DİĞER İÇERİKLER

© Copyright 2023 - Timeturk İnternet Haber

Bu sitede yer alan tüm içerikler Timeturk'e aittir. Kopyalanması kesinlikle yasaktır.

A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined variable: currency

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

A PHP Error was encountered

Severity: Warning

Message: Invalid argument supplied for foreach()

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

Türkiye savaşa mı çekilmek isteniyor

2012-06-25 12:22:53
Son dört gün içerisindeki gelişmelerle uçağın düşürülmesi okunursa aslında var olan bir krizin yansıması olarak da okumak mümkün. Eğer bu bir kaza değilse Suriye, uçağı düşürecek cesareti kimden aldı. Acaba Suriye içerisindeki gruplar Türkiye'yi Suriye'mi çekmek istiyor. Türkiye meseleyi uluslararası alana taşıyarak Suriye'deki vahşetin üstünün bu uçak kazası ile örtünmek istenmesine fırsat vermeyecek

Dışişleri Bakanı Ahmed Davutoğlu, TRT Haber'deki konuşmasında çok önemli şifreler verdi. Şifreler şunlar; Türkiye olarak Suriye halkının yanındayız, Suriye telsiz konuşmaları elimizde, Bunun hesabını mutlak suretle soracağız, görüştüğümüz ülkelere elinizde bilgi varsa paylaşın dedik. Suriye yaptıpı açıklamalarla dezonformasyon yapıyor, Uluslarrası alana taşıyoruz, NATO ve Güvenlik Konseyi'ni bilgilendireceğiz. Olay tamamıyla kşmliği açık bir uçağa uluslararası hava sahasında yapılmıştır" Peki Sayın Davutoğlu'nun açıklamalarının şifelerini çzömeden önce olay öncesi neler yaşanmıştı ona bir göz atalım:


Önce New York Times gazetesinin Amerikalı yetkililere ve Arap istihbarat yetkililerine dayandırdığı habere göre “Türkiye sınırından Suriye’deki isyancılara silah kaçırılıyor ve bunun finansmanı Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar tarafından yapılıyor.Gazete, Türkiye’deki CIA ajanlarının görevinin, gönderilen silahların hangi iisyancı gruplara teslim edileceğine karar vermek olduğunu, bu silahların El Kaide ve diğer terörist örgütlerin ellerine geçmesine engel olmayı amaçladıklarını belirtiyor.”

Bu haber normalde Türkiye’nin hayrına olan bir haber değildi. Bu haberle eş zamanlı olarak şöyle bir anket sonucu yayımlandı: “Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan kamuoyu yoklamasına göre Türkiye ve Arap ülkelerinde çoğunluk Esad’ın çekilmesi gerektiğine inanıyor, ancak askeri müdahale veya yaptırımların arttırılması konusunda uzlaşma yok.Araştırmaya katılan Türklerin yüzde 67’si Esad’ın çekilmesi gerektiğini düşünüyor. Benzer şekilde Türklerin yüzde 73’ü, Esad hakkında olumsuz görüşlere sahip. Ancak Suriye rejimine karşı yaptırımların arttırılması gerektiğini düşünen Türklerin oranı yüzde 39. Türkler arasında askeri müdahaleye destek verenlerin oranı daha da düşük. Arap ülkelerinin Suriye’ye askeri müdahalede bulunması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 29; Batı ülkelerinin askeri müdahalede bulunmasını destekleyenlerin oranı yüzde 24.”
Bu haberi Rusya’nın 100 bin vatandaşını tahliye edeceği haberleri yayımlandı.

Rusya'nın Vedemosti Ajansı üst düzey askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde, Suriye'ye yabancı bir askeri müdahale ve çatışmalarının şiddetlenmesi halinde Suriye'den Rus vatandaşlarının tahliyesi için hazırlıklara başladığı belirtildi.Verilen bilgiye göre ilk olarak Tartus'taki Tartus Rus donanması ve daha sonra diğer Rus birlikleri ülkeden tahliyeleri gerçekleştirecek.Tahliye işlemine Rusya Savunma Bakanlığı ve Olağanüstü Haller Bakanlığı rehberlik edecek. Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan verilen bilgiye göre şu ana kadar Suriye'de toplam olarak 100.000 Rusya vatandaşı ikamet ediyor.

