Haydarpaşa Garı nasıl taca çıktı?
Önemli olan 100 yaşını deviren garın trenlerle vedalaşması değil, bundan sonra nasıl İstanbul’a hizmet vereceği… Ağlayıp sızlamaya gerek yok…Eğer Haydarpaşa Garı bir kültür Merkezi, halka açık bir duraklama noktası olacaksa sorun bulumnuyor… Ama beş yıldızlı otel olacaksa, işte orada itiraz edelim.
Şöyle deniyor. ‘’ Haydarpaşa demiryolu durağı olmaktan çıkarsa yüksek rantı ile birilerine pazarlanır’’ Oysa yürüyecek bir proje var. Buna göre Haydarpaşa onarılacak ve halka açık seyir yeri, kültür merkezi ve müze olacak. Eğer önündeki geniş alan da düzenlenirse İstanbul çok büyük bir meydana kavuşacak. Bu meydanın sonunda ise zaten Ayrılıkçeşme İstasyonu olacak. Halk bir meydan turu ile yine Haydarpaşa İskelesi’nden kalkan Karaköy vapurlarına ulaşabilecek.
Editörlüğünü yaptığım ‘’Atilla Güner ile Akşam Postası’’ adlı radyo programına katılan Prof. Zerrin Bayraktar, hem hızlı tren uygulamasını, hem de Haydarpaşa’nın tren seferlerine kapatılmasını eleştirirken, ‘’Ne yapılırsa yapılsın, bu tarihi yapı tren garı olarak kalmalıdır. İstanbul’da Haydarpaşa ve Sirkeci Garları kentin dokusuna işlemiş ulaşım yapılarıdır ‘’ diyordu.
Mimar Sinan Genim ise yapıların zaman içinde değişik işlevler üstlenmesinin normal olduğunu ‘’yapılar üretici haline gelince birileri rahatsız oluyor’’ diye konuşuyordu.
Kimsenin Haydarpaşa Garı’nı yıkmaya niyeti yok. Haydarpaşa, Maazallah bir deprem olmazsa veya kaza kurşunu ile yakılmazsa(!) hep ayakta kalacak.
Ama birileri artık şu Haydarpaşa’ya durduk yerde meydan okuyan balonu kaldırırsa çok iyi olacak. Tarihi gara çirkin gözlerini dikerek bakan, arkasına da Moda’nın köşesindeki devasa oteli alan bu balonu, ne mimarlar ne de sivil toplum örgütleri görüyor.
Hayret doğrusu…
Haydarpaşa için çizilen proje bu balona benzemesin; yeter..
Bekleyip, göreceğiz.