Anadolu Ajansı'nın haberine göre; PKK/PYD'nin 15 Haziran 2015'te IŞİD'in kontrolündeki Tel Abyad ilçesini savaşmadan teslim almasının ardından Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine sığınan Tel Abyadlılar, ülkelerinde yaşanan gelişmeleri kaygıyla izliyor.
Suriye Türkmen ve Arap Aşiretleri Birliği Dernek Başkan Yardımcısı Ömer Dede, yaptığı açıklamada, PYD'nin ABD'nin de yardımıyla savaşmadan Tel Abyad bölgesini aldığını ve ardından bölgenin demografik yapısını değiştirmek için Arapları ve Türkmenleri göçe zorladığını savundu.
PYD'nin, Tel Abyad ilçesine astığı ABD bayrağının arkasına saklandığını ifade eden Dede, şöyle konuştu:
"PYD, Tel Abyad ilçesinin Mımbatıh bölgesinde Halit Hüseyin'e ait eve 'demokrasi' adına el koyarak, üstüne ABD bayrağı astı. Bunu da demokrasi adına yaptığını iddia ediyorlar. PYD, ABD bayrağının arkasına saklanıyor. PYD, ABD başta olmak üzere bazı ülkeler tarafından çok şımartıldı. PYD, ÖSO'nun gelip Tel Abyad topraklarına sahip olmak isteyeceği korkusuyla ABD bayrakları asmaya başladı. Benim PYD'ye tavsiyem; ABD bayrağının arkasına saklanmamalarıdır."
"Türkmen ve Arapları zorla askere alıyorlar"
Dede, PYD'nin bölgede yaşayan az sayıdaki Türkmen ve Arapları asker olmaya zorladıklarını, olmayanlardan ise para talep ettiğini dile getirdi.
PYD'nin amacının kendileri dışında oluşturacakları birliği ÖSO'ya karşı kullanmak olduğuna işaret eden Dede, şunları kaydetti:
"PYD bölgede yaşayan az sayıdaki Türkmen ve Araplardan 15 ile 30 yaş arasındakileri zorla askere almaya çalışıyor. Asker olmak istemeyenler ise 40 bin Suriye lirasını PYD'ye vermek zorunda kalıyor. Parası olmayanlar ise neyi varsa satıp PYD'ye veriyor veya imkanı varsa göç etmek zorunda kalıyor. PYD, bir kısım Suriyeliyi de para karşılığında kandırarak yanına aldı. Tel Abyad bölgesinin yüzde 85'i Arap, yüzde 5'i Türkmen ve kalan kısmı da farklı kimliklerden oluşuyordu. Ancak PYD, Irak ve Kandil'den birçok insanı buraya getirip nüfusunu arttırmaya çalışıyor. PYD'nin içinde Kandil'den gelen asker ve komutanlar da bulunuyor."
"Türkiye olmasaydı Cerablus'a dönemezdik"
Cerablus bölgesinden göç eden Suriyelilerin geri dönme umutlarının olmadığını aktaran Dede, Türkiye'nin sayesinde binlerce Suriyelinin tekrar evlerine dönmenin mutluluğunu yaşadığını belirtti.
Cerablus'u IŞİD'den temizleyerek Suriye halkına teslim eden Türkiye'ye minnettar olduklarını vurgulayan Dede, "Şimdi binlerce Suriyeli evlerine dönmeye başladı. Bu, bize çok önemli bir hediye oldu. Bu yıl iki bayramı bir arada yaşadık, biri Cerablus'un terör örgütünden temizlenmesi, ikincisi de Kurban Bayramı. Ancak bizim için Cerablus en büyük bayram hediyesi oldu. Türkiye bize iki bayramı birden yaşattı. Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere tüm yetkililere ve Türk halkına çok teşekkür ediyorum, Allah hepsinden razı olsun." şeklinde konuştu.
"Topraklarımızda istemiyoruz"
Suriyeli Yasin Umeyr ise Tel Abyad halkı olarak PYD'nin ABD bayrağı asmasını kesinlikle kabul etmeyeceklerini ifade etti.
PKK ve PYD'nin bir olup kendilerini kendilerini muhacir durumuna düşürdüğünü anlatan Umeyr, şunları söyledi:
"1,5 yıl önce PKK/PYD bölgemize gelip bizi yurdumuzdan etti. Arazilerimize el koydu, evlerimizi yıktı, insanlara işkenceler etti. Bunları vatanımızdan kovmak istiyoruz ve kesinlikle kabul etmiyoruz. ABD gelip onlarla birlikte kendi bayrağını Tel Abyad'a dikti. PYD ve ABD ortak hareket ediyor. İkisini de topraklarımızda istemiyoruz."
