Dolar

32,5488

Euro

34,8508

Altın

2.436,38

Bist

9.722,09

'Tunus'ta kimse geriye dönüş istemiyor'

Tunus'ta pazar günü yapılacak parlamento seçimleri öncesinde konuşan Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi, ülkeyi kimin yöneteceğine dair kararı halkın ve anayasanın vereceğini söyledi, 'Kimseye geriye dönüş istemiyor' dedi.

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-10-24 11:27:27

'Tunus'ta kimse geriye dönüş istemiyor'

Tunus'taki Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi, ülkeyi kimin yöneteceğine dair kararı halkın ve anayasanın vereceğini belirterek, "Bizler, ötekileştirme ve siyasetten men politikaları gibi toplu cezalandırmadan da uzak durduk" dedi.

'Kararı, halk ve anayasa verir'

Nahda lideri, devrik Cumhurbaşkanı Zeynelabidin bin Ali döneminin siyasileriyle koalisyon hükümetinde yer almanın kendileri için sorun teşkil etmediğini vurgulayarak, "Çünkü Tunus'u kimin yöneteceğine dair kararı halk ve anayasa verir. Biz, ötekileştirme ve siyasetten men politikaları gibi toplu cezalandırmadan da uzak durduk. Bu, eski rejimin halka karşı işlediği suçların cezasız kalacağı anlamına gelmiyor ancak kişisel işlenen suçların, cezası da öyle olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Tunus'un, hâlâ demokratik geçiş sürecini yaşadığını ve iktidar ile muhalefet mekanizmasını bir arada taşıyacak aşamaya gelmediğini savunan Gannuşi, "Nahda, Mısır'dan edindiği tecrübe sayesinde uzlaşı ve demokrasi yolunu benimseyerek, hiçbir kesimi uzaklaştırmadan anayasayı kabul eden herkese kucak açmaktadır" şeklinde konuştu.

Fakir kesimler için pozitif ayrım

Ülke ekonomisinin iyileştirilmesi yönünde partisinin sunduğu çözümlere de değinen Gannuşi, sistemlerinin, sosyal piyasa ekonomisini benimseyen diğer partilerinkine benzediğini, bunun, devrimi başlatan fakir kesimler için "pozitif ayrım" olduğunu kaydetti.

Gannuşi, ekonomi alanında faaliyet gösteren girişimcileri, İslam hukuk ilkelerine göre şekillendirilmiş sukuk, sigortacılık gibi bankacılık ürünlerini Tunus'a getirmeye çağırarak, "Tunus'u İslami ekonomi merkezine dönüştürmek istiyoruz" dedi.
Ekonomik ve güvenlik sorunları sebebiyle ulusal birlik hükümetine ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Gannuşi, seçim kanununun, hiçbir partiye tek başına hükümeti oluşturma imkanı vermediğini ve oyların dağılımını sağladığını aktardı.

"Kimse geriye dönüş istemiyor"

Tunus toplumunun bölünmesini önlemek istediklerini dile getiren Gannuşi, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Toplumu birleştirici strateji geliştiriyoruz. Toplumun yenilikçiler ve gelenekçiler şeklinde bölünmesine karşıyız çünkü Tunus halkı Müslüman kimliğe sahip. Kimse geriye dönüş istemiyor. Partilerin çoğunluğu, milli birliğe destek veriyor. Tunus, modernlik, İslamiyet ve 'kadının katılımı' etrafında birleşen ülke olacak."

Genel seçimlerin ardından kasım ayında düzenlenmesi planlanan cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Gannuşi, yönetimin geniş kesimler arasında paylaştırılmasını istediklerini ve sandıkla da olsa ülkeyi tamamen hakimiyet altına almaktan kaçındıkları için seçimde aday göstermemeyi tercih ettiklerini söyledi.

Yönetimin tek bir kesimin hakimiyetine girmesinin toplumda bölünmelere yol açacağına işaret eden Gannuşi, şunları kaydetti:
"Bu, demokratik ülkelerde engel değil ama bizim gibi demokrasisi gelişmekte olan ülkelerde hakimiyetin tek bir kesimde olması toplumu böler. Daha önce Tunus ve Mısır'da olduğu gibi. Bunların yaşanmasını istemediğimiz için kendimizi çektik ve diğer partilere yol açtık. Seçimlere tabii ki katılacağız ama adayımız olmayacak."

Gannuşi ayrıca Türkiye, Malezya, Endonezya, Çin ve Körfez ülkelerine açılmak istediklerini belirterek, ekonomi programlarının tek bir bölgeye yoğunlaşmayacağını ifade etti.

Tunus'ta, 17 Aralık 2010'da Muhammed el-Buazizi adlı üniversite mezunu gencin, seyyar satıcılık yaptığı arabasına el konulması üzerine kendini yakması, devrimin fitilini ateşlemişti. Devrim 14 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Zeynelabidin bin Ali'nin görevi bırakarak ülkeyi terk etmesiyle sonuçlanmıştı.

Yurtdışında oy verme işlemi başladı

Tunus'ta pazar günü yapılacak milletvekili seçimleri için yurtdışındaki Tunuslular oy kullanmaya başladı.
Tunus Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Şefik Sarsar, yaptığı basın açıklamasında, yurtdışında yaşayan Tunusluların milletvekili seçimi için, Avustralya'nın başkenti Canberra'da yerel saat ile 08.00'de, ardında Japonya'nın başkenti Tokyo ve Güney Kore'nin başkenti Seul'de oy kullanmaya başladığını belirtti.

Sarsar, "Allah'a şükür oy kullanma işlemi Canberra, Seul ve Tokyo'da başladı. Bu seçimlerin başarılı olmasını diliyorum" dedi.
Yurtdışındaki Tunusluların oy kullanma işlemi 3 gün sürecek.

Tunus Yüksek Seçim Kurulu'nun verilerine göre, yurtdışındaki 359 bin 350 seçmen, 304 oy kullanma merkezinde oy kullanacak.

Tunus'un zor günleri


Tunus'ta 2010 yılı devriminden sonra ilk seçim 24 Ekim 2011'de düzenlenmişti. Nahda Partisi o seçimden birinci parti olarak çıkmıştı.

Tunus, 2013 yılında önce muhalif Demokrat Yurtseverler Partisi Genel Sekreteri Şükrü Belid, ardından da 25 Temmuz’da bir başka muhalif siyasetçi Muhammed İbrahimi’ye düzenlenen suikastlarla siyasi krizin eşiğine gelmişti. Muhalefet ile iktidardaki Nahda Hareketi arasında yaşanan anlaşmalarla sorun aşılmıştı.

Hükümetten çekilen Nahda Hareketi, Mehdi Cuma başkanlığında kurulan dörtlü teknokrat hükümetin bir parçası olarak devam ediyor.


Haber Ara