak kararları alacağız"

Ömer Çelik, araçlardaki ÖTV düzenlemesine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Giresun ziyaretine ilişkin soruyu cevapladı. Kovid-19 salgını nedeniyle dünyanın ve Türkiye'nin bazı sıkıntılar yaşadığına işaret eden Çelik, bu süreçte sağlanan destek paketlerinin yanı sıra birtakım tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.

Düzenlemelerin rasyonel göstergelerin sonucunda yapıldığının altını çizen Çelik, Türkiye'nin bu dönemi diğer ülkelere göre pozitif ayrışarak geçirdiğini kaydetti.

Ekonomi yönetiminin bütünsel bir bakışla yapıldığını ifade eden Çelik, "Önümüzdeki aylarda daha vatandaşımızın memnuniyetini artıracak kararları alacağız." dedi.

Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Giresun mitingi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhurbaşkanımız biliyorsunuz bu pandemi süreci başladığından beri, hiçbir şekilde vatandaşlarımızla bu şekilde bir toplantıda bir araya gelmedi. Ama Giresun'a gittiğinde büyük bir felaketin içerisindeki vatandaşlarımız zaten Cumhurbaşkanımızın oraya gelmesini istiyorlardı ve geldiğinde de orada Cumhurbaşkanımızla vatandaşlarımızın buluşmasını herhangi bir şekilde engellemek söz konusu olmazdı. Cumhurbaşkanımız orada, Giresunlu vatandaşlarımızla yaşadığı anıları, oradaki gözlemlerini MYK toplantımızda bizlerle ayrıntılı bir şekilde paylaştı. Oradaki vatandaşlarımızın söylediklerini, özlemlerini paylaştı. Dolayısıyla o olağanüstü şartlarda oluşan bir fiili durumla ilgili."

Maske, mesafe ve temizlik konusunda hassasiyet gösterilmesinin önemini vurgulayan Çelik, normalleşme kazanımlarının kaybedilmemesi için tedbirlere uyulması gerektiğinin altını çizdi.

(Sürecek)

Haber Ara