Dolar

32,5331

Euro

34,7167

Altın

2.487,86

Bist

9.524,59

ABD'li senatörlerden Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden ithalatın yasaklanması için teklif

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-03-12 12:45:31

ABD'li senatörlerden Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden ithalatın yasaklanması için teklif
ABD'li senatörler, Uygur Türklerinin zorla çalıştırıldığını öne sürerek Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden yapılan ithalatın yasaklanmasını öngören yasa tasarısı hazırladı.

Çok sayıda demokrat ve cumhuriyetçi senatörün ortaklaşa verdiği yasa tasarısının gerekçesinde, Uygur Türklerinin yaşadığı bölgede bir milyondan fazla kişinin kamplarda zorla çalıştırıldığı belirtilerek, bu bölgeden gelecek ürünlere kısıtlama getirilmesi istendi.

ABD Kongresi Çin Komisyonu Eş Başkanı Demokrat Senatör Jim McGovern, komisyona Çin'deki "zorla çalıştırma" vakalarını içeren bir rapor sundu.

Raporda, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki çiftlik, kamp ve fabrikalarda çoğunluğu ihracata yönelik üretimler yapıldığı kaydedildi.

McGovern, bir milyondan fazla kişinin zorla tutulduğu ve işkence edildiği iddiaları yöneltilen kamplara işaret ederek, "Zorla çalıştırmanın gözetim kamplarında ve kampların dışında çok yaygın ve sistematik olduğunu biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio ise rapora atıfta bulunarak, Uygur bölgesinden gelen her şeyin zorla çalıştırma yoluyla üretildiğini varsaymak zorunda olduklarını söyledi.

Tasarının kanunlaşması durumunda Çin'den gelecek ürünlerin Uygur bölgesinde üretilmediğini gösteren ABD Gümrük ve Sınır Koruması sertifikasının bulunması gerekiyor.

Raporda, Çin'in pamuk ve tekstil ihtiyacınının büyük bir kısmını Uygur bölgesinde ürettiği vurgulanırken, bu tasarının Calvin Klein, Tommy Hilfiger, Nike ve Patagoni gibi şirketleri etkilemesi bekleniyor.

Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI) tarafından yayımlanan raporda da, 2017-2019 yıllarında, bir kısmı doğrudan toplama kamplarından alınan Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden 80 binden fazla Uygur Türkü'nün, aralarında Nike, Apple, BMW, Gap, Huawei ve Dell'in bulunduğu 83 tanınmış markanın tedarik zinciri olduğu ileri sürülen fabrikalara zorla gönderildiğini ortaya konmuştu.

- Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki tartışmalı kamplar

Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin yaşadığı Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde "eğitim merkezi" adı altında faaliyet gösteren kamplar ile Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.

Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı ancak uluslararası kamuoyunun "yeniden eğitim kampları" şeklinde tanımladığı yerlerde Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü'nün kendi rızası dışında tutulduğu tahmin ediliyor.

Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, bu kamplarda kaç kişinin olduğuna ve bu kamplardaki kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.

Çin'in, bölgede yaşayan Müslüman Uygurlara, Çince dil eğitimi ile mesleki ve kültürel kurslar verdiğini öne sürdüğü kampların durumu hakkında net verileri paylaşmaması, uluslararası kamuoyunda derin kaygılara yol açıyor.

BM İnsan Hakları Konseyine üye 22 ülke, Temmuz 2019'da, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Türkleri ve diğer azınlıklara yönelik muamelesini eleştiren ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısında bulunan mektubu imzalamıştı.

BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin şimdiye kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi.

Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini geri çeviriyor.

Haber Ara