Aynı saatlerde Rusya'nın İngilizce yayın yapan Russia Today televizyonuna özel açıklamada bulunan Sergey Lavrov, "Suriye çok uluslu ve çok dinli bir ülke. Suriye'nin etnik ve dini toplulukları diğer ülkelerdeki akraba topluluklarıyla yakın ilişkiler içinde. Suriye'deki olaylar Lübnan'ı etkilemiş durumda bile. Orada etnik topluluklar arası çatışmalar ve anlaşmazlıklar yaşanıyor ve tüm bunlar bölgeyi kapsayabilir. Kürtlerin sorunu olabilir, Kürtler Suriye, Türkiye, Irak ve diğer ülkelerde de yaşıyor. Hıristiyanların sorunu olabilir, Hıristiyanlar Mısır'da şiddete maruz kalmaya başladı bile. Bu çok tehlikeli. Onlar orada asırlar boyu yaşıyordu ve bu dengenin bozulması faciaya yol açar" uyarısı yaptı.

Suriye’nin Türk uçağını düşürmeden bir gün önce Suriye Savunma Bakanlığı dün saat 10:34’te Pilot Albay Hasan Muri el-Hamada’nın kullandığı MIG-21 tipi bir uçakla rutin eğitim uçuşu sırasında bağlantının kesildiğini ilan etmişti. Bağlantı kesildi denilen uçak Ürdün’e gitmişti. Suriye’nin resmi haber ajansı Sana “uçağın Suriye hava sahasından ayrıldığı ve Ürdün’de iniş yaptığının ortaya çıkması ardından sözü edilen uçak pilotunun vatan ve askeri onuruna ihanet eden bir firari sayıldığını belirten Savunma Bakanlığı; yürürlükte mevcut yasalar ve düzenlemeler çerçevesinde hakkında gereken ceza işlemlerinin yapılacağını ifade etti.”

Saldırıdan sonra İsrail istihbarat servisi Mossad’a yakınlığı ile bilinen internet sitesi Debka File, Türk jetini, Rusya’dan Suriye’ye giden Buk-M2 füzelerinin (NATO kod adı SA-11) vurduğunu öne sürdü. Debka FİLE haberinde “Türk Hava Kuvvetleri’ne ait F 4 tipi Super Phantom Latakia üzerinde, Rus yapımı orta menzilli Buk-M2 tarafından vuruldu. Moskova’dan yeni gelen uçaklar 14 kilometre uzaktan dahi ateş edebiliyor. Esad rejimi son haftalarda bu sofistike silahları sağladığından beri üzerinde eğitim çalışması yapıyor” dedi. Site ayrıca Rus üreticilerin Suriye’ye bu konuda eğitim desteği verdiğini öne sürdü.
Christian Science Monitor gazetesi, Amerika’nın Afganistan’dan çekildikten sonra buradaki güçlerinin bir kısmını Kuveyt’teki Amerikan üssüne göndereceğini belirterek, “İran bu mesajı aldı mı?” ifadesini kullandı.

Bütün bu gelişmelerden iki gün önce Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'ye saldırı helikopteri taşıyan Rus gemisinin İngiltere'nin baskısıyla geri dönmek zorunda bırakılmasına sert tepki göstererek, Moskova'nın, AB'nin Suriye'ye uyguladığı ambargoya uymayacağını söyledi.Geminin, hava savunma sistemleri ve onarımı yapılan 3 helikopteri taşıdığını kaydeden Lavrov, şunları bildirdi: “Batı medyasının Rus gemisiyle ilgili tepkisi belirli bir kampanyanın parçasıdır. Bunun çok da ahlaklı bir kampanya olmadığını söylemeliyim. Suriye'ye savaş gemisi göndermiyoruz. Biz kamuoyuna açık bir şekilde Suriye ile imzaladığımız silah satışı sözleşmesinin gereklerini yerine getirdiğimizi açıkladık. Bu silahlar tamamen savunma amaçlı ve çoğunlukla da hava savunma sistemleri. Bunlar halka karşı kullanılamaz. Sadece dış saldırılara karşı kullanılabilir.” demişti

Şimdi şu soruların cevapları öncelikle cevaplandırılması gerekiyor:
Türk uçağı Suriye hava sahasında mı yoksa uluslararası hava sahasında mı vuruldu? Davutoğlu Uluslararası havası diyor.

Uçağın vurulmasının ardından ikinci bir Türk uçağının bölgeden kaçtığı iddiaları doğru mu? Davutoğlu bu iddiaları kesin bir dille red etti

Uçakta teknik bir arıza mı vardı? Teknik bir arıza sonucu mu Suriye hava sahasına yöneldi? Davutoğlu, uçağın test ve eğitim amaçlı bölgede bulunduğunu ifade etti

Suriye güvenlik birimleri, uçağı vurmadan önce telsizle uyardı mı? Davutoğlu, böyle bir şeyin olmadığını ifade etti

Bu uçağın rotasını kimler belirledi. Emri kimler vermiştir. Rota rutin rota olarak Davutoğlu tarafından ifade edildi

