Dolar

32,5702

Euro

34,9795

Altın

2.423,87

Bist

9.722,09

Ağırlaşan yaşam şartlarıyla boğuşan Libyalıların en büyük sorunu elektrik kesintileri

Libyalı memur emeklisi vatandaş Ahmed Mahmud:- 'Evimizin avlusu çiçek ve gül bahçesi olması gerekirken, jeneratör bahçesi oldu'- Ebu Selim Belediye Başkanı Abdurrahman El-Hamidi:- 'ABD petrol üretiminin yeniden başlayacağını açıklamıştı. Bu adımın, dışarıdan gelen talimatla değil, Libya'nın evlatlarından gelmesini beklerdik'- Başkenti ziyaret eden Türk atık teknolojileri firması yetkililerind

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-09-25 13:22:14

Ağırlaşan yaşam şartlarıyla boğuşan Libyalıların en büyük sorunu elektrik kesintileri
MÜCAHİT AYDEMİR - Libya'da hayat pahalılığı, ödenmeyen maaşlar, çöp ve yakıt kuyrukları gibi ağırlaşan koşullar yaşamın her alanında kendini gösterirken, sorunların en başında ise elektrik kesintileri geliyor.

Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde meşru Libya hükümetine bağlı ordunun, ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter milislerine haziranda Trablus'tan Sirte'ye kadar püskürtmeyi başarması ve 21 Ağustos'ta ilan edilen ateşkes kararıyla birlikte, ülke şu an sıcak çatışma ortamından uzak durumda.

Ancak Trablus'taki sivil yerleşimlere birkaç aydır roket ve havan topları düşmese de, Libyalılar için durum eskisinden çok da iyi değil.

Hafter'in ülke petrolüne sekiz ay boyunca uyguladığı blokaj nedeniyle Libya'da günlük yaşam neredeyse hiç olmadığı kadar zor geçerken, ülke genelinde halk en temel kamu hizmetlerine bile ulaşmakta büyük güçlük çekiyor.

Libya sokakları, geçtiğimiz haftalarda hem başkent Trablus'ta hem de Hafter kontrolündeki doğu şehirlerinde, ağırlaşan yaşam şartlarına karşı başlatılan protestolara sahne oldu.

Hafter kontrolündeki doğu şehirlerinde ise ekonomik durum daha kötüyken, protestoların şiddeti de daha fazla oldu.

- Ağırlaşan şartlar, yaşamın her alanında kendisini gösteriyor

Ülke ekonomisinin can damarını oluşturan petrol gelirlerindeki bu uzun süreli kesinti, Libya dinarının dolar karşısında büyük değer kaybetmesine neden oldu.

Memur maaşlarında aylardır düzenli ödeme yapılmazken, ülkedeki banka şubeleri de faaliyetlerinin çoğunu durdurdu.

Hafter'in başkenti ele geçirmek için yürüttüğü saldırı kampanyasında Trablus'un güneyindeki sivil yerleşimlerin neredeyse tamamen kullanılamaz hale gelmesi ve mayın döşenmesi nedeniyle de yüzbinlerce insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

BM açıkladığı rakamlara göre, Libya içinde en az 400 bin kişi yerinden edilmiş durumda. Yerel makamlarsa, yerinden edilmiş ancak BM'nin kayda almadığı Libyalılarla bu sayının çok daha fazla olduğunu vurguluyor.

Yaşanan iç göçle başkentin 1,5 milyon olan nüfusun yaklaşık 2,5 milyona ulaştığı tahmin ediliyor.

İç göç, başkentte nüfus artışıyla hayat pahalılığının da giderek artmasına neden olurken, şehir içi trafik yoğunluğunda da etkisini gösterdi.

- "Avlumuz çiçek bahçesi olması gerekirken jeneratör bahçesi oldu"

Başkent Trablus dahil Libya genelinde günlük yaşamı olumsuz etkileyen sorunların en başında ise elektrik kesintileri geliyor.

