Dolar

32,5917

Euro

34,8467

Altın

2.496,92

Bist

9.623,11

'Uludere katliamında suçu İsrail'e yıktı'

Uludere'de savaş uçaklarının bombardımanı sonucu 34 vatandaşın hayatını kaybetmesiyle ilgili önemli bir iddia ortaya atıldı...

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-10-09 04:56:55

'Uludere katliamında suçu İsrail'e yıktı'

28 Aralık 2011 tarihinde Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyü yakınlarında Türk uçaklarının bombardımanı sonucu 34 kişinin kaybetmesiyle ilgili yeni bir iddida bulunuldu. Söz konusu iddiada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Savcı İsmail Uçar'ın Sabah Gazetesi'nde Ferhat Ünlü'nün İsrail'i işaret ettiği yazısını iddianameye koyduğu söyleniyor. 

Zaman Gazetesi'nin  iddia ettiği Mürsel Genç imzalı haber şu şekilde:

Yolsuzluk soruşturmasını da yürüten Savcı İsmail Uçar'ın iddianamesinde, Uludere katliamı da ilginç bir biçimde yer aldı. Sabah'tan Ferhat Ünlü'nün MİT'i aklayıp İsrail'i suçlayan yazısını bire bir iddianamesine koyan Uçar, Genelkurmay Başkanlığı'nın, MİT'in yanlış istihbarat verdiğine ilişkin yazışmalarını göz ardı etti.

17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddiası soruşturmasını da yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsmail Uçar'ın hazırladığı 25 Aralık iddianamesindeki yeni iddialar ortaya atıldı. Savcı Uçar, bu kez de savaş uçaklarının bombardımanı sonucu çoğu çocuk 34 kişinin feci şekilde hayatını kaybettiği Uludere katliamından İsrail'i sorumlu tutan Sabah gazetesindeki bir yazıyı iddianameye koymuş. Uludere katliamına MİT'in yanlış istihbaratının neden olduğu bilgisi basında geniş yer bulmasına rağmen Savcı Uçar, bu bilgilere ise iddianamede hiç yer vermedi. Aksine, medyada yayımlanan gerçek dışı haberlerden alıntılar yaptı. Uçar, ‘çok önceden ve yerinde tespitler yaptığı' övgüsüyle Sabah gazetesinde yayımlanan Ferhat Ünlü'nün içinde birçok komple teorisi bulunan yazısını iddianameye ekledi. Yazıda Uludere katliamıyla ilgili, “Uludere'de muhtemelen İsrail gizli servisi MOSSAD'ın da parmağının olduğu bir yanlış yönlendirme sonucu sınırdaki 34 köylü, PKK'lı sanılarak öldürüldü.” ifadeleri yer alıyor. Ancak, yazıdaki bu tezi MİT Müsteşarlığı ile Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı arasındaki yazışmalar çürütüyor. Geçtiğimiz günlerde, Uludere'deki katliama MİT'in yanlış istihbaratının neden olduğu bilgisi ortaya çıkmıştı. Cumhuriyet Gazetesi'nin yayımladığı MİT Müsteşarlığı ile Diyarbakır Başsavcılığı arasındaki yazışmalar, üzeri örtülmek istenen katliamla ilgili kritik bilgileri gün ışığına çıkardı. Yazışmalar ve belgeler, MİT'in, olaydan hemen önce Genelkurmay'a PKK'lı Bahoz kod adlı Fehman Hüseyin'in bir eylem arayışında olduğu ve bölgede, katliamın yaşandığı 28 Aralık 2011 tarihini de kapsayacak şekilde, 21 Aralık-30 Aralık tarihleri arasında eylem yapacağına ilişkin bilgi gönderdiğini ortaya koydu. MİT'in söz konusu raporunda istihbaratın doğruluk derecesi ‘doğruluğu kuvvetle muhtemel' olarak belirtilirken yapılacak eylemin ‘üs bölgelerine silahlı saldırı' şeklinde olacağı belirtildi. Ayrıca, Genelkurmay'ın 28 Mayıs 2012'de Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği yazı da MİT'in Uludere'deki rolünü ortaya koydu. Genelkurmay, MİT'in Uludere ile ilgili olmadığını savunduğu istihbarat notunun ‘olay günü karar vermede önemli rol oynadığını' belirtti.

Tarihî rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını yürüten operasyonu gerçekleştiren polisleri tutuklatan Savcı Uçar'ın düzenlediği iddianamede dünya devletleri de “darbe” suçlamasından nasibini alıyor. Amerika, Almanya, İngiltere, Hollanda, İsrail, İran ve Suriye başta olmak üzere dünya devletlerinin AK Parti hükümetine diz çöktürmeye çalıştığı iddia ediliyor. İddianamede, AK Parti iktidarının baskıcı uygulamaları ve başarısız politikaları sonucunda yaşanan hadiselerin ise dış güçlerin oyunları olduğu öne sürülüyor. İstanbul'un fethinden sonra Batı'nın Türkiye'ye  düşman olduğu tezini işliyor.

Haber Ara