Dolar

32,5883

Euro

34,7375

Altın

2.506,53

Bist

9.524,59

Salih Tuna: Bizim maklubeci yazarımız niye yok?

Yenişafak Gazetesi yazarı Salih Tuna bugünkü yazısında yine Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni'ni kendine has diliyle eleştirdi...

10 Yıl Önce Güncellendi

2014-09-24 06:01:01

Salih Tuna: Bizim maklubeci yazarımız niye yok?

İşte Salih Tuna'nın "Bizim maklubeci yazarımız niye yok?" başlıklı o yazısı:

Bu köşeciğin müdavimleri bilirler, 'Dumanlı Zamanı'nın başı çektiği bir kampanyaya feveran etmiş, 'İran'la savaşalım mı derdiniz nedir?' demiştim.

Kasr-ı Şirin Antlaşması'ndan (1639) beri barış içinde yaşadığımız İran'la adeta savaşmamız isteniyordu.

Kampanyaya İranlı ajan hemşirelerden Ağrı'daki 'çoban ajanlara' kadar enva-i çeşit tezviratla fasılasız devam ediliyordu.

'Tamam, İran sorumsuz, İran mezhepçi, İran şu İran bu...' demiştim, 11. 08. 2012 tarihli söz konusu yazımda, 'Ne yapalım peki? İran'la savaşalım mı, derdiniz nedir?'

Dertleri bitmiyordu.

Hazretleri sadece İran'la savaşmamız kesmiyordu. Suriye'ye de bizzat girmemizi istiyorlardı.

O tarihlerdeki 'Dumanlı Zamanı'nı açın bakın, neler yazıp çizdiklerini göreceksiniz.

Sanki dersin 'güneyde sevilen ülke' için mıntıka temizliği yapılmak isteniyordu.

Kimsenin günahını almayayım, belki de 'güneyde sevilen ülkenin' bölgedeki istekleriyle 'Dumanlı Zamanı'nın vizyonu çakışıyordu.

Bu gazetenin Abdülhamit Bilici adlı bir köşe yazarı, 05 Şubat 2012 tarihinde, şöyle bir 'twit' atmıştı: 'Bildiğim kadarıyla Türkiye'nin önünde BM kararı dışında da belli gelişmelere bağlı olarak Suriye'ye müdahale seçenekleri var.'

Hülasa savaş istiyorlardı.

Lakin umdukları olmadı, Erdoğan tuzağı gördü ve frene bastı.

Suriye'ye BM kararını beklemeden müdahale etseydik, Erdoğan'a 'Nobel Barış Ödülü' verilecekti zahir.

Savaşmayınca 'diktatör' ilan edildi.

Suriye'ye savaş açmamanın bedellerinden (Çandar bunu 'maliyet' tesmiye etmişti) biri olarak Reyhanlı kat- liamı (11 Mayıs 2013) yaşandı.

Yetmedi, 'bütün bölgeyle kavgalıyız' şeklinde propaganda edilmeye başlandı.

Birleşmiş Milletler kararını bile iplemeden Suriye'ye savaş açmanın seçeneklerinden bahsedenler 17 Aralık ihaneti ardından da, Türkiye'yi teröre destek veren ülkeymiş gibi göstermek için MİT TIR'larına saldıranları canhıraş bir şekilde arkaladılar.

'Dumanlı Zamanı'nın aynı adlı yazarı dünkü yazısında da Türkiye'nin IŞİD'i arkaladığını yazdı.

Rehineler kurtarıldıktan sonra da artık Türkiye'nin hiçbir bahanesi kalmadığını, ABD'nin emir eri pozisyonu alması gerektiğini ihsas etti.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Haber Ara