Günlük 20 saate varan elektrik kesintileri Libyalıları karanlığa mahkum ederken, Trablus caddeleri, iş yerlerinin önündeki kaldırımlara konan jeneratörlerin gürültüsüyle yankılanıyor.

Trablus'un Tacura bölgesindeki aile apartmanında, evli olan 5 çocuğu ve torunlarıyla birlikte yaşayan Ahmed Mahmud (66), bu koşulların getirdiği zorlukları AA muhabirine anlattı.

Memur emeklisi Mahmud, kendisinin ve çocuklarının yaşadığı dairelerin elektriğini, imkanı yeten diğer Libyalı vatandaşlar gibi jeneratörlerden sağladığını kaydetti.

Ancak jeneratörlerin de sabit elektriğin yerine sürdürülebilir bir alternatif olmadığını anlatan Mahmud, şöyle konuştu:

"Elektrik kesintisine karşı tek seçeneğimiz jeneratörler. Dizelin litresi 2,5 dinar oldu. Normalde yakıt istasyonlarında fiyatı 15 kuruş ama iki buçuk dinara satılıyor. Yani dizel bir jeneratör alsan, kullanmak için günlük 100 dinar harcaman gerekiyor. Benzin zor alınıyor ama fiyatı makul. Trablus'ta kuyruğa girip alabiliyorsun. Ama küçük jeneratörlerin sorunları var. Yağ akıtıyorlar ve arıza çıkarıyorlar. Artık tamircilerle arkadaş olduk. Hepsi bizi tanıyor. Bizde toplam beş jeneratör var, her gün biri bozuluyor. Yani elektrik sorununu jeneratörlerle çözmeye çalışıyoruz ama bu çözüm değil. Evimizin avlusu normalde çiçek ve gül bahçesi olması gerekirken jeneratör bahçesi oldu. Sıkıntı çekiyoruz işte."

Trablus'ta su şebekelerinin hanelere su dağıtamaması nedeniyle, çoğu ev su ihtiyacını kuyulardan sağlıyor. Ancak Mahmud, uzun elektrik kesintilerine bağlı olarak kuyulardan su çekmenin de sıkıntılı bir durum olduğunu söylüyor:

"Kuyu suyunun depoya pompalanması için elektrikli motorun çalışması gerekiyor. Bu yüzden, elektrik dönene kadar su bazen saatlerce kesik oluyor. Yani kesintilerin çıkardığı tek sorun aydınlatma değil. Aydınlatma olmayınca öğrenciler de bu okul döneminde derslerine iyi çalışamıyor."

Kesintilerin 15-20 saati bulduğunu kaydeden Mahmud, "Bugün bize 3 saat geldi az önce tekrar kesildi. Genelde 6-7 saat sonra tekrar geliyor, 2-3 saat sürüyor sonra 7-8 saat kesik oluyor. Toplasak günde 17-18 saat bazen daha uzun süre elektrik kesintisi oluyor." dedi.

Mahmud, ayrıca petrol sahaları ve tesislerinin kapatılmasının dövizde artışa neden olduğunu, bunun da hayat pahalılığı da arttığını kaydetti:

"Her şey pahalandı. Vatandaş hem artan fiyatlar hem maaş ödemelerini alamamakla karşı karşıya. Petrolün kapatılması nedeniyle maaşlar da ödenmiyor. Çünkü ülkenin tek gelir kaynağı petrol."

- Hafter'in petrol blokajını kaldırma kararı

Ekonomisinin tamamına yakını petrole dayalı olan Libya'da, hidrokarbon kaynaklarının yaklaşık yüzde 80'i Hafter milislerinin kontrolündeki doğu bölgelerinde bulunuyor.

Hafter, Libya hükümetine karşı petrolü koz olarak kullanarak, hükümete giden gelirleri kesmek için kontrol ettiği bölgelerdeki petrol sahaları ve tesislerini ocak ayı ortasında kapatmıştı.

