Dolar

32,5875

Euro

34,6701

Altın

2.525,16

Bist

9.524,59

Herşey Erdoğan'ın Somali'ye gitmesiyle başladı

Mogadişu limanını bir dönem sarmış olan kaos ve çatışma artık yok ve birkaç yabancı yatırımcı Somali'ye taşınmaya başlıyor. Türkiye en önde yolu açıyor. Bu iki ülke arasındaki güçlü bağın kaynağı ise 2011 yılındaki kıtlık döneminde O dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan Somali'ye ziyaretinde Takım elbisesi ile Mogadişu sokaklarında yürümesi.

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-12-16 15:40:55

Herşey Erdoğan'ın Somali'ye gitmesiyle başladı

Bir zamanlar rakip milis gruplarının kontrolü ele geçirmek için savaştığı bu limanlarda şimdi, dev konteynır gemileri çimento, araç, makarna ve pirinçten oluşan yüklerini boşaltmak için yan yana dizilmiş durumda. Dev vinçler bir yukarı bir aşağı hareket ediyor. Bazılarının operatörü Türk, bazılarının ki Somalili.

Dev bir konteynır başımın üzerinden sallanarak geçerken, limanın enerji dolu Türk işletmecisi limanın yönetimini Eylül ayında devraldıklarından bu yana limanın aylık gelirinin 4 milyon dolar olduğunu ve giderek de arttığını söyledi. Bunun yüzde 55'i doğrudan Somali hükümetine gidiyor.

'Türkler sadece limanda değil'

Türkler Mogadişu'da sadece limanda değil, her yerdeler. Bayrakları da öyle. Bu ziyaretimde Somali bayrağından daha fazla Türk bayrağı ile donatılmış.

Türkler havalimanını da işletiyor ve yeni bir terminal inşa etmekle meşguller. Türk Havayolları hali hazırda Mogadişu'ya haftada dört kez uçuyor. Son 20 yılda bunu yapan tek uluslararası havayolları şirketi.

Türkler tarafından inşa edilen pırıl pırıl yepyeni bir hastane binasında Türk doktorlar basit birer beyaz tişört giymişler. Kollarının birinde bir Türk bayrağı resmi var. Diğer kollarında da Somali bayrağı.

Dışarda kovboy şapkaları takan Türk inşaat işçileri ile yırtık pırtık tişörler içinde Somalililer Osmanlı tarzında yapılmış 2000 kişilik bir caminin son rötüşlarını yapıyor. Tavana maviler, kırmızılar ve altın renkleri ile desenler çizecek olan zanaatkarlar Türkiye'den gelmiş.

20 yılın çöpünü taşımaya çalışan çöp kamyonları dahi Türkiye'den gelmiş. Bunlardan bir tanesinin bir intihar saldırısı sonrasında kan izlerinin ve enkazın tamamen temizlenmesi için sokağı hortumla yıkadığını ben gördüm.

BBC'nin haberine göre Somali ve Türkiye arasında oluşan güçlü bağın nasıl sağlandığı ve devamlılığın karşılıklı rıza ile nasıl devam ettiğni görebilmemiz mümkün.

Herşey Erdoğan'ın Somali'ye gitmesiyle başladı

Herşey 2011 yılındaki kıtlık ile başladı. O dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan Somali'ye uçtu. Ülkeye güvenli bir mesafeden bakarak ülkeyle yaptıkları işleri Kenya'dan yürütmeyi seçen diğer yabancılardan farklı olarak Erdoğan Mogadişu sokaklarında yürüdü. Takım elbisesi ile. Çelik yelek giymeden.

Somalililer halen daha, Erdoğan'ın kir pas içindeki aç çocukları nasıl kucağına aldığını, eşinin toplumda aşağı olarak kabul edilen azınlık klanlarının mensuplarını nasıl öptüğünü anlatıyor.

Ve aşk ilişkisi işte böyle başlıyor. Somalililer erkek çocuklarına Erdoğan, kız çocuklarına İstanbul ismini vermeye başlıyor.

Yabancı bir ülkeye duyulan bu sevgi, Somali için alışıldık birşey değil. Somalililer genelde yabancılardan pek hoşlanmıyor ve onlar için hemen hemen her tür aşağılayıcı takma isimlere sahipler.

Türkler Mogadişu'da görünür projeler yapıyor


Ama, Mogadişu'da inşa ettikleri yollara yeterli kanalizasyon alt yapısı yapmamak ve ülkenin geri kalan kısımlarına yeterli yardımı götürmemek dışında Türkiye'yi eleştiren birilerini bulmakta hayli zor.

Batılı diplomatlar Türkiye'nin diğer bağışçılarla iletişime geçmediğini ve koordine olmadığını ve bunun çok tek taraflı bir yaklaşım olduğunu söylüyor.

Elbette olay bu kadar basit değil. BM ve diğerleri Somali'yi daha güvenli bir yer yapnaya yardımcı olan Afrika Birliği askerlerini finanse ediyor. Türkler ise çok daha görünür projelerde yer alıyor.

Haber Ara