Dolar

32,3539

Euro

35,0380

Altın

2.328,09

Bist

9.079,97

AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısının ardından değerlendirmelerde bulundu: (3)

'(Doğu Akdeniz) Rumlar ve Yunanlar siz Türkiye ile anlaşmadan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile anlaşmadan bu bölgede fiili bir durum oluşturacağınızı sanıyorsanız yüzde yüz yanılıyorsunuz'- 'İstikrar ve güven isteyen için en önemli ortağız ama hak ve menfaatlerimizi gasbetmek isteyenlere de verecek bir damla Mavi Vatan suyumuz yok'- 'Bütün dünyada tedarik zincirleri dağıtılırken, üretim ve

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-08-18 20:45:49

AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısının ardından değerlendirmelerde bulundu: (3)
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Doğu Akdeniz'deki gelişmelere ilişkin, "Rumlar ve Yunanlar siz Türkiye ile anlaşmadan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile anlaşmadan bu bölgede fiili bir durum oluşturacağınızı sanıyorsanız yüzde yüz yanılıyorsunuz." dedi.

Çelik, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı sonrası, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Ekonomi ile ilgili tartışmalara ilişkin Çelik, "Bu kriz dilencileri, Türkiye'ye bir ekonomik alan açmak için sürekli olarak Türkiye'ye birtakım siyasi dayatmalarda bulunan çevrelerin söylediklerinin tercümesinden ibaret sözlerle ekonomik konuları değerlendirenler, işte bunlar dünyaya baksınlar. Bütün dünyada tedarik zincirleri dağıtılırken, üretim ve tüketim ağları paramparça olurken Türkiye bu pandemi sürecini büyük bir başarıyla yürüttü ve küresel salgınla mücadele konusunda olağanüstü bir performans sergiledi. Bundan sonrasında da esnafımızın, çiftçimizin ve işçimizin yanında olmaya, üreticimizin yanında olmaya devam ederek bu kararlı siyasetimizi sürdürmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

Çelik, Doğuz Akdeniz'deki meselelerin gündemlerinde geniş bir yer tuttuğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Son gelinen aşamada Güney Kıbrıs Rum yönetimi ile Fransa arasındaki anlaşmanın korsan bir anlaşma olduğunu ifade etmek isterim. Bu anlaşma bizim gözümüzde tamamen korsan bir anlaşmadır. Bunlar 4 Nisan 2017'de bir anlaşma imzalamışlardı, savunma alanında iş birliği diye, bunu şimdi 1 Ağustos 2020 tarihinde yürürlüğe soktular. Bunu 15 Ağustos'ta duyurdular. Tabii Güney Kıbrıs Rum yönetimi herhangi bir şekilde adanın diğer yarısını teşkil eden Kıbrıs Türklerini temsil etme yeteneğine sahip bir yapı değil.

Dolayısıyla bu anlaşma baştan itibaren korsan bir anlaşmadır. Güney Kıbrıs Rum yönetiminin böyle bir anlaşma imzalamak hakkı yoktur. Bu anlaşma 1960 anlaşmalarına da adada kurulan dengeye de aykırıdır. Fransa Doğu Akdeniz'de tamamen provokatif bir rol üstlenmektedir. Rumlar ve Yunanlar siz Türkiye ile anlaşmadan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile anlaşmadan bu bölgede fiili bir durum oluşturacağınızı sanıyorsanız yüzde yüz yanılıyorsunuz."

- "Verecek bir damla Mavi Vatan suyumuz yoktur"

Fransa'daki bazı medya organlarının Mali'deki ve Moritanya'daki darbe girişimlerine ilişkin sevinç çığlıkları attıklarına dikkati çeken Çelik, "Onlar çıkarlarına bakarlar, eğer bu bölgede barış olacaksa, istikrar olacaksa bunu biz yapacağız. Yunanlar ve Rumlar, sizin kodlarınıza yazılmış Türkiye düşmanlığından da Kıbrıs Türkü düşmanlığından da vazgeçin. Eğer bu bölgede istikrar, refah istiyorsanız masada görebileceğiniz en güvenilir ortak, sözünde duracak irade Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir. Dolayısıyla istikrar ve güven isteyen için en önemli ortağız ama fiili durum yaratarak hak ve menfaatlerimizi gasbetmek isteyenlere de verecek bir damla Mavi Vatan suyumuz yoktur." ifadelerini kullandı.

