Dolar

32,6224

Euro

34,7207

Altın

2.520,22

Bist

9.524,59

AK Parti Diyarbakır mitingi

AK Parti Diyarbakır mitingi

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-05-31 20:08:46

AK Parti Diyarbakır mitingi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "28 Şubat'ın ikna odacılarıyla bunların ne farkı var? Birisi Kürt, birisi Türk. Bir farkı var mı bunların? Birisi vaktinde CHP, Diyarbakır'ın Kürt kimliğini, kendi kültürel kimliğini, dilini reddetmişti. Bu gelen Kürt baasçıları da Diyarbakır'ın İslam kimliğini reddetmek istiyorlar. İzin verir misiniz?" dedi.

Başbakan Davutoğlu, partisinin Diyarbakır mitinginde yaptığı konuşmada, "Allah birliğimizi daim etsin, dirliğimizi bozmak isteyenlere fırsat vermesin" diye konuştu. Meydandaki kalabalığın, "Serok Ahmet" sloganları üzerine Davutoğlu, "Dilinize kurban. Güzel Türkçeye de güzel Kürtçeye de kurban" ifadelerini kullandı.

"Ahmet Hoca" sloganları üzerine ise Davutoğlu, "Bunlara bir tarih dersi verecek miyiz? Bunlara Kudüs dersi verecek miyiz? Bunlara Selahaddin Eyyubi dersi verecek miyiz? Söz mü? Bütün mahalleleri dolaşıp bir tevhid dersi verecek miyiz?" diye sordu.

- "Ezan-ı Muhammedi kıyamete kadar aslıyla okunacak"

Muhalefet partileri ile karşılaştırmada bulunan Davutoğlu, "Bir, onlar parçalar, biz birleştiririz, iki, onlar kültürümüze yabancıdır, biz kültürümüzü savunuruz" dedi.

CHP ve HDP için "Biri Türk, biri Kürt ırkçısı" nitelemesinde bulunan Davutoğlu şöyle konuştu:

"Kılıçdaroğlu 'Diyaneti kaldıralım' diyor, Demirtaş da 'doğru kaldıralım' diyor. Bu Ezan-ı Muhammedi var ya CHP döneminde Türkçe okutuldu, aslından koptu hasret kaldı. Bu Demirtaş da diyor ki 'Allah Kürtçe bilmiyor mu?' Bre gafil, Allah alimdir herşeyi bilir. Ama Ezan-ı Muhammedi bu semalarda kıyamete kadar aslıyla okunacaktır."

Mardin'de Kasımiye Medresesi'nde katıldığı Kürtçe Mevlit programını hatırlatan Davutoğlu, "Ne güzeldi o Kürtçe Mevlid-i Şerif. Diyanet İşleri Başkanlığımız ve Kültür Bakanlığımız basıyor. Ahmed-i Hani'nin o güzel Kürtçesi, Hz. Mevlana'yla Yunus Emre'yle aynı dili söyler. Kürtçe, Arapça, Türkçe, Farsça... Bu dil gönül dili, gönlü olan anlar bunu. Ne güzeldi her dilde Allah'a yakarmak... Her dilde biz Allah'a yakarır, adalet deriz, hikmet deriz, irfan deriz" diye konuştu.

- "Diyarbakır'ın İslam kimliğini reddetmek istiyorlar"

HDP milletvekilinin "Başörtüsü kadını aşağılayan bir ritüeldir" dediğini belirten Davutoğlu, meydandaki kalabalığa şöyle seslendi:

"Diyarbakırlılar böyle bir adama oy verir mi? 28 Şubat'ın ikna odacılarıyla bunların ne farkı var? Birisi Kürt, birisi Türk. Bir farkı var mı bunların? Birisi vaktinde CHP, Diyarbakır'ın Kürt kimliğini, kendi kültürel kimliğini, dilini reddetmişti. Bu gelen Kürt baasçıları da Diyarbakır'ın İslam kimliğini reddetmek istiyorlar. İzin verir misiniz?"

