Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

'YPG çatısında olmayan tüm Kürtler kardeştir'

Festakim Kema Umirte grubu askeri lideri Ömer Selahu, Halep'teki son durumu anlattı...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-05-30 22:54:33

'YPG çatısında olmayan tüm Kürtler kardeştir'

TIMETURK / Haber Merkezi

İstanbul – Suriye'de dört yılı aşan iç savaşın en yoğun yaşandığı bölgelerden biri olan Halep'te mücadele veren muhalif Festakim Kema Umirte grubu askeri lideri Ömer Selahu ile Halep'te son durumu konuştuk.

Festakim Kema Umirte kimdir?

“Biz sadece Haleplilerden oluşan bir grubuz. Şehir merkezi ve güney kırsalında yaklaşık yüz yirmi beş noktada rejimin saldırılarına karşı diğer muhalif gruplarla ortak mücadele veriyoruz. Halep'in Selahaddin, TV İstasyonları, Çelebi Kuyusu, Kastillo yolu ve Handerat kampı çevresinde etkin şekilde savaşıyoruz. Ayrıca Halep havalanı bölgesi, Mellah, Ramuse ve Azize bölgelerinin tüm güvenliğinden sorumlu olan mahalli bir grubuz. “

Şu anki durumunuz nedir?

“Festakim Kema Umirte grubu üç büyük tugaydan oluşuyor. Ugeydi komutasındaki Haleb Şehba Tugayı, benim yönettiğim – Ömer Selahu -  Halebi Medini Tugayı ve Ebu Kuteybe'nin komutasındaki Selam Tugayları ile mücadele veriyoruz. Halep içinde aktif 3000 savaşçımız bulunuyor.  400 şehidimiz var. Halen tedavi gören yüz savaşçımız da yaralı.

IŞİD ile savaşıyor musunuz?

“Hatırlayacaksınız Nisan ayının hemen başında IŞİD Meraa'da Şam Cephesi merkezine bir bombalı saldırı yaptı. Biz Şam Cephesi içindeyiz. Saldırıdan önce de IŞİD ile sorunlar yaşıyorduk.  Saldırıdan sonra Halep'in kuzeyindeki Meraa bölgesinde Cebel Azzan'da IŞİD ile savaştığımız iki büyük cephemiz var. IŞİD, bize durmadan saldırıyor. Elbette IŞİD ile savaşıyoruz.”

Halep'teki son durumu özetleyebilir misiniz?

“Halep'te son bir haftada gelişen olaylar önemli. Hem iyi hem kötü manada. Biz Şam Cephesi içinde yer alan bir grup olarak Halep Fetih Ordusu içinde de yer alıyoruz. Operasyon odası olarak hazırız. Şur'a Meclisimizi kurduk. On tanesi büyük olmak üzere toplam yirmi muhalif grup Fetih Ordusu'nda birleştik. Bu açıdan Halep'te moraller yüksek. Ancak bazı ciddi eksiklikler ve bazı gelişmeler bizi beklemek zorunda bırakıyor. “

Hazırız, dediniz. Bu hazırlık nasıl yapıldı? Daha çok bilgi vermeniz mümkün mü?

“İnşallah verelim. Operasyon odası olarak sadece askeri açıdan hazırlanmadık. Yirmi binin üzerinde muhalif savaşçı onlarca tank ve askeri stratejiler dışında da hazırlıklarımız var. Tıbbi birimlerimiz, insani yardım birimleri, yerel yönetim birimleri, güvenlik birimleri de bu odaya katıldı. Biz büyük bir savaş için hazırlık yapıyoruz. Rejimin karşı saldırılarında sivil kayıpların en aza indirilmesi için tam bir koordinasyon içinde hazırlanıyoruz. Misal rejimin hava saldırıları nedeniyle şehirde can kayıplarını en azda tutmak ve bir göç dalgası olursa sivilleri güvenli şekilde tahliye edebilmek için çalışıyoruz.”

Siviller üzerindeki çalışmaları açabilir misiniz?

“Şehirdeki sivillerin güvenliği için sığınaklar hazırlıyoruz. Elimizden ne kadarı gelirse. Göç edenler olursa diye Özgür Suriye ve Halep'e geri döndüklerinde malları güvende kalsın diye her şeyi kayda geçiyoruz. Halep'teki savaş süresince çatışmalar ve rejim bombardımanı esnasında sivillere sağlık hizmetlerini en hızlı şekilde ulaştırmak için çeşitli organizasyonlar kuruyoruz. Önemle belirtmem gerekiyor ki bu çalışmaların hepsinde yer alanlar tamamen Halep şehrinin insanlarıdır. Biz birbirimizi koruyoruz.”

Daha önce İdlib ve Cisr El Şugur'da muhaliflerin Hristiyanlara karşı şiddet uyguladığı söylendi. Bunlara dair hiçbir veri olmasa da rejim bunu söylüyor. Bu konuda bir çalışmanız var mı?

“Devrimin başından beri hep şunu söyledik : Biz Suriye olarak özgür olmak istiyoruz. Bunu söyleyenler olarak böyle bir şeyi nasıl yaparız? Müslüman olmamız ve İslam üzere yaşamamız ve savaşmamız bunu değiştirmez. Mesela bizim grubumuzun adı Festakim Kema Umirte (Hud Suresi'nde buyrulduğu üzere “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” anlamında). Böyle Suriye'nin hiçbir yerinde sözkonusu bile değil. Halep'te ise Hristiyanların ve özellikle Ermenilerin can ve mal garantisi için onlarla iletişime geçtik. Halen bir cevap alabilmiş değiliz. Onların ibadet yerlerinin güvenliği ve korumasını üstleneceğimizi belirttik. Bunu yapacağız da. Biz onlara hep el uzattık. Onlardan da zaman zaman buna olumlu cevaplar geldi. Bizim çalışmamız açıktır, ortadadır.”