Ülkenin tek yetkili enerji otoritesi Libya Ulusal Petrol Kurumu verilerine göre, Hafter'in petrol üretim ve ihracatını illegal yollarla engellemesi nedeniyle, ülke ekonomisinin 242 günlük maddi kaybı 9,8 milyar doları aştı.

Ancak petrol zengini ülkede yaşam şartlarının dayanılmaz koşullara ulaşmasıyla halkın sokaklara dökülmesi, darbeci generali geri adım atmak zorunda bıraktı.

ABD'nin diplomatik baskılarının da gelmesiyle Hafter, geçen hafta yaptığı açıklamada, petrol blokajını kaldırdığını, üretim ve ihracatın yeniden başlayacağını duyurdu.

- Ekonominin tamamen petrole dayalı olması önemli bir dezavantaj

Trablus'un merkez semtlerinden biri olan Ebu Selim Belediyesinin Başkanı Abdurrahman El-Hamidi, vatandaşların yaşadığı sorunlarını şöyle değerlendirdi:

"Vatandaşın yaşadığı bu sıkıntılara kötü demek yetmez. Bunu tanımlayabilmem oldukça zor benim için. Bazı bölgelerde üç güne varan elektrik kesintileri yaşanıyor. Bazen elektrik 10-15 dakikalığına geliyor ve tekrar kesiliyor. Bazen de gece vakitlerinde yarım saat veya bir saatliğine geliyor. Dünyada, Libya gibi bunca zenginliğe ve imkana sahip olup bu durumu yaşayan başka hiçbir ülke olamaz."

Yerel yönetici, petrolün kapatılmasına tepkisini dile getirirken, ülke ekonomisinin tamamen petrole dayalı olmasının da dezavantaj oluşturduğuna dikkati çekti.

Petrol tesislerinin kapatılmasının devletin bütçesini doğrudan etkilediğini kaydeden Hamidi, şunları aktardı:

"Bütçenin yüzde 97'sinden fazlasını petrol gelirleri oluşturuyor. Vergi ve diğer gelirler ise oldukça zayıf. Ekonominin bu ölçüde petrole dayalı olması, kalkınma projelerinin finansmanında da ciddi sorunlara neden oldu. Bu nedenle son dönemde Başkanlık Konseyi ve Libya Merkez Bankasının gücü sorunları çözmekte yetersiz kaldı. Uygulanan petrol blokajının bu açıdan büyük zararı oldu."

"Savaş ve Libyalıların petrolüne blokaj uygulanmakla bir netice alınacağını düşünmediğini" kaydeden Hamidi, "ABD'nin Libya Büyükelçiliği petrol üretiminin yeniden başlayacağını açıklamıştı. Bu adımın, dışarıdan gelen talimatla değil Libya'nın evlatlarından gelmesini beklerdik." diye konuştu.

Güvenlik ve teknik altyapı sorunları nedeniyle başkentin yaşadığı bir diğer sorun da düzenli toplanamayan çöpler.

Birkaç ay öncesine kadar, savaş yorgunu Trablus'un sokaklarında çöp dağları görülüyordu. Son dönemde güvenlik sorununun belli ölçüde bertaraf edilmesiyle çöp sorununda kısmen bir iyileşme görülse de, altyapı yetersizliği nedeniyle düzenli bir atık yönetimi henüz sağlanamadı.

- Türk firma çöp sorununu çözmek için devrede

Libya ve Türkiye arasında son dönemde artan karşılıklı üst düzeyli ziyaretlerde, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi öne çıkarken, Türk şirketlerinin Libya'da yarım kalan projelerine dönmesi de en önemli konu başlıklarından biri.

Yakın zamanda ülkeyi ziyaret eden bir Türk firmasından yetkililer, bölgenin atık sorununu yerinde incelediklerini ve sunabilecekleri sürdürülebilir çözümler için Libyalı yetkililerle temaslarını sürdürdüklerini kaydetti.