Çelik, Fransa'nın provokatörlük yaptığına işaret ederek, "Nasıl bir netice doğurduğunu Terhune'deki toplu mezarlarda gördük, Doğu Akdeniz'de yapmaya çalıştığını Libya'da da yaptı, Fransa'nın desteklediği bütün milisler orada toplu mezarlara imza attılar. Burada Güney Kıbrıs Rum yönetimi ile birtakım tatbikatlar düzenleyerek alacağı hiçbir sonuç yok. Bunlar sadece reklamdan ibaret, bir reklam arasından ibaret. Burada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üyesi olarak daha sorumlu bir hareket içerisinde olması gerekir. Bunun için bizim bir şey söylememize gerek yok, sadece Macron'un siyaseti ile ilgili Libya ve Doğu Akdeniz siyaseti ile ilgili Fransız basınında, Fransız kamuoyunda çıkan analiz ve yorumlara bakın, bunun ne olduğu net bir şekilde ortaya çıkacak." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bu oyun bir Yunan tragedyasına dönüşebilir"

"Yunanistan burada tamamen yanlış bir oyun peşinde koşuyor ve boyunu aşan işler yapıyor." ifadesini kullanan Çelik, "Yunanistan'ı da uyarıyoruz, oynadığınız bu oyun bir Yunan tragedyasına dönüşebilir. Bunun da sorumlusu biz olmayız. Herkes hukuka uygun davranmalı, sorumluluğuna uygun davranmalıdır. Diplomasi adı altında orada oynadığınız Yunan tiyatrosuna izin vermeyiz. Kara Vatan, Hava Vatan ve Mavi Vatan'da size verilecek herhangi bir şeyimiz yok. Hukuk diyorsanız o zaman Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığımızın 2004, 2013 ve 2019'da Birleşmiş Milletlere bildirilerek ilan edildiğini size hatırlatmak isteriz. Ayrıca 27 Kasım 2019'da Libya ile uluslararası hukuk temelinde yaptığımız antlaşma da Birleşmiş Milletlere bildirilmiştir." şeklinde konuştu.

- "Bir vizyonsuzlukla karşı karşıyayız"

Çelik, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de yürüttüğü faaliyetlerin Mavi Vatan sınırları içerisinde olduğuna ve Yunanistan'ı ilgilendiren herhangi bir konunun bulunmadığına vurgu yaparak, "Biz Birleşmiş Milletlere bildirdiğimiz ve ilan ettiğimiz hudutlar içerisinde, vatan hudutları içerisinde bu faaliyetleri yürütüyoruz. Oruç Reis, Yavuz ve Barbaros Hayrettin Paşa'nın faaliyet alanları Mavi Vatan'ın içindedir. Deniz Kuvvetlerimiz onları bu misyonda korumaktadır. Burada Yunanistan'ın Türkiye'yi Antalya Körfezi'nden çıkaramayacak şekilde bir siyaset gütmesi hiçbir şekilde kabul görmeyecektir. Yani bunun, bu siyasetin bir sonu yoktur, bu siyasetin varacağı bir yer yoktur. Bizi kendi sahillerimize hapsetmek isteyen bir izansızlıkla, bir vizyonsuzlukla karşı karşıyayız." değerlendirmesini yaptı.

Yunanistan'ın Türkiye ile müzakere etmek istediği sırada Mısır ile "korsan" bir anlaşma imzaladığını aktaran Çelik, sözlerine şöyle devam etti:

"Şunu unutmayın ki Fransa'nın Doğu Akdeniz'de körüklemeye çalıştığı husumet en çok sizin aleyhinize olur. Şöyle bir şey düşünebilir mi? Türkiye'ye 2 kilometre ama Yunanistan'a, ana karasına 580 kilometre uzaklıktaki Meis Adası'nı ana kara gibi esas alıyor ve ona 40 bin kilometrelik bir kıta sahanlığı atfediyor. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Oransallık ilkesine de hakkaniyet ilkesine de ve coğrafyanın üstünlüğü ilkesine de aykırı bu. Bize 2 kilometre, kendisine 580 kilometre alanı ana kara gibi değerlendirip Meis Adası'nı oradan ölçerek 40 bin kilometrelik bir alan oluşturmaya çalışıyor."

Çelik, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerindeki haklılığına ilişkin çeşitli yargı kararlarının bulunduğunu da hatırlattı.

(Sürecek)

VİDEO HABER

İsrail'in Gazze'de bir vahşeti daha görüntülendi!

Haber Ara