Davutoğlu, AK Parti'nin 5. Olağan Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmada, 7 Haziran seçimleri sonrası koalisyon hükümeti kurma sürecine değindi.
Görüştükleri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin daha oturur oturmaz herhangi bir kanaat beyanına imkan vermeyecek şekilde "hayır" dediğini ifade eden Davutoğlu, "Bir hükümete 'hayır' dedi, koalisyon hükümetine, seçim hükümetine 'hayır' dedi, 'yeni bir erken seçime birlikte gidelim' dediğimizde 'hayır' dedi. Biz şerler karşısında hayırlar için yola çıktık. Onlar ise milletin menfaati ve çıkarı karşısında 'hayır' diyerek yola çıktılar" diye konuştu.
- "Milletimizin bütün bu olaylara şahitlik ettiğini unutuyorlar"
Hükümet kurma yollarının tıkanması sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimlerin yenilenmesi kararı aldığını anımsatan Davutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Cumhurbaşkanımıza saldıranlara, bizleri oyalama taktiği yapmakla suçlayanlara buradan soruyorum, her getirdiğimiz teklife 'hayır' diyen siz değil misiniz? Her görüşmede, görüşmelerin önünü tıkayan siz değil misiniz? 'Türkiye'de hükümet boşluğu olmasın' diye çaba sarf eden, terörle mücadele ederken bir tarafta da hükümet kurma çalışmaları yürüten bizlere karşı, en ağır hakaretleri, en ağır ithamları yapan sizler değil misiniz? Daha ilk günden Türkiye'de AK Parti ile herhangi bir şekilde birlikte olmayacağını ifade edenler, sizler değil misiniz? Bütün bu üç ay içinde Sayın Cumhurbaşkanımıza haksız şekilde saldıranlar, bizleri Türkiye'de erken seçime götürmek için oyalama taktiği güttüğümüzü iddia edenler, milletimizin bütün bu olaylara şahitlik ettiğini unutuyorlar."
Davutoğlu, gece gündüz çalışarak, haince saldıran terör örgütleri ile mücadele ettiklerini dile getirerek, "Bu hain terör örgütlerinin yurtdışındaki odaklarına, Kuzey Irak'ta bölücü terör örgütüne, Suriye'de DEAŞ'a karşı en etkin mücadele yöntemi ile mücadele ettik" dedi.
Ülkede herhangi bir ekonomik kriz çıkmaması için, ekonomi politikalarını kararlı bir şekilde sürdürdüklerini ifade eden Davutoğlu, "Yani hayırları fethetmeye çalıştık. Etrafımızda şer odakları toplandı, hep beraber karşımıza geldiler, 'yüzde 60'lık blok' dediler, 'hayır' dediler, 'olmaz' dediler. Biz ise işte şerlere karşı vakitten hayr ola, hayırlar feth ola, şerler def ola, dedik. Şerleri defetmeye var mısınız? Hayırları fethetmeye var mısınız?" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçici hükümeti kurma görevini verdikten sonra, anayasal bir zorunluluk olan ve bütün partilerin katılması gereken hükümeti kurmak için çalıştıklarını anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Anayasal bir zorunluluk olması hasebiyle muhalefet partilerine de o partilere mensup milletvekillerine de bakanlık teklifinde bulunduk. Hepsi reddettiler. Milliyetçi Hareket Partisinden Sayın Tuğrul Türkeş istisna olmak üzere... Bu bir anayasal zorunluluk hükümetiydi. Anayasal sorumluluktan kaçtılar. Türkiye'yi huzur içinde 1 Kasım seçimlerine götürmeyi gerektiren şartları, birlikte oluşturmaktan kaçtılar."
- "Türkiye'de her zaman meşruiyet hakim olacak"
Davutoğlu, hükümet kurma sürecinde her sorumluluktan kaçanların, kendilerinden hesap sormaya kalktığını belirterek, "Üç aydır her ağır sorumluluğun, taşın altına elini koyup milletten aldığı güçle bu taşı kaldıran AK Parti kadrolarına ithamda bulunuyorlar. 'Ülke hükümetsiz kalmasın, ülke herhangi bir kaosa girmesin' diyen Cumhurbaşkanımıza saldırıyorlar" dedi.
"Onlar ne yaparlarsa yapsınlar, bilsinler ki Türkiye'de her zaman meşruiyet hakim olacak" diyen Davutoğlu, "Bilsinler ki, Türkiye'de her zaman demokratik hukuk devletinin kuralları işleyecek. Bilsinler ki Türkiye'de her zaman sadece ve sadece milletin dediği olacak" ifadesini kullandı.