HDP'nin neden Batı'daki adaylarını buraya gelip göstermediğini soran Davutoğlu, "Her adayımızı Diyarbekir sınavına sokarım ben. Diyarbekir ne demek hepsi anlatır. Ama HDP'nin İstanbul, Eskişehir, İzmir adayları gelip ahlak abidesi, iman abidesi Diyarbekir'in huzuruna çıkabilir mi? Gelsinler batıda söylediklerini burada da konuşsunlar. Diyarbekir'in ahlakına, irfanına aykırı sözleri burada söyleyebilirler mi?" diye sordu.

"Burada gelip başörtülü bacımın yüzüne bakarak "başörtüsü kadını aşağılayan bir ritüeldir" diyebilir mi?" diye soran Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O zaman böyle iki yüzlülere siz oy verir misiniz? Tevhitten nasipsizlere siz oy verir misiniz? Edepten, aileden nasipsizlere siz oy verir misiniz? Ama bunların aile ahlakını ortadan kaldıran adayları var. Bunlara oy verir misiniz?"

İki muhalefet partisinin baskıda ve tek tipçilikte aynı zihniyete sahip olduklarını dile getiren Davutoğlu, "Bugün CHP ile HDP anlaşıyor. Ama tek parti döneminde Diyarbakır'ın kimliğini kim reddetti, CHP. 12 Eylül'de Diyarbekir'de bu zulmü yapan 12 Eylül zihniyeti, bu yaptığı zulümle abad oldu mu? Mümkün mü?" diye konuştu.

"Bunları HDP mi yaptı, AK Parti mi?" diye soran Davutoğlu, kalabalığa şu soruları yöneltti:

"Olağanüstü hali kim kaldırdı? Yol yasaklarını kim kaldırdı? Devlet Güvenlik Mahkemelerini kim kaldırdı? EMASYA'yı kim kaldırdı? Köylere dönüşü kim getirdi? Kürtçe üzerindeki yasakları kim kaldırdı? Anneler gittiğinde hapishanede çocukları ile Kürtçe konuşamazdı bu yasağı kim kaldırdı? 12 yıl önce ben buraya gelsem 'Serok Ahmet' deseniz hakkınızda dava açılırdı. Bütün bu yasakları kim kaldırdı? TRT Şeş'i kim kurdu? TRT Kürdi'yi kim yayına soktu?"

Bütün bu özgürlükleri herhangi bir baskı sebebiyle yapmadıklarını ifade eden Davutoğlu, "Güzel Kürtçemizi güzel Türkçemiz gibi sevdiğimiz için yaptık. Feqiye Teyran'ı, Yunus Emre gibi sevdiğimiz için yaptık. Ahmed-i Hani'yi Hz Mevlana gibi sevdiğimiz için yaptık. Bizim kültürel anlayışımız, özgürlük anlayışımız bu" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005 yılında Diyarbakır'da yaptığı konuşmayla Çözüm Süreci'ni başlattığını ifade eden Davutoğlu, "O günden bugüne her türlü demokratikleşme adımlarını attık. Her şeyi yaptık. Şimdi tam da seçimlere giderken, artık bütün bu meseleler aşılmışken hala Kadıköy'de, Şişli'de barış sözünü kullanıyorlar, Diyarbekir'de, Siirt'te, Ağrı'da, Erzurum'da, Kars'ta, Mardin'de, Şırnak'ta baskı kullanıyorlar. Şimdi sormak gerekmez mi, dün bu adımlar atılmışken silaha niye ihtiyaç hissediliyor, niye anneler ağlıyor, niye annelerin çocukları dağlara kaçırılıyor?" diye sordu.

HDP ve arkasındaki örgütün "İyi Kürt bana tabi olan Kürt'tür, bana tabi olmazsa Kürt de olsa Türk de olsa hepsiyle savaşırım, tehdit ederim, hepsini baskı altına alırım" demek istediğini dile getiren Davutoğlu, "Ama bilmez, bilmezler, Diyarbekir'e baskıyla şiddetle boyun eğdirilir mi?" dedi.

(Sürecek)

Haber Ara