Dolar

32,3697

Euro

34,9616

Altın

2.325,62

Bist

9.075,30

Yusuf Kaplan: Osmanlı durduruldu; şimdi Türkiye “vuruluyor”!

Yusuf Kaplan, geçmişten günümüze Küresel Sistem denkleminde Osmanlı Devleti ve Türkiye'yi masaya yatırdı...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-04-24 05:16:10

Yusuf Kaplan: Osmanlı durduruldu; şimdi Türkiye “vuruluyor”!

Yeni Şafak Gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, bugünkü "Osmanlı durduruldu; şimdi Türkiye “vuruluyor”!" başlıklı yazısında Küresel Güçlerin Osmanlı Devleti'ni frenlediğini, şimdilerde ise Türkiye'yi vurmaya çalıştığını belirtti. Kaplan, Türkiye'nin kısa süre zarfında ilerleyeceği kademelerin Küresel sistemin kaderini belirleyeceğini söyledi. 


İşte Yusuf Kaplan'ın yazısından bir bölüm:

Küresel sistem, bütün gelecek hesaplarını Türkiye üzerinde/n yapıyor.

SİSTEMİN KADERİNİ, TÜRKİYE BELİRLEYECEK
Başka bir ifadeyle, Türkiye'nin orta ve uzun vadede katedeceği mesafeler, küresel sistemin kaderini belirleyecek: Eğer Türkiye, bölge ülkelerini ortak bir medeniyet ideali etrafında toplayabilecek bir “güce” ulaşırsa, bu, Batılıların, bölge üzerindeki hâkimiyetlerinin sona ermesi anlamına gelecek...

Çünkü Batılılar, dünya üzerindeki hegemonyalarını, büyük ölçüde İslâm dünyası üzerinde/n kurdukları hegemonyaya borçlular.
Şu tarihî gerçeği zihnimizin bir köşesine silinmeyecek şekilde kazıyalım, derim:

İnsanlık tarihi, son üç yüzyıla kadar BURADA yani merkezinde bizim bulunduğumuz coğrafyada yapıldı. Tarih, son üç yüzyıldan bu yana burada yapılmıyor aman BURADA/N yapılıyor.

Yakıcı soru şu burada: Batılılar, buradan çekilip gitseler, tarihi yapabilirler mi, dünya üzerindeki hegemonyalarını sürdürebilirler mi? Böylesi bir soruyu düşünmek bile Batılılar için kâbus gibi bir şeydir.

HANGİ TÜRKİYE?
Batılıların buradan çekip gitmelerini kim sağlayabilir? Kısa vadede, hiç kimse, hiçbir ülke! Ama orta ve uzun vadede sadece Türkiye!

Ama hangi Türkiye?
Elbette ki, yeniden Osmanlı misyonu ve ruhuyla donanan, dün olduğu gibi yarın da herkesi kucaklayıcı, herkese hayat hakkı tanıyan hakikat medeniyeti fikriyle kuşanan tarihî iddialarına yeniden, taze bir ruhla sahip çıkacak geleceğin Türkiye'si.
Geleceği getirecek ülkesi, bölgemizin ve yerkürenin.

Batılılar gibi insanlığın medeniyet birikiminin kökünü kazımak yerine, insanlığın önünü açacak, insanlığa, adalete, hakkaniyete, kardeşliğe dayanan medeniyet fikrini yeniden sunacak ülkesi...

MASALLAR VE TARİHÎ HAKİKATLER
Bu, masal mı şimdi?
Çoğumuz, bunun gerçekleşmesi imkânsız bir hayal olduğunu düşünüyoruz belki de!

Ama tarih, bunun hiç de hayal olmadığını gösteriyor bize.

Batılılar, İspanya'da Endülüs'ün kökünü kazırken, Hıristiyan olmayan herkesi “yakmışlardı”. Ama biz, aynı tarihlerde Bosna'da, “Hıristiyanlara, Yahudilere dokunanın canını yakarız” demiştik.

Batılılar, bütün kıtaları ve denizleri sömürgeleştirip taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmazken, biz üç kıtaya adalet ve barış armağan etmiştik!

O yüzden, Osmanlı çökerken, büyük tarihçi Arnold Toynbee, “Osmanlı, insanlığın geleceğidir,” diyebilmişti.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Haber Ara