Dolar

32,5531

Euro

34,8437

Altın

2.431,65

Bist

9.722,09

IŞİD'in hedef aldığı El Kaide'nin 7 aşamalı programı

Gazeteci-Yazar Nevzat Çiçek'in Habertürk'teki IŞİD yazı dizisi devam ediyor...Çiçek bu bölümde El Kaide'nin yedi aşamalı planını masaya yatırdı...

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-10-19 22:08:07

IŞİD'in hedef aldığı El Kaide'nin 7 aşamalı programı

TİMETURK - NEVZAT ÇİÇEK 



IRAK EL KAİDESİ VE BİRİNCİ BAĞDADİ DÖNEMİ

Zerkavi’nin 2006 yılında ABD uçakları tarafından öldürülmesi üzerine 2006 yılında kurulan Irak İslam Devleti’nin lideri Ömer el-Bağdadi oldu. Asıl ismi Hamid Davud ez-Zavi olan bu kişi Saddam Hüseyin rejiminde bir istihbarat subayı idi. İşinden istifa etti ve 80’lerin sonundan itibaren selefi görüşleri benimsemeye başladı. Küçük bir selefi grup kurdu. Sonrasında Biladur Rafideyn el-Kaidesi kurulunca buraya geçti.. Ocak 2006'da Irak el Kaidesi Irak'ta savaşmakta olan Sünni grupları bir çatı altında toplamak için Mücahidin Şüra Konseyi adı altında şemsiye bir organizasyon kurdu. Irak’taki Zerkavi, 7 Haziran 2006’da ABD güçlerince düzenlenen bir operasyonda öldürüldü. Yerine Ebu Hamza el Muhacir geçti. Şura Konseyi Bu yapı da kısa bir süre sonra Irak İslam Devleti’nin ilanıyla tarih oldu. 2006 yılının sonlarında El Kaide’ye yakın Ebu Ömer el Bağdadi ise liderliğini yaptığı “Irak İslam Devleti”ni kurduklarını açıkladı… Bu noktada devreye Irak eski ordusundan kurmay Albay Semir el-Halifevi (Hacı Bekir) girdi ve Bağdadi’ye çok kıymetli istihbari, askeri bilgiler verdi, danışmanlık yaptı. Kendisi de eski bir asker olan, tevbe edip bir ıslah süreci yaşayan Bağdadi, aynı mesleğe sahip birisinin tevbe edip cihada, direnişe katılmak istediğini söyleyen Albay Bekir’e doğal olarak inandı. Veya bu yönde iyi niyetler besledi ve el-Kaide’ye albayın girişi sağlandı. Arkaplanı, zekası ve birikimi nedeniyle Albay Bekir oldukça fayda sağlayan ve güvenilir bir kişi konumuna geldi.

19 Nisan 2007'de örgüt bölgesel yönetim kurduğunu ve ilk islami yönetimin temellerinin atıldığını duyurdu. Kurulan emirliğin Ebu Ömer el-Bağdadi ve 10 Bakanı tarafından yönetileceği ilan edildi... 2010 Nisan’ında, ABD ve Irak güçleri, Sisar bölgesinde Ebu Ömer el Bağdadi ve Ebu Hamza el Muhacir’in kaldıkları eve ortak bir operasyon düzenledi. Operasyonda her ikisi de öldürüldü.


2. BAĞDADİ EBU BEKİR EL BAĞDADİ HALİFE İLAN EDİLİYOR
16.05.2010 tarihinde El-Kaide’den yapılan açıklamada Irak İslam Devleti’nin yeni emirinin Ebu Bekir el-Bağdadi olduğu ilan edildi. Kurmay Albay Hacci Bekir, birinci emir Bağdadi ve el-Muhacir öldürülkten sonraki ilk saatlerde yeni emir Ebubekir el-Bağdadi’yle gerçekleştirdiği özel toplantıda bazı teklifler sundu ve kendisini korkuttu.