Uluslararası alanda faaliyet gösteren ve belediyecilik hizmetlerinde kullanılan atık teknolojisinde uzman firma, yerli üretim araçlarıyla Libya'da hizmet sunmayı planlıyor.

Firmanın yurtdışı satış müdürü Arif Ergun, başkentte çöp toplama ve süpürme faaliyetlerinde aksaklıklar olduğuna işaret ederek, toplanan çöpün, güvenlik sorunlarından dolayı yaklaşık 40 kilometre dışarıdaki nihai döküm alanına aktarılmasında problemler yaşandığını kaydetti.

Ergun, şöyle devam etti:

"Şehir dışındaki döküm alanına sadece gün ışığında araçların çıkılmasına izin veriliyor. Şehir merkezinde gece operasyon yürütülemiyor. Yani çöp araçları gece çalışamıyor. Bunun en büyük sebebi 10-15 kilometre uzakta yaşayan çalışanların şehir merkezine gece gelememesi. Güvenlik problemleri aşılır, ekipmanlar noktasındaki eksiklikler giderilir ve sistemli çalışma üzerine planlama yapılırsa bu problemler birkaç içinde çözülebilir."

Trablus'taki eski müşterileriyle görüşerek piyasa şartlarını analiz ettiklerini ve belediyelerle fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Ergun, "Bizden talep edilen ekipmanları sağlamak üzere fikirlerimizi belirttik. Aynı zamanda entegre atık yönetiminde istedikleri teknik bilgiyi de kendileriyle paylaşmak üzere bir çalıştay kurduk." dedi.

Ebu Selim Belediye Başkanı Hamidi de, çöp sorununun çözümünde Türkiye'nin belediyecilik tecrübesinden yararlanmak istediklerini aktardı.

Bu tecrübelerin Libya'daki belediyelere de aktarılacağını umduklarını kaydeden Hamidi, şunları söyledi:

"Türkiye'nin belediyecilikte uzun yıllara dayanan tecrübesi var. 1990'lı yıllarda çöp sorunundan muzdaripti. Atık yönetiminde, atıkların ilk ve nihai döküm alanlarına taşınması gibi konularda Türkiye öncü ülkelerden biri. Biz de daha önce İstanbul Belediyesini ziyaret etmiştik. Depolama alanlarını ve atık yönetiminde izlenen yöntemler konusunda belediyelerin çalışmalarını gözledik. Oldukça pratik ve örnek çalışmalar. Bu tecrübelerin Libya'daki belediyelere de aktarılacağını umuyoruz."

Belediye başbakanı ayrıca, Trablus'ta çatışma halinin bittiğini kaydederek, Türk şirketlerinin ülkeye dönerek yarım kalan projelerine devam etmeleri çağrısı yaptı:

"Libya halkının şu an en büyük talebi başta elektrik olmak üzere kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi. Bu konuda Türk şirketlerinden yetkililerle görüşmelerimiz oldu. Şu anda en öncelikli konu bu bizim için ve bu yönde çabalar devam ediyor. Belli bir tarih veremesek de en yakın zamanda bu şirketlerin fiilen dönüşünü göreceğimizi umuyoruz. Belediye olarak özellikle Türkiye'deki şirketlere mesajımız ülkemize dönmeleri ve proje faaliyetlerine devam etmeleri."

Darbeci Hafter güçleri, artık Libyalılar için hayatı dayanılmaz kılan petrol blokajını kaldırdığını açıklasa da, hala milislerin kontrolünde bulunan tesis ve limanlarda güvenli üretim ve ihracatın ne kadar süreceği şu an belirsizliğini koruyor.

Afrika'nın en büyük petrol servetine sahip ülkesinde yaşayan 7 milyona yakın Libyalı ise, günlük yaşamı dayanılmaz kılan bu sorunların bir an önce çözülmesini bekliyor.

Haber Ara