Bachus, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ile ABD Ticaret Odası tarafından düzenlenen 38'inci Amerikan-Türk Konferansı'na video konferans yöntemiyle katıldı.
Türkiye'nin doğrudan yabancı yatırımlar için çekici bir destinasyon olduğunu belirten Bachus, tarihte olduğu gibi Türkiye'nin doğu ile batı arasında büyük bir bağ olmaya devam ettiğini söyledi.
Bachus, Türkiye ve ABD'nin büyük ve dinamik ekonomiler olduğuna işaret ederek, "Türkiye'den ithalatımızı ve Türkiye'ye ihracatımızı artırmaya kararlıyız." dedi.
- İkili ticarette "enerji ve havacılık" etkisi
ABD Başkanı Donald Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine dikkati çeken Bachus, bunun gerçekleşmesinin mümkün olduğunu ifade etti.
Bachus, Kovid-19'un ekonomik etkisine rağmen, 2020'nin ilk yarısında iki ülke arasındaki ticarette artış görüldüğünü belirterek, bu artışta enerji ve havacılık sektörlerinin etkili olduğunu aktardı.
Spencer Bachus, "Türk ve Amerikan şirketleri, hem ekonomilerimizi büyütmek hem de her iki ülkenin vatandaşlarının çıkarlarına hizmet etmek için fırsatlar arayarak birlikte çalışmaya devam edecektir." diye konuştu.
- Dijital ekonomi ile inşaat ve altyapı sektörleri ele alındı
Kovid-19 salgını nedeniyle bu yıl ilk kez sanal ortamda düzenlenen 38'inci Amerikan-Türk Konferansı kapsamında, "Dijital Ekonomi" ile "İnşaat ve Altyapı" panelleri de düzenlendi.
Turkish Cargo Genel Müdürü Turhan Özen, "Dijital Ekonomi" panelinde yaptığı konuşmada, teknoloji ve dijitalleşmenin kurumsal tedarik ve stratejik yol haritasına yönelik hizmetlerin temel dayanaklarından birini oluşturduğunu belirtti.
Tüm tedarik zincirlerinde en iyi uygulanabilecek teknolojileri ve dijital liderliği hedeflediklerine işaret eden Özen, merkezdeki depo yönetim sistemlerinin modernizasyonundan başlayarak tüm teknoloji tabanlarını geliştirdiklerini anlattı. Özen, "Karar destek sistemlerimizi dijitalleştirmeye başladık." dedi.
İnşaat sektörünün mercek altına alındığı "İnşaat ve Altyapı" panelinde ise Limak Şirketler Grubu ve Limak Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir, Türk müteahhitlik ve altyapı sektörünün yurt içi ve yurt dışında dikkate değer bir büyüme gösterdiğine dikkati çekti.
Türk müteahhitlik sektörünün dünyada Çin'den sonra 2'inci sırada geldiğini belirten Özdemir, Türk inşaat sektörünün "ufkunu ve sınırlarını" genişlettiğini, Türk müteahhitlik firmalarının Rusya, Irak, Libya, Suudi Arabistan gibi ülkelerin yanı sıra Afrika'da da faaliyet gösterdiğini aktardı.
Yapı Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Başar Arıoğlu ise şirketin Afrika'daki projelerinden bahsetti.
- Satterfield'dan "ekonomik ve ticari potansiyele" vurgu
Öte yandan, ABD'nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield da konferans kapsamında katıldığı oturumda iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin potansiyeline vurgu yaptı.
Satterfield, iki ülkenin de gelişmiş teknolojiler içeren son derece önemli yatırımlar yaptıklarını kaydederek, "ABD ile Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari iş birliğini artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Tekstil ve enerji başta olmak üzere birçok alanda çok sayıda Türk ve Amerikalı girişimcileri bir araya getiren sektör olduğuna dikkati çeken Satterfield, iki ülkenin ekonomi yöneticilerinin sıkı bir şekilde çalışmaya devam ettiğini belirtti.
S-400 ve F-35 konusuna da temas eden ABD'li Büyükelçi, siyasi sorunların çözümü konusunda hem kendilerinin hem de Türk yetkililerin çaba gösterdiğini ve diyalog zemininin güçlü şekilde korunduğunu ifade etti.
