İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer belediye yöneticileri, elektrikli araçların tanıtımı için geldikleri Büyükada'da, Adalar Belediyesini ziyaret edip belediye başkanı Erdem Gül ile görüştü.
İmamoğlu ve beraberindeki heyet, daha sonra elektrikli araçların tanıtımı için adadaki garajda oluşturulan tören alanına geçti.
Ulaşımdan sorumlu İBB Genel Sekreteri Orhan Demir'in bilgilendirmesinin ardından konuşan İmamoğlu, Adalar'ın hak ettiği değeri bulması için çalıştıklarını söyledi.
Adalar'daki fayton ve atların durumuna ilişkin süreci katılımcı ve şeffaf şekilde yürüttüklerini anlatan İmamoğlu, İstanbul Valisi, ilçe kaymakamı ve belediye başkanıyla yaptıkları toplantılarla ortak bir karar aldıklarını dile getirdi.
Faytoncuların haklarını da ödediklerini aktaran İmamoğlu, "Bu, belediyemiz için neredeyse 100 milyon liranın üzerinde bir kaynak aktarımı olmuştur." dedi.
Bu süreçte atları devraldıklarını ve uygar şekilde baktıklarını belirten İmamoğlu, atların sahiplendirilmesiyle ilgili Türkiye'deki üniversitelere ve haralara çağrıda bulundu.
Hizmete girecek elektrikli araçların çevre dostu olması için çalıştıklarını dile getiren İmamoğlu, şöyle devam etti:
"Şu an Türkiye'de bu tarz büyük coğrafyalarda insan taşımak için kullanılan en efektif araç tipine ve modeline erişildi. Ancak gördüğünüz araç modelleri ya da sayısı, Adalar'ın gelecek ulaşım planlaması değildir. Araçların gelecek ulaşım planlaması ile ilgili yapacağımız birkaç çalışma vardır. Bunlardan bir tanesi kesinlikle sıkı bir yarışma ile hem araç tipinin hem araç şeklinin hem araç felsefesinin oluşması konusunda bir kamuoyu çalışması yapılacaktır. Yine araçların, umuyoruz ki yerli bir imalat ile yapılması ile ilgili de çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Şu anda 60 aracın Adalar'a hizmet vermesi ile ilgili süreç tamamlanmıştır ama gelecek ile ilgili süreç devam etmektedir."
- Çalışanların yüzde 45'i kadın
İmamoğlu, sadece insan taşıyacak şekilde dizayn edilen araçların, tescil ve hukuki süreçlerinin sürdüğünü ifade etti. Normal şartlar altında araçların, geçen nisan ayında hizmete alınmasını planladıklarına dikkati çeken İmamoğlu, sürecin pandemi nedeniyle uzadığını vurguladı.
Araçları, "elektrikli, çevre dostu ve İETT'ye bağlı" sözleriyle tanımlayan İmamoğlu, şunları kaydetti:
"İETT'nin çalışanlarıyla yüzde 45 oranında, yanılmıyorsam, çalışanları kadın tercih yapıldı. Adalar halkından alımı gerçekleşti. Bir başka boyutu da söylemeden geçemeyeceğim. Faytoncularla ilgili bir meseleyi daha çözdüğümüzün çok insani düşündüğümüzün ispatıdır. Faytonculardan bize ulaşan isimlerin işe alınması noktasında da çalışmamız sürmektedir. Bir kısmı işe alınmıştır, bir kısmının da görüşmeleri devam etmektedir. Zaten bu bir süreçtir. Çünkü 270 civarında insanı işe alıyoruz. Bu taahhüdümüzü de yerine getiriyoruz. Yani bu kadar insani, bu kadar sorumluluk çemberini geniş tutan bir modelle Adalar'daki hem fayton sorununu bitirmiş hem de yeni ulaşım sorunu ile ilgili süreci tanımlarken, bugünün acil çözümünü yarının da kalıcı çözümü ile ilgili çalışmaların devam ettiği bir iletişim modeli ile süreci yönetmekteyiz."
- "Tescil dediğimiz şey, çok basit bir işlem"
İmamoğlu, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Araçların ne zaman hizmete başlayacağı yönündeki soruyu cevaplayan İmamoğlu, "Tescil dediğimiz şey, çok basit bir işlem. Dün, ben Sayın Valimizi de bilgilendirdim. Yani süreç devam ediyor. Kısa bir işlem, uzun bir işlem değil. Sanıyorum birkaç gün içerisinde işlemleri bitecek ve tümüyle hizmete başlayacak. İlk etapta, ücretsiz bir geçiş dönemi düşünüyoruz, halk alışsın ve halk burayı öğrensin istiyoruz. Onu sağlayacağız, ardından da İETT'nin tarifesiyle burada hizmet vermeye başlayacağız." ifadelerini kullandı.
Adalar halkı için indirimli ücret uygulaması olacağını bildiren İmamoğlu, protestolar için de "Biz, farklı görüşlere saygı duyuyoruz." dedi.
İmamoğlu, araçların estetik açıdan Adalar'ın ruhuna uygun olmadığı ve elektrikli de olsa motorlu bir aracın ana ulaşım aracı haline gelmesine yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:
"Bu bir motorlu araç falan değil. Yani gördüğünüz araç tipi ortada. Bir motorlu araç, buradaki yerleşim baskısı falan bunlar çok abartılı bakışlar. Adalar'ın imarı ortada, yapılaşma düzeni ortada. 'Adalar'ı korumak bizim ana felsefemiz.' dedik zaten. Dolayısıyla böyle bir aracın yerleşimi tetiklemesi diye bir düşünce ancak abartılı bir bakış açısı olur. Görsel olarak şu anda bizim en hızlı elde edebileceğimiz, en hızlı, en uygun, en estetik elde edebildiğimiz araç bu. Başka bir araç yok. Yani bize bu sürede dünyada, bakın sadece Türkiye'de değil dünyada, Türkiye'de zaten yok, dünyada bu aracı verebilecek başka bir firma yoktu."
İmamoğlu, daha sonra atların bakıldığı ahırları, Büyükada Rum Yetimhanesi'ni ve Taş Mektep'i ziyaret etti.