Suriye’nin batı kıyısındaki Rus üssü var, Ruslar o bölgedeki gözleme ve keşfe karşı aşırı bir hassasiyet göstermiş olabilirler mi? Cevap yok

Suriye’nin bu uçağı düşürürken bilinçli olarak düşürüldüğü ihtimali askeri uzmanlarca belirtiliyor. Suriyeliler, pilota “Sınırı aştın sınırdan dışarı çık” dedi mi? Pilot buna ne cevap verdi. Suriyeliler neden avcı uçağı ile Türk uçağını inişe zorlamadı. Sayın Davutoğlu'nun açıklamalarından uçağın kasıtlı düşürüldüğü ifade ediliyor

Suriye tarafından yayınlanan haritada işaretli bölgeler ve üzerinde yazılı mesafeler gözden kaçmadı. Haritada biri 21 km, yani 13 mil, diğeri ise 10 km yani 6.2 millik iki çizgi bulunuyor ve Türk uçağı 6 millik çizginin içinde vurulmuş gösteriliyor. Bilindiği gibi Türkiye Suriye'nin karasuları olarak 6 mili kabul ediyor. Suriye ise 12 milde ısrar ediyor. Davutoğlu 13 milde vurulduğunu ve vurulduktan sonra uçağın Suriye karasularına düştüğünü ifade etti


Peki tahmini olarak neler yapılacak
Bu sorular cevaplandıktan sonra Türkiye’nin nihai tavrını ortaya koyması bekleniyor. Türkiye, büyük bir ihtimalle eğer kasıt olmadığına ikna olursa olayı üyesi olduğu BM ve NATO örgütlerinin incelemesini isteyecek. Bu arada NATO’nun kurulmasına ilişkin Antlaşmanın 5. maddesinin uygulanmasını beklemek, doğru olmaz. Bilindiği gibi bu maddede saldırıya uğrayan her NATO’lu müttefike yardım yapılması öngörüldü.

Eğer normal bir kaza ise ve işin içinde gerçekten kasıt yada gözdağı vermek değilse, Suriye’nin özür dilemesi ve maddi ve manevi zararı kapatması yolu ile sorun çözülebilir. Yok olay gerçekten kaza değilse bölgesel bir savaşın fitilini ateşleyebilir.
Eğer olay kaza değilse Suriye’nin hava savunma gücünün vurulması ihtimal dahilinde olabilir. Türkiye bunu NATO’nun yapmasını isteyebilir.

Bu olay kaza değilse, Suriye'nin tek başına alabileceği bir karar olmadığının da altını çizmek gerekiyor. İran’ın , İsrail’in, Rusya ve Çin’in tavrına ve açıklamalarına iyi bakmak gerekiyor. Birileri Türkiye’nin Suriye’ye girmesi için elinden geleni yapıyor ama hükümetin bu noktada çokta istekli olduğuna inanmıyorum. İsteseydi Hatay’da Suriye kurşunlarıyla mülteciler taranırken bunu yapabilirdi.

Türkiye, sağ duyuyu elden bırakarak maceraya atılacak kadar kör değildir. Davutoğlu da Enver Paşa değildir. Bu analizi yazdığım sırada Sayın Davutoğlu, Ingiltere,Rusya,Fransa, ABD,Iran ve S.Arab.Disisleri Bakanlari ve AB yetkilileri ile görüştü. Türkiye eğer bir müdahale de bulunma ihtimali belirse bile bunu tek başına yapmaz. Üyesi olduğu kurumların ve bölgede etkili ülkelerin görüşlerini alır ve onlarla birlikte hareket eder. Kaldı ki, Türkiye'nin Suriye ile bir savaş Suriye rejimine can simidi olur ve Suriye'deki devrimi daha da geciktirir

Sayın Davutoğlu'nun TRT Haber'deki konuşmasından anlıyoruz ki, Türkiye Suriye yönetiminin kendi telsiz sistemide yaptığı konuşmalara sahip. Bu konuşmalarda olayın Suriye tarafından nasıl gerçekleştirildiğinin kodları mevcut. Türkiye'nin elindeki radar görüntüleri Türkiye'nin elini güçlendiren en önemli argümanlardan birisi.

Sayın Davutoğlu'nun bölgesel ve küresel on beş ülke temsilcisine bilgi verilmesi, İran Dışişleri Bakanının yaptığı açıklamalara baktığımızda ortaya çıkan tablo şudur; Türkiye meseleyi uluslararası alana da taşıyacak ve adımlarını da atacak...Ama Türkiye Suriye'deki insani krizi bu olaya feda etmeyecek
Görüş Bildir Bizimle Paylaş