Albay Hacci Bekir arkadan lojistik destek görevini yükleneceği ve kendisini destekleyeceği yönünde güven vermeye başladı. Bundan memnun kalan Bağdadi, liderliği başladığından itibaren onu çevresindeki yakınları arasına aldı. Böylece Irak İslam Devleti’nde (IİD) ön sıralarda yeni lider Ebubekir el-Bağdadi, gölge lider ise kurmay albay Hacci Bekir olacak şekilde iki liderden oluşan yeni bir dönem başladı.

Devlet üzerinde geçici bir şahıs olan ve gerçekten Bağdadi’ye çok yakın ve sağ kolu albay Haccı Bekir’in varlığından duyulan korkular arasında IİD çalışmalarına başladı.

Bağdadi liderliğe gelmeden yaklaşık iki ay öncesine kadar örgüt mensubu kimse albay Bekir’i tanımıyordu. Bekir, Bağdadi ile örgütün yeni yönetim şemasını belirlemek için özel toplantılar yapmaya başladı. İki birime dikkat edilmesi hususunda ittifak edildi. Buna göre ilk birim IİD’nin başının ağırmaması, sıkıntılarla karşı karşıya kalmaması için onu içeriden koruyacak bir güvenlik timi şeklinde çalışacktı. Örgüte tehdit teşkil edecek herhangi bir yapıya meydan okuyacak, tehdidi bertaraf edip tasfiye edecek bir görev üstlenecekti. İkinci birim ise mali kaynak birimi idi


1. GÜVENLİK BİRİMİ: Albay Bekr’in attığı ilk güvenlik adımı, komutan-lider Bağdadi’nin alt kademe liderlerle yapacağı görüşmelerde güvenliğini sağlamak ve güçlendirmekti. Bunun amacı ise Bağdadi’nin tesir veya yönlendirmeler altında kalmamasını temin etmekti. Talimat-emirler ise albayın sonrasında oluşturduğu Şura Meclisi Liderliği aracılığıyla alt kademeye iletilmekteydi.

2. TASFİYE GRUBU: Albay Bekir tarafından oluşturulan bu grubun görevi IİD’den ayrılmaya veya isyana meyilli olanları, hatta bunlar içerisinden saha komutanı veya şer’i görevi bulunanlar (kadı) da dahil edilmekteydi. Tasfiyeler bu gizli birim tarafından gizlice gerçekleştirilmekteydi. Tasfiye emirleri örgütteki teşkilat silsilesi şeklinde gelmemekte, bilakis albay Bekir’in arkadaşı olan ve bu birime atanan Ebu Safvan Rufai isimli subaya yapılmaktaydı. Bu tedbirler ve çalışmalar nedeniyle Bağdadi kendisini daha fazla güvende hissetmekte ve albay Bekre sağlam bir adamı olarak güveni artmaktaydı. Öyle ki Bağdadi, liderliğinin albay Bekir olmaksızın ayakta kalamayacağına inanır/hisseder hale geldi. Zira Bekir askeri tarihçesi de göz önüne alındığında sanki hem savunma hem istihbarat bakanı gibi hizmet etmekteydi.


