Davutoğlu, Cumhuriyet Meydanı'nda partisince gerçekleştirilen mitingde yaptığı konuşmaya, Kırıkkale'nin ilçelerini tek tek selamlayarak başladı.
Muharrem Ertaş'ın "Yiğit gölgesinde yiğit saklanır, kötülerin dalı, gölgesi olmaz" dizelerini okuyan Davutoğlu, "Yiğitler, Kırıkkaleli yiğitler, sizin gölgenize sığınmaya, sizinle, yiğitlerle buluşmaya geldik. Yiğitlerle, mert oğlu mertlerle buluşanın sırtı yere gelir mi? Yiğitler birlikte bir yiğit yoluna çıkmaya var mısınız? Dinek Dağı'nın çocukları yiğitliği bu namertlere öğretmeye var mısınız?" diye konuştu.
Ertaş'ın, "Kötülerin dalı, gölgesi olmaz" dizelerini hatırlatan Davutoğlu, vatandaşlara "Bu bizim karşımıza çıkanların dalı, gölgesi var mı? Kırıkkale'de taş üstüne taş koymuşlar mı Türkiye'de taş üstüne taş koymuşlar mı?" diye sordu.
Seçim kampanyası kapsamında düzenledikleri miting sayısının Kırıkkale'nin plakası olan 71'e ulaştığına ve Kırıkkale mitinginin de 72. mitingleri olduğuna işaret eden Davutoğlu, "İşte burası yiğit meydanı, er meydanı, kem olan da belli, yiğit olan da. Soruyorum, 71 vilayete başka giden parti genel başkanı oldu mu? Bazıları İç Anadolu'da, buralarda dolaşıp milliyetçilik dersi verdi, bazıları sahilde dolaşıp ulusalcılık dersi verdi, bazıları da terörle, bölücülerle işbirliği yapıp sağda solda özgürlük nutukları attı" dedi.
Başbakan Davutoğlu, 2002 Türkiyesi'yle bugünün farkını Kırıkkaleliler'in gayet iyi bildiğini söyleyerek, Kırıkkale denilince akla silah sanayisinin geldiğini hatırlattı. AK Parti'nin 2002 yılında iktidara geldiğinde Türk savunma sanayisinin neredeyse bitmek üzere olduğunu belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zaten hiçbir kendi silahımızı yapamadığımız gibi var olan tesisleri de kapatıyorlardı, Roketsan'ı kapatıyorlardı. O dönemlerle ilgili olarak, şimdi işte mert oğlu mertler bunu anlar, Türkiye bir kurşunu, mühimmatı bile dışarıdan almak zorunda bırakılıyordu. Tankını başka ülkelerden hibe alıyordu Türkiye, İsrail'e tamire gönderiyordu. Kendi gemimizi, uçağımızı yapmak hayalin ötesindeydi. Aziz Kırıkkaleliler şimdi gurur duymalısınız kendi silah, savaş uçağını yapabilecek bir Türkiye var. O Türkiye'den kendi tankını yapan Türkiye'ye kim getirdi? Altay tankını, kendi insansız hava aracımız ANKA'yı, kendi füzemizi, kendi savaş gemilerimizi kim yaptı? Şimdi kendi milli bölgesel uçağımız için düğmeye bastık, kim yaptı?"
"Burada bir müjdeyi daha paylaşacağım" ifadesini kullanan Davutoğlu, "Geçen hafta milli sanayi itibarıyla milli bölgesel uçağımızın müjdesini paylaşmıştık. Bu hafta da elhamdülillah bütün hazırlıklar tamamlandı, imzalar atılıyor, kendi milli otomobilimizi yapıyoruz inşallah. 2015 Ağustos'unda ilk prototip üretim, 2016'da inşallah ilk filo üretimi" diye konuştu.
Davutoğlu, en geç 2020 yılında otomobilin seri üretimine geçileceğine işaret ederek, milli otomobilin hayırlı olmasını temenni etti.
- "Silah organize sanayi bölgesi kuruyoruz"
Savunma sanayisini geliştireceklerini dile getiren Başbakan Davutoğlu, "Milli savunma sanayini geliştirirken Kırıkkale'nin özel bir konumu olacak her zaman olduğu gibi. Kırıkkale'nin doğuşunda mühimmat fabrikasının, demiryolunun önemli ağırlığı oldu. Şimdi Kırıkkale yükselirken yine ikisi üzerinde yükselecek, inşallah Kırıkkale'de silah organize sanayi bölgesi kuruyoruz, Türkiye'de ilk. Böylece Kırıkkale'de çok daha fazla aş, iş olacak" dedi.
AK Parti iktidarı öncesinde Kırıkkale'de bir organize bölgesi olduğunu ve 158 kişinin çalıştığını, şu anda 2 organize sanayi bölgesinde bin 850 kişinin çalıştığını anlatan Davutoğlu, Kırıkkale'nin yeni yapılacak silah organize sanayi bölgesiyle savunma sanayinin omurga şehri olacağını vurguladı.
- "Pensilvanya'ya sığınanlardan fayda gelir mi?"
Katılımcıların, "Başbakan Ahmet Davutoğlu" tezahüratları üzerine Davutoğlu, "Siz 7 Haziran'ı şimdiden ilan ediyorsunuz. 7 Haziran'da inşallah yine 3'te 3 yapmaya var mıyız?" diye sordu.
Davutoğlu, vatandaşların "1 yetmez, 2 yetmez, 3 yetmez AK Parti'ye güç yetmez" şeklindeki sloganlarını tekrarlayarak, şunları söyledi:
"Halbuki birileri, dışarıdan kumandalılar 3 partiyi bir araya getirmeye çalışıyor. CHP, HDP, MHP, siz bunu da kastediyorsunuz değil mi? 1 yetmez, 2 yetmez, 3 yetmez AK Parti'ye güç yetmez, 3'ü birden gelse bize güçleri yeter mi? Ama onlar üçle de yetinmiyorlar bir üç daha eklemişler. Hangi üç bu, bir paralel yapı, hani Pensilvanya'dakiler. Yiğit gölgesine sığınmak yerine Pensilvanya'ya sığınanlardan fayda gelir mi? Sonra bugün çok çarpıcı, bu sabah gazetelere bakın, oynanan tuzağı görürsünüz. Bir de bir başka paralel de Kandil'de var. Atatürk'ün kurduğu gazete gibi yansıtan kendini, bu MİT tırlarını ifşa eden, casusluk faaliyetlerine yataklık eden gazete var ya bugün Kandil'le röportaj yapmış, bizi tehdit ediyor. Biz tehdide pabuç bırakır mıyız? Aynı şekilde bu paralelcilerin gazetecileri de HDP'yi manşet yapmış. Oyunu görüyor musunuz? Paralelciler HDP'yle, ulusalcılar Kandil'le, HDP'liler DHKP-C'yle iş tutuyor. Üç tane de illegal yapı Kandil, paralel ve DHKP-C. Bu üçü de gelse bize güç yeter mi? 6'sı birden gelseler bize yetişebilirler mi? Bunlar kem, bunlar kötü, bunların dalı, gölgesi olmaz."
(Sürecek)
