Dolar

32,3444

Euro

35,1139

Altın

2.308,66

Bist

9.079,97

Suriye'de DAEŞ ile mücadele

Suriye'de DAEŞ ile mücadele

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-07-31 01:02:18

Suriye'de DAEŞ ile mücadele
" Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığından, ABD ve koalisyon güçlerinin Suriye'nin kuzeyinde hava desteği verdiği "DAEŞ karşıtı güçler"in, sadece Suriyeli Kürtlerden oluşmadığı, aralarında Sünni Arapların da yer aldığı daha geniş bir kesimi kapsadığı bildirildi.

Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın toplantısında bir soru üzerine, DAEŞ ile mücadelede, Türkiye ile iş birliğinin derinleştirilmesi yönünde geçtiğimiz günlerde mutabakata vardıklarını hatırlattı.

Türkiye'nin, kendi ulusal güvenliğini etkileyen, Suriye sınırındaki DAEŞ güçlerine yönelik meşru kaygılarının bulunduğunu ifade eden Earnest, "Türkiye'nin desteğinden memnuniyet duyuyoruz ve Türkiye'nin (DAEŞ'e karşı) bu çabalara katkı verebileceği bir dizi yol var, buna Türkiye'deki bazı askeri tesislerin koalisyon çabalarına yardımcı olması da dahil. Koalisyon çabalarına angaje olmasında Türkiye'nin kendi meşru ulusal güvenlik çıkarları da bulunuyor ve onların aktif katılımını kesinlikle memnuniyetle karşılıyoruz" diye konuştu.

Earnest, Türkiye-Suriye sınırında 110 kilometrelik bir alanda DAEŞ'in para, tedarik ve örgüte üye kazandırma bağlamında bir koridorunun yer aldığını dile getirerek, örgütün bu alandaki imkanlarını ortadan kaldırma noktasındaki çabalarını yoğunlaştıracaklarını bildirdi.

Bu durumun ABD'nin diğer Kürt gruplarla ilişkilerini nasıl etkileyeceğine yönelik soru üzerine Earnest, şunları kaydetti:

"Suriye'nin kuzeyinde, sahada faaliyet gösteren bir savaşçılar koalisyonu var. Bunlar, Suriye'de DAEŞ'e karşı gayet etkili mücadele yürütüyorlar. Bunların etkili olmasındaki nedenlerden biri, ABD ve koalisyonun hava saldırılarıyla aktif biçimde desteklenmeleri. Bu (hava saldırıları), onların muharebe alanındaki performansını geliştirdi, onların başarısının bir parçası. Türklerin yapma taahhüdünde bulunduğu, bu başarıya daha da katkı sağlıyor."

- "Sadece tek grup olduğunu söylemek doğru olmaz"

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner da günlük basın brifinginde, ABD ile Türkiye arasında varılan mutabakat konusuna değindi.

Toner'a, pazartesi günü bakanlık sözcüsü John Kirby'nin, "İncirlik üssünden kalkan uçakların YPG güçlerine yardım edip etmeyeceğine" dair soruya, "Türkiye'deki hava üslerine erişimimiz, bu desteğin daha zamanlı ve hatta daha etkili olmasına imkan sağlayacak" yanıtını vermesi üzerine Türkiye'nin mutabakatta PYD gibi gruplara desteğin yer almadığını belirttiği hatırlatılarak, iki taraf arasında bazı "yanlış anlaşılmalar mı bulunduğu" soruldu.

Yanlış anlaşılmalar bulunmadığını belirten Toner, Kirby'nin "DAEŞ karşıtı güçleri desteklemekten" bahsettiğini, Kürtlerin de bu güçler arasında yer aldığını ama grubun bundan çok daha geniş olduğunu söyledi.

Kirby'nin doğrudan YPG ile ilgili soruya bu yanıtı verdiğinin hatırlatılması üzerine Toner, "Kirby, daha geniş anlamdaki DAEŞ karşıtı güçlere atıf yaptı. Suriye Kürtlerinin yanı sıra Suriye Arapları da bu gruba dahil. Sadece tek grup olduğunu söylemek doğru olmaz" dedi.

- "Bu şiddeti başlatan PKK"

"Türkiye'nin kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'yı hedef alan hava saldırılarının ABD'nin Suriyeli Kürtlerle ilişkilerini bozduğuna" yönelik ABD medyasındaki haberlerin sorulması üzerine Toner, "Kesinlikle (doğru) değil" ifadesini kullandı.

Toner, terör örgütü PKK ile Kürtlerin de parçası olduğu, DAEŞ'e karşı mücadele eden grupları birbirinden ayırdıklarını hatırlatarak, Suriyeli Arapların da söz konusu mücadelede etkin şekilde yer aldığının ve ülkenin kuzeyinin militanlardan temizlenmesine katkı sağladığının altını çizdi.

Toner, şunları söyledi:

"Dolayısıyla, koalisyon güçleri de DAEŞ'in temizlenmesi çabalarında bu güçlere hava saldırılarıyla yardımcı oluyor ama siz PKK'dan bahsediyorsunuz ki bu ayrı bir organizasyon. Türkiye'nin kendini savunma hakkı olduğunu açıkça ifade ettik. PKK, Türk askerlerine ve polisine yönelik saldırılar gerçekleştirdi. Dolayısıyla Türkiye'nin çoğunlukla Irak'ın kuzeyindeki PKK unsurlarına dönük hava saldırılarını kendini savunma hakkı olarak görüyoruz. Bizim görüşümüz gayet net, PKK'yı yabancı terör örgütü olarak görüyoruz.

Bu şiddeti başlatan PKK. Türkiye, kendini savunma amaçlı karşılık verdi ama tabii ki durumun sakinleşmesini, PKK'nın şiddeti durdurduğunu ve müzakerelere döndüğünü görmek istiyoruz. Türk hükümetine orantılı yanıt vermesi çağrısında bulunuyoruz."

Türkiye'nin yanıtının orantısız olup olmadığına yönelik soru üzerine Toner, "Hayır, bu bir kendini savunma" dedi.

Earnest da Türkiye'nin bir kaç yıldır "barışçıl çözüm süreci"ni izlediğini, buna devam edilmesini teşvik ettiklerini kaydetti.

Haber Ara