Peki Halep'te Fetih operasyonu başladığında ne gibi değişiklikler olabilir?

“Esasen Fetih operasyonunu konuşmadan önce Halep'te birkaç gün önce rejim ile IŞİD'in işbirliğinin yeni bir kanıtı olan Şeyh Neccar bölgesini konuşmak gerek.”

Evet, rejim Şeyh Neccar sanayi bölgesini çatışmadan IŞİD'e bırakmıştı. Bu, Halep için bir şey değiştirir mi?

“Bizim için değişen elbette bazı şeyler olur. Ancak bu Halep'teki hareketimizi engellemeyecektir. IŞİD şu anda o bölgenin tepelerine hakim. Asıl sorun IŞİD'in tepelerden bölgenin içine doğru harekete geçmesi olacaktır. Ancak bu hayırlı bir durumdur.”

Nasıl hayırlı bir durum bu?

“Bundaki hayır rejim ile IŞİD'in işbirliğinin bir kez daha tescillenmiş olmasıdır. Şer gibi görünse de bunda böyle bir hayır olduğunu görmek gerekir. “

Geçtiğimiz gün rejimin Halep'ten İranlı ve Afgan Şii militanları çektiği yönünde bir haber çıktı. Orada mücadele verenler olarak bu haber hakkında ne diyebilirsiniz?

“Bu rejimin maksatlı haberidir. Ben İranlı militanları çekiyorum, barıştan yanayım, demek istiyor. Fakat gerçek bu değildir. Son bir haftadır, daha önce olduğu gibi, Halep'te rejim için savaşanlar İranlı ve Afganlardır. Diğer yandan rejim bu propaganda ile İranlılar çekildi IŞİD geldi, demek istiyor. Böylece Batı'yı yanına çekmek istiyor.”

Peki Şeyh Maksud'taki YPG Halep operasyonu açısından muhalifler için bir tehlike mi?

“YPG Halep'in bir kısmında, oradaki Kürt nüfus üzerinde, kontrol sağlamak istiyor. Bizler aynı şehrin çocuklarıyız lakin YPG'nin bugüne kadarki tavrı nedeniyle onlara güvenmeyiz. Fetih operasyonu açısından ise bir tehlike değiller. Bunu geçen ay Şeyh Maksud'tan çıkıp Kastillo yoluna ilerlemek istediklerinde ve geçen hafta yaşanan kadınları esir alma olaylarından da anlayabilirsiniz.”

Muhaliflerin Suriye'deki Kürt halkına bakışı nedir?

“Biz rejimle işbirliği yapmayan, sivillerin ve muhaliflerin kanına girmeyen herkesi kardeşimiz olarak görürüz. Bizim içimizde de Kürt kardeşlerimiz var. Bizimle omuz omuza çarpışıyorlar. Fakat YPG konusu bundan çok ayrıdır. YPG ne kadar Kürtlerin tek temsilcisi benim dese de bu böyle değildir. Bizim için YPG çatısında olmayan tüm Kürtler kardeştir.”

Hazırlıklar ve genel durumdan sonra şunu sormak istiyorum : Halep'te operasyonun başlaması için IŞİD gelişmesi dışında beklenen ne?

“Halep'te yaşanan şey sadece bir savaş değil. Şehir büyük ve hala savaşın adının bile anılmadığı birçok dünya şehrinden kalabalık. Hazırlıklarımızı bitirmeyi bekliyoruz elbette. Bu hazırlıkların askeri yönü de diğer yönleri kadar zor. Sivillerin sorunlarını çözecek organizasyonlar bitmeden askeri organizasyonun bir anlamı olmuyor. Biraz bunu bekliyoruz. Biraz da destek bekliyoruz.”

Nasıl bir destek bekliyorsunuz?

“Biz operasyona başladığımızda, mesela Az-Zahra'yı alsak, aldığımız yerleri ve oradaki sivilleri korumamız çok zor oluyor. Rejim karada kaybettiği savaşın hıncını uçaklar ve helikopterlerle alıyor. Muhalifler olarak rejimin hava gücüne karşı koyacak bir silahımız yok. Bu sorunu halletmek gerekiyor. Çünkü Halep rejim tarafından bombalanarak yıkıldı. Aldığımız yerler de hava bombardımanı ile yıkılınca karşımıza çıkacakların farkındayız. Bu sorunları aşmayı bekliyoruz.”

Türkiye'nin Halep'e karşı hassas yaklaşımını biliyorsunuzdur sanırım. Bu konuda belirtmek istediğiniz bir şey var mı?

“Devrimin başından bu yana Türkiye'den insani olarak büyük destek gördük. Kimimizin eşi, çocuğu; kimimizin amcası, dayısı orada. Buradaki halk da Türkiye'deki Müslümanların yardımları ile doymaya çalışıyor. Gelgelelim, burada – Halep'te doymak yetmiyor. Bombardımanın ne zaman ve nereye olacağını bilemiyorsunuz. Bombardımanları engelleyemiyorsunuz. Size şöyle söyleyeyim; Türkiye'den gelen yardımların pek çoğu bombardımanlarda ziyan oluyor. Rejim sadece insanları hedef almıyor. İnsanların yaşaması için gerekli olan şeyleri de hedef alıyor. Türkiye'den bu manada Allah razı olsun, ancak şu an Halep ve tüm Suriye için sorun rejimin hava bombardımanlarıdır. Biz Türkiye'den bu konuda bir adım bekliyoruz.”

Haber Ara