ABD’NİN IRAKLI PARALI ASKERLERİ : SAHVELER
Sahve denilen Uyanış Konseyleri, ABD işgal güçlerinin Irak’ta bazı Sünni aşiretler ve eski direnişçilerden devşirerek kurduğu, Irak Direnişine ağır darbe vuran bir yapıydı. Ciddi desteklerle güçlendirilen ve bir çete haline gelen Sahveler, kendilerine ait kontrol noktaları, karakollar kurarak bulundukları yerlerde gerek Irak Direnişi, gerekse el-Kaide’ye ağır darbe indirmişti. Amerikan işgal güçlerinin korkulu rüyası olan Sünni bölgeler artık tehlikeden uzak bir hal almış, aksine Sahvelerin terör estirdiği bir yarı özerk bölge haline dönüştürülmüştü. İşgal idaresinden maaş alan Sahve üyelerinin, ABD’nin 2011’de ülkeyi terk etmesinden sonra Irak ordusu, güvenlik birimlerine eklemlenmesi, maaşlarının bu şekilde sürmesi yönündeki karara Şii Nuri Maliki ve partiler şiddetle karşı çıktı. Böylece ortada kalan Sahveler, geçmişte yaptıkları ihlaller ve ihanet gibi suçlamalarla hem Irak Direnişi, hem el-Kaide tarafından hem de Maliki ordusu ve Şii milisler tarafından hedef alındı, ağır darbeler yedi ve tasfiyelere uğradı. Şimdi IŞİD, bu Sahve kelimesi üzerinden Irak’ta yaşanan korkular, spekülasyonlar ve acı tecrübeleri kullanmakta, özellikle yabancı direnişçiler nezdinde böylece etkili olmaktadır. Şu an IŞİD başta Özgür Suriye Ordusu ve İslami Cephe bileşenleri olmak üzere neredeyse kendisi dışındaki herkesi Sahve, işbirlikçi, Amerika ve batı yandaşı, ajan, kafir vs diye nitelendirmekte, intihar saldırıları, suikastlar, bombardımanlar, cinayetler, adam kaçırma, işkence ve yürüttüğü ihlalleri kendisinde bu şekilde meşrulaştırmaktadır

 EL KAİDE’NİN YEDİ AŞAMALI PLANI
EL KAİDE’NİN ORTAYA KOYDUĞU AMA IŞİD’İN UYGULADIĞI 7 AŞAMALI PLAN
El-Kaide'nin pratik planı, zamana bağlı; süresi 20 yıl olan 7 aşamadan oluşuyor. 2000 yılında New York darbeleriyle başladı ve 2020 yılında şu silsile ile bitecek: “ IŞİD’in “Tevhid ve Cihat’tan” bugüne kadar gerçekleştirdiği aşamaya baktığımızda aslında bu planın uygulanmaya başladığını görüyoruz. Bu plan çerçevesinde özellikle devlet ilanının plan çerçevesine net bir şekilde uyduğunu görebiliyoruz…
Yediı aşamadan oluşan El Kaide tarafından pratik hale getirilmiş ama IŞİD tarafından uygulanan ve Zerkavi tarafından da kabul gören planda 2014 yılı 5. aşamanın sonuna denk geliyor.


1.Uyanış Aşaması:
El Kaide ve IŞİD ümmet tarih boyunca görülmemiş derin bir uyku aşamasından geçtiğine inanıyorlar. Bu uyku, 19. yüzyılın başlangıcıyla başlayarak, 20. yüzyıl boyunca sürdü. Bu aşama-uyanış aşaması- 2000 yılının başında 11 Eylül darbesine hazırlıkların başlamasıyla start aldı ve 09.04.2003 tarihinde Amerikanların Bağdat'a girmeleriyle bitti...

2- Gözleri açtırma aşaması :

El-Kaide düşünürleri, duruma gözleri açtırma aşamasının 09.04.2003 tarihinde Bağdat'ın işgaliyle başladığına inanıyorlar. Bunun üzerine ümmet kendisini acı ve çetin bir halde buldu… El-Kaide düşünürlerine göre 3 sene sürüp aşağı yukarı 2006 sonunda bitti. Bu aşama ümmete, gerçeğin üzerinde durma, saklanmış şeyleri ortaya çıkarma, oyunları ve komploları keşfetme olanağını sağladı.


3-Kalkınma ve Ayakta Durma Aşaması:
El-Kaide düşünürleri ve teorisyenleri kendilerine , 2007 yılının başında başlayıp 2010 başında son bulan yine 3 senelik bir süre tanıdılar.
Onlara göre ayakta durmak, üretici ve etkin hareket gücü olmak demektir. Bu aşamanın ana hatları ve aşamalı hedefleri, Irak'ı çevreleyen bölgedeki değişim sürecinde çok önemli ve nitelikli bir atlamaya yol açacak. İlk etapta Şam'a odaklanacaklar. Şam'ın seçilmesi onlar için rastgele değildi. Onlar, Irak'tan sonra Şam hisarından bahseden Peygamber (SAV)'in sahih hadislerine dayanıyorlar.

4- Tekrar Sağlığa Kavuşma, Değiştirebilecek Bir Güce Sahip Olma Aşaması :
2010 yılında başlayıp 2013 yılının başında son bulmasını umdukları bu aşamada, sert ve direk çatışmalara girerek rejimleri devirmeye odaklanacaklar.
El-Kaide'nin plan koyucularına göre Amerika'nın Arap bölgesine karşı tutumunda şimdiki politikası, ileride iktidardaki rejimlerin gerçek yüzlerini ortaya çıkaracak, çirkin yüzlerini ümmetteki herkese gösterecek.
Bu arada El-Kaide'nin elektronik kabiliyetleri tamamlanmış, Amerikan ekonomisine elektronik ataklar düzenleme vakti gelmiş olacak. Amerika'nın ekonomisi zayıflayacak. Tüm bu faktörler, El-Kaide'nin ve İslami cihat akımlarının 5.aşamaya girmelerine imkân tanıyacak.


5-Devleti ilan etme aşaması :
El-Kaide'nin stratejisine göre bu aşama, 2013 yılının başında başlayıp 2016 yılının başlamasıyla son bulacak. Bu aşama sırasında Arap bölgesindeki yabancı- batılı baskı çok hafiflemiş olacak. Çin, şimdiki oranda büyümeye devam ederse, gerçek bir süper güç haline gelecek. Aynı şey Hindistan için de geçerli. Avrupa, şimdiki uzlaşma durumunda devam edemez. Çünkü- El-Kaide analizcilerine göre- İngiltere, Avrupa Birliği'nin büyümeye devam etmesine müsaade etmeyecek çünkü İngilizler, bu birliğin aşağı yukarı 3 yüzyıl sürmüş, dünyayı tek başına kontrol eden Anglo-Sakson ittifakı menfaatine olmayacağını düşünüyorlar. Bunun için kontrolün ellerinden alınmasına göz yumamayacaklar

6- Kapsamlı Karşılaşma Aşaması :
El-Kaide düşünürleri, 2016 yılının başlangıcının, iman gücü ve evrensel küfür gücü (iki kutup )arasındaki kapsamlı çatışmanın başlangıcı olacağını tahmin ediyorlar. Bu kapsamlı çatışma, İslam devletinin hemen kurulmasından sonra başlayacak. Dünya o zaman, iman ve küfür olmak üzere iki bloğa ayrılacak.

7- Son Zafer Aşaması :
El-Kaide teorisyenleri, bâtıl güçleri ile olan kapsamlı savaş ve geniş karşılaşmanın sadece bir kaç sene içinde sonuçlanacağı görüşünü taşıyorlar.
İslam devletinin taraftar toplamaya ve hazırlanmaya imkânı ve gücü büyük, devasa boyutta olacak. Özellikle o zamandaki Müslümanların sayısı, 1 buçuk milyarı aşacak. Bu da düşmanlarını korkutacak, başta direnmeye gücü yetmeyecek İsrail olmak üzere hızlı bir şekilde geri çekilmelerine sebep olacak. Etkin İslami güç, düşmanlarımızın kalplerine korku salacak. Bu noktada dünya, İslami anlayışa göre gerçek terör terimi kavramını idrak edecek. O, düşmanın psikolojisinde caydırıcı bir etki yaratarak, ezilmiş insanlara ve Müslümanlara saldırmadan, haklarının herhangi birine dokunmadan önce bin kere düşündürecek bir terör olacak.

Haber Ara