- "Yüzde 60'lık blok sadece kötülükte, şerde buluşuyor"
"AK Parti'nin aldığı bir kararla 1 Kasım seçimlerine gitmediklerini" belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"En başından beri söyledik, biz hiçbir seçimden kaçmayız, her seçime milletle birlikte gideriz ama 'Türkiye yeni bir seçime gitmesin' diye çaba sarf ettik. Tabanımızdan gelen taleplere rağmen elimizden gelen bütün çabayı gösterdik. Ama düşünün Sayın Ecevit'le başörtüsü yasağını da teminat altına alan bir protokolle koalisyon kuran Sayın Bahçeli, döndü bize her aşamada 'hayır' dedi. Milliyetçi Hareket Partili kardeşlerime sesleniyorum: Sizler görüyorsunuz, kimlerin ne yaptığını görüyorsunuz. Kimlerin terörle mücadele ettiğini, kimlerin de tezkere müzakereleri yaparken HDP ile birlikte aynı yönde davrandığını görüyorsunuz. 'Yüzde 60'lık blok' diyorlardı ya. Yüzde 60'lık blok sadece kötülükte, şerde buluşuyor. İç Güvenlik Yasası'nda birlikte hareket ettiler. Tezkere müzakereleri esnasında HDP sembolleri, MHP sembolleri ile karıştı. Cumhuriyet Halk Partisi onlarla birlikte iş birliği yaptı. Ama milletin iradesini ve milletin dediğini engelleyemediler."
- "Sizinle birlikte ortak bir kadere el ele yürümeye geliyoruz"
Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerine kalıcı bir iktidar, sürüdürülebilir bir kalkınma, herkes için hak, adalet, özgürlük adına yürüdüklerini bildirdi.
Haziran seçiminin üç mesaj verdiğini belirten Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Bir, ülkeyi yönetin, sakın olaki ülke yönetiminde boşluğa izin vermeyin. İzin vermedik, her türlü çabayla ülke yönetiminde hiçbir boşluğa izin vermedik. Bizi ekran başında izleyen vatandaşlarımız da emin olsunlar, hangi şartta ve ne olursa olsun mutlak surette Türkiye'nin kaderi AK Parti kadrolarının elinde olarak bir yönetim boşluğuna izin vermeyiz. İkinci mesaj, yönetim boşluğu oluşmaması adına koalisyon çabaları yürütmekti. Onu da yaptık.
Üçüncü önemli mesaj bizlereydi, AK Parti kadrolarınaydı. Milletimiz 7 Haziran'da şunu söyledi, 'Ben size güveniyorum, ben sizin 14 yıl içinde ülkeyi en iyi şekilde idare ettiğinize inanıyorum ama şimdi tazelenme vaktidir, şimdi yeni bir hızla ayağa kalkma vaktidir. İşte 5. Olağan Büyük Kongremiz bu hızın, bu enerjinin, bu gayretin mekanıdır. Şunu söyledi millet bize, 2001'deki kurucu değerlerinizi muhafaza edin, o değerleri muhkem kılın. Sayın Cumhurbaşkanımızın 14 Ağustos 2001'de yaptığı konuşmada, daha sonraki bütün parti belgelerinde yer alan kurucu değerlerimiz bugün de aynı ölçüde diri, aynı ölçüde tazedir. Ne der bu belgeler, ne der bu kurucu değerler? Bir millet karşısında mütevazi olacaksınız, kibirli olmayacaksınız, millete tepeden bakmayacaksınız, milletle birlikte yürüyecek, hiçbir şekilde milletten ayrı bir söz, milletten ayrı bir niyet beyan etmeyeceksiniz. İşte bugün bir kez daha milletimize söz veriyoruz. Biz sizin hizmetkarınızız, biz sizin aranızdan çıktık. Size hükmetmeye değil, sizinle birlikte ortak bir kadere el ele yürümeye geliyoruz."
- "Bu kongremiz bir yenilenme kongresidir"
Başbakan Davutoğlu, AK Parti'nin kurucu değerlerine değinirken, şöyle devam etti:
"Bu kurucu değerler ne diyordu? 'Ortak akıl' diyordu. Yani 'herhangi bir şekilde tek bir aklın değil, bütün AK Parti kadrolarının ortak aklı' diyordu. Bu kurucu değerler ne diyordu? 'Yoksulluğa karşı, yasaklara karşı, yolsuzluğa karşı '3 Y' ile mücadele edin' diyordu. Buradan söylüyoruz, yasaklara karşı mücadeleye devam edeceğiz. Türkiye'de hiç kimse inancı, örfü, hayat tarzı dolayısıyla dışlanmayacak. Herkes insan onuru içinde, insanca hayat yaşayacak.
Kurucu değerlerimizden hareketle yoksulluğa savaş açtık, yolsuzluğa savaş açtık. Tertemiz, şeffaf bir yönetim anlayışıyla Türkiye'yi geleceğe taşıyacağız. Bu çerçevede bu kongremiz bir yenilenme kongresidir. Değerli delege arkadaşlarım sizler, AK Parti'nin vicdanını temsil ediyorsunuz. Sizler, AK Parti'nin ilk günden bugüne taşıdığı yüce değerleri taşıyorsunuz. Sizler, bütün AK Parti kadroları adına bugün burada, yeni bir tazelenmenin ilk işaretlerini veriyorsunuz. Malazgirt'ten bugüne, bugünden geleceğe doğru yürüyen bu kutlu kitlelerin temsilcilerisiniz."
Konuşması sırasında salondan yapılan tezahürat ve alkışlar üzerine Davutoğlu, AK Parti Kurucular Kurulu, bütün öncüler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hep bir arada olduklarını vurguladı.
(Sürecek)
