Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

Bangladeş'teki zulme son verilsin!

Bangladeş Başbakanı Sheikh Hasina'nın gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti vesilesiyle MAZLUMDER ve bir grup STK, Bangladeş'te tutuklu bulunan Cemaat-i İslami yöneticileri hakkında ve Bangladeş'te yaşanan hukuksuzluğa dikkat çekmek için bir basın toplantısı yaptılar.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-04-13 14:40:27

Bangladeş'teki zulme son verilsin!
MAZLUMDER İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar "Hem insanlık coğrafyası hem de Müslüman coğrafya, küresel istikbarın oluşturduğu zulümlerle meydana gelen insan hakları ihlallerini yaşamaya devam ediyor. Bizler, bu ülkelerden biri olan Bangladeş'teki sorunları, Bangladeş'e desteğimizi dile getirmek için buradayız" dedi.

Sarıyaşar, Bangladeş'teki mevcut hükümetin, muhalif grup Cemaat-i İslami'ye yönelik baskılarını arttırması sonucunda çok sayıda protesto ve tutuklamaların yaşandığını, Cemaat'in lider kadrosundan iki eski bakan ve iki eski milletvekilinin halen gözaltında tutulduğunu belirterek "4 Eylül 2010 Cuma günü Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina (SheikhHasina), Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, 1971 Bangladeş "Ayrılma Savaşı"nda işlenen suçlarla ilgili Uluslararası Suçlar Mahkemesi kurulmasından söz etmişti. Başbakan Şeyh Hasina, savaş suçlarıyla ilgili yapılacak yargılamanın, Bangladeş'in onaylamış olduğu Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni kuran Roma Statüsü'nün ruhuna da uygun olacağını ifade etmişti. Ülkede yaşanan ihlallere temel oluşturan Başbakan Hasina'nın bu yaklaşımının hukuki dayanağı yoktur. Roma Statüsü'ne göre Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin yargı yetkisi, üzerinden 40 yıl geçmiş olan suçları kapsamamaktadır" dedi.

Bangladeş'te gerçekleştirilen siyasi tasfiyelerin ABD-Hindistan kolonyalizminin Şeyh Hasina taşeronluğu eliyle, küresel istikbara direnebilme takati en yüksek olan ve Afganistan ve Pakistan'da bir türlü kurutulamayan İslami muhalefetin bölgeden tamamen süpürülmesi çabası olduğu ifade edilerek Bangladeş'te mahkemenin Cemaat yöneticileri hakkında karar vermesi beklenen bugünlerde, Mahkeme'nin bu kişiler hakkında vereceği adil olmayan kararlar nedeniyle hem hukukun hem de dünya barışının olumsuz etkileneceğinden duyulan endişe dile getirildi.

Daha sonra AKDAV adına Sıddık Karaduman, "Bangladeş'te yaşananlar bize gösteriyor ki dünyanın neresinde olursa olsun Müslümanlar zulüm yapanlar tarafından tek vücut olarak algılanıyor. Bizler tüm mazlum halkların sesi ve destekçisi olmaya devam edeceğiz" dedi.

İHH Yönetim Kurulu Üyesi Osman Atalay ise Bangladeş'te özellikle son 2 yıldır Müslümanlara ve cemaatlere yönelik baskının arttığını belirtti. Bayram dolayısıyla Bangladeş'te bulunan mülteci kamplarına yardım amacıyla gitmek isteyen kişilerin, araştırmacı-yazarların vize ile ilgili problem yaşadıklarını, gitseler bile kamplara ziyaret konusunda sorun çıkartıldığını ifade eden Atalay, konunun gündemde tutulması gerektiğini söyledi.

Fatih Akıncıları adına konuşan Mehmet Şahin yaptığı konuşmada Bangladeş'teki Müslümanların adeta Türkiye'de gerçekleşen 28 Şubat sürecini yaşadıklarını belirterek yüzde 85'i Müslüman olan bir ülkede tamamen legal olarak faaliyet yürüten ve toplumsal karşılığı olan bir cemaate karşı haksız uygulamalar gerçekleştirildiğini söyledi.

Daha sonra söz alan AKABE Vakfı Genel Müdürü Nasuhi Günay ise evrensel insani değerler kapsamında Bangladeş'te yaşananların kabul edilemez olduğunu ve Cemaati İslami mensuplarını desteklediklerini ifade ederek şuan Türkiye'de olan Bangladeş Başbakanı Sheikh Hasina ile hükümet yetkililerinin yaptığı görüşmelerde gerekli tavrın ortaya koyulmasını beklediklerini söyledi.

Son olarak konuşan Özgür-Der Genel Sekreteri Musa Üzer ise Bangladeş'te Müslümanların sıkıntılı bir süreçten geçtiğini ve hukuksuz bir şekilde sindirilmeye çalışıldıklarını ifade etti.

MAZLUMDER ile birlikte Akabe Vakfı, AKDAV, AKV, Fatih Akıncıları, Hikmet Vakfı, İHH, İMH, Medeniyet Derneği ve Özgür-Der'in destek verdiği açıklama MAZLUMDER İstanbul Şubesi'nde gerçekleştirildi.




